Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Muğla Akbelen Ormanı’nda; “Evet, çok büyük bir katliam yapıldı. Halen bu işten geri dönülüp, Akbelen Ormanları’nın kurtarılması ihtimali var. Bizim çok net bir çağrımız var, TBMM’ye; çok acil olarak Akbelen o
Haber: EMRE SERCAN İKE / Kamera: MEHMET MEHMETLİOĞLU
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Muğla Akbelen Ormanı’nda; “Evet, çok büyük bir katliam yapıldı. Halen bu işten geri dönülüp, Akbelen Ormanları’nın kurtarılması ihtimali var. Bizim çok net bir çağrımız var, TBMM’ye; çok acil olarak Akbelen olayının tüm yönleri ile araştırıldığı bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep ediyoruz. Bu, Meclis Araştırma Komisyonu sonucu açıklanana kadar da burada maden sahasının açılmaması yönünde karar verilmesini özellikle Türkiye Barolar Birliği olarak talep ediyoruz” dedi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Muğla’da; maden sahasının genişletilmesi için ağaçların kesildiği Akbelen Ormanı’ndaki doğa nöbetini sürdüren köylülere ve çevrecilere destek verdi. Sağkan, burada ANKA Haber Ajansı’na şunları söyledi:
“Buraya geldiğinizde daha iyi hissediyorsunuz; insan böyle bir güzelliğe nasıl kıyar. Gerçekten anlamak mümkün değil. Tüm dünyada; ormansızlaşmayla, orman tahribatıyla, iklim kriziyle bir mücadele sürüyor. Tam karşımızda Rodos, cayır cayır yanıyor. Ormanlara daha çok sahip çıkmamız gereken bir iklim düzeninde gelip buradaki ormanları yok etmenin gerçekten ne akılla, ne bilimle, ne de vicdanla açıklanabilecek hiçbir tarafı yok.
Ayrıca yapılan işlem Anayasa’nın 169. maddesine aykırı. Bununla beraber; uygulanan orantısız güç gerçekten çok rahatsız edici. Kolluk, hepimizin kolluğu. Jandarma, hepimizin jandarması. Polis, hepimizin polisi. Asker, bizim askerimiz. Bu kurumlar devletin tekel olarak, güç kullanma erkine hizmet eden kurumlar. Şiddet kullanma erkleri var. Haliyle bu kurumlar aynı zamanda devleti temsil eden kurumlar. Bu kurumların; özellikle Anayasa’dan kaynaklanan demokratik hak kullanımlarına, bu şekilde orantısız olarak müdahale etmeleri; açıkça kanuna aykırıdır. Bu kanuna aykırı uygulamaya karşı da muhakkak hukuki yollara başvurulmak zorundadır. Çünkü bu, aksine devletin itibarsızlaşması anlamına gelir, aksi uygulamalar. Bunun da özellikle altını çizmek istiyorum. Yapılan yanlış uygulamaları söylemek; bunlar için idari ve adli yolların açılmasını talep etmemiz gerekiyor. Bunu talep etmek, kurumları itibarsızlaştırmak değildir. Aksine devletin itibarını korumak anlamına gelir.
Valiliğin açıklaması… Valilik, ağaç kesim işleminin tamamlandığını ifade etti. Birçok bilim insanı görüşünü paylaştı. Ağaçlar kesilmiş, büyük oranda; evet. Ancak bu ağaçların tekrar, orman alanı olarak; ekolojik sistemde yenilenmesi mümkün. Binlerce ağacı kaybettik. Ancak orman, ekolojik dengesini; eğer ki müdahale olmazsa bulabilir. Bu alanda maden şirketi tarafından, maden alanı açıldığı andan itibaren iş makinaları ile geri dönülemez bir süreç başlayacak. O yüzden, evet; çok büyük bir katliam yapıldı. Halen bu işten geri dönülüp, Akbelen Ormanları’nın kurtarılması ihtimali var. Bizim çok net bir çağrımız var, TBMM’ye; çok acil olarak Akbelen olayının tüm yönleri ile araştırıldığı bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep ediyoruz. Bu, Meclis Araştırma Komisyonu sonucu açıklanana kadar da burada maden sahasının açılmaması yönünde karar verilmesini özellikle Türkiye Barolar Birliği olarak talep ediyoruz.”
10851,80%-0,19
32,65% 0,30
35,38% 0,27
2506,51% 1,60
3997,20% 0,87
