(BRÜKSEL) - AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna için kullanılmasına Macaristan engelini aşmanın mümkün olduğunu açıkladı. Borrell, Ukrayna’ya destek kararına katılmayan Macaristan’ın, mal varlıklarından elde edilecek gelirin nasıl kullanılacağı sürecine dahil olmasının da gerekmediğini söyledi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, birlik üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının bir araya geleceği toplantı öncesinde Ukrayna ve Gazze’deki duruma ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Borrell, Rusya’nın dondurulmuş mal varlıklarını Ukrayna’ya destek için kullanma konusunda Macaristan’ın vetosunu aşmanın bir yolunu bulduklarını açıkladı. Borrell, “Dondurulmuş varlıklardan gelen bu gelirlere sahibiz ve her türlü engellemeyi önleyerek bunları kullanmak için bir yol aramalıyız. Bu işin hızlı bir şekilde yapılabilmesi için bir sürecimiz var. Paranın ilk dilimi önümüzdeki hafta, Temmuz ayında gelecek. İkincisi ise birkaç ay sonra gelecek. Bu para engellenemez. Kullanılması gerekiyor ve herhangi bir tıkanıklığı önlemek için yasal bir prosedürümüz var” dedi. Borrell, bunun nasıl mümkün olacağına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:
“Antlaşma, bazı Üye Devletler katılmak istemese bile ilerleme kaydedilmesi için yasal yollar sağlıyor. Macaristan daha önce karara katılmadığı için, kararın uygulanmasına katılmalarının gerekli olmadığını düşünüyoruz. Karar açık: dondurulmuş varlıklardan elde edilen gelirler Ukrayna'ya verdiğimiz askeri desteği arttırmak için kullanılacak. Kararın bir parçası olmayan bazı üye devletlerden gelebilecek herhangi bir blokajdan kaçınarak ilerlemek için yasal bir prosedürümüz var.''
AB Konseyi, dondurulmuş Rus mal varlıklarının Ukrayna’nın savunması için kullanılmasına dair Mayıs ayında karar almıştı. Macaristan’ın katılmadığı karara göre Rus varlıklarından sağlanan kârlar Ukrayna'nın savunmasını ve yeniden inşasını desteklemek için kullanılacak. AB ülkeleri, savaş nedeniyle Rusya Merkez Bankasının yaklaşık 200 milyar avrosunu dondurdu. Rus varlıklarını elinde tutan finansal kurumlar bunlarla yatırım yaparak kazanç sağlıyor.
“Bu savaşın Lübnan'ın güneyini etkilemesi ve yayılması riski de her geçen gün artıyor”
Borrell, İsrail’in Gazze’deki saldırılarına ilişkin ise; tüm taraflara uluslararası hukuka uyma ve insani yardımı engellememe çağrısı yaptı. Borrell, İsrail saldırılarına ilişkin şöyle konuştu:
“Bu zaten akıl almaz bir durum. Bu hafta sonu en kanlı günlerden biri oldu - Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu ve diğer BM kuruluşlarının dağıtım merkezlerini de kapsayan saldırılarda 100'den fazla Filistinli öldürüldü. Ardından, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri'nin her iki tarafın da insan hakları ihlallerini açıklayan raporu geldi. Ancak Gazze'deki sivil halk için bunun sonuçları düşünülemez. Bu savaşın Lübnan'ın güneyini etkilemesi ve yayılması riski de her geçen gün artıyor. Bu konuda son derece endişeliyiz. Bakanların girişimimizi destekleyeceklerini ve ateşkes için güçlü bir uluslararası destek arayışını sürdürmek üzere ortaklarımıza ulaşmaya devam edeceklerini umuyorum.”
Gürcistan: ''Üyelik kapısı açık ama hükümet böyle devam ederse kapı kapanır''
Gürcistan’da tartışmalara yol açan yabancı etki ajanlığı yasasına da değinen Borrell, ''Gürcistan'daki durumu görüşeceğiz ve açık olan bir şey var: Gürcistan'ın Avrupa Birliği'ne üye olması için kapı açık. Ancak hükümet aynı yolda devam ederse, yaptıklarını yapmaya devam ederse, bu kapı kapanacaktır. Ve Gürcü halkı bunun sonuçlarına katlanacak, Avrupa perspektifinin zayıflamasının ve hatta iptal edilmesinin acısını çekecektir” dedi.
Gürcistan Meclis Başkanı Shalva Papuaşvili, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili'nin veto ettiği ''yabancı etki ajanlığı'' tasarısını Haziran başında imzalamıştı. Ülkedeki sivil toplum örgütleri, yurtdışından fon alan kurumların ‘fişlenmesine’ yol açan yasayı tanımayacaklarını açıklamıştı. Yasa, AB üyeliği yolundaki Gürcistan’ın Rusya’ya yakınlaşması olarak yorumlanmış ve AB’nin tepkisini çekmişti.