"MESEM’ler kapatılsın, çocukların ekonomik sömürüsü son bulsun"

İzmir Barosu’nca yapılan açıklamada, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) aracılığıyla çocuk emeği sömürüsünün kurumsal hale getirildiği belirtilerek derhal kapatılması istendi.

YEREL 11.09.2024 21:40:00 0

 İzmir Barosu’nca yapılan açıklamada, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) aracılığıyla çocuk emeği sömürüsünün kurumsal hale getirildiği belirtilerek derhal kapatılması istendi.

İzmir Barosu, MESEM’lerde çocukların ucuz iş gücü olarak çalıştırılmasına tepki göstererek basın açıklaması yaptı.Baro binası önünde yapılan öncesinde konuşan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, "İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nin bir basın açıklaması var. Özellikle MESEM'le ilgili. Biliyoruz ki pazartesi günü itibarıyla okullar açıldı 100 binlerce çocuk okullara başladı ve başlanılan bu okullardan bir kısmı da MESEM adı altında mesleki eğitim merkezleri adı altında haftanın bir günü okulda, dört günü bir takım iş yerlerinde ucuz çocuk işçi olarak emekleri sömürülen çocuklar. Hep söylüyoruz, hep anlatıyoruz, dillendirmeye çalışıyoruz. Gerektiğinde sokaklarda oluyoruz. Sesimizi bir yerlere ulaşmasını bekliyoruz. Ama ne yazık ki gözlerini kapatmış, kulaklarını kapatmış, dilini lâl etmiş bir siyasal iktidardan bahsediyoruz. Görmemek, duymamak, hissetmemek ve çözüm üretmemek adına bir yapıdan bahsediyoruz. Ama bizim umutlarımız var. Biz bu umutlarımızı hiçbir zaman kaybetmedik. Bu anlamda da çocuklarla ilgili çocukların sömürüsüyle ilgili ucuz işçilikle ilgili ve tabii bu alanlarda çalışan çocukların hem can güvenliğiyle ilgili hem istismarıyla ilgili bir çok alanda sözümüzü söylemeye devam edeceğiz" dedi.

"MESEM uygulaması, çocukların yaşam hakkını ihlal etmeye devam ediyor"

İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi Yönetim Kurulu üyesi ve Baro Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran tarafından okunan "MESEM’ler kapatılsın, çocukların ekonomik sömürüsü son bulsun!" başlıklı basın açıklaması metninde ise şu ifadelere yer verildi:

"15 yaşındaki bir çocuğun yüksekten düşmesi ve 16 yaşındaki bir çocuğun akıma kapılması ile birlikte 2023-2024 eğitim ve öğretim döneminde MESEM kapsamında çalıştırılırken ölen çocuk sayısı 10’a çıktı. Birer sayı olarak ifade ettiklerimizin her biri yaşam hakkı ellerinden alınmış çocuklar ve gençler. Henüz yaşayacak çok şeyi olan, devlet politikaları neticesinde geleceksizleştirilen, güvencesiz bırakılan ve son olarak da yaşam hakkı ellerinden alınan çocuklar ve gençler. Bu hafta yeni bir eğitim ve öğretim dönemi başladı. Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) uygulaması, çocukların yaşam hakkı başta olmak üzere pek çok hakkını ihlal etmeye devam ediyor. Haftanın dört günü iş yerinde bir günü okulda verildiği söylenen 'mesleki eğitim', tamamen içi boşaltılmış müfredat ve güvencesiz koşullarda çocukların çalıştırılması ile karşımıza çıkıyor.

"İstismara karşı korunmasız kılıyor"

Yeri okul olan çocuklar geleceksiz kılınırken bir yandan da kontrolsüz olarak yetişkinlerle aynı ortamda uzun süre bulunmak zorunda bırakılıyor. Bu durum onları istismara karşı korunmasız kılıyor. Aynı zamanda haftanın sadece bir günü okula giden öğrencilerin, okulla ve rehber öğretmenlerle olan bağlarının zayıflığı ise korunmasız kılınan çocukların yardım isteyeceği yerlerin ellerinden alınması anlamına geliyor. MESEM uygulaması kapsamında adeta 'işçi' olarak çalıştırılan çocukların çalıştırılmaları iş, kendileri işçi olarak hukuki koruma altında bulunmadığı için bir işçinin sahip olduğu haklara dahi sahip olamıyorlar. Bu da kanunda açıkça çalıştırılması yasak olan kimi yaş grubundaki çocukların da hatta kimi zaman ağır koşullarda çalıştırılmalarına neden oluyor.

"Fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar veriyor"

4+4+4 olarak ifade edilen eğitim sisteminin bir sonucu olarak çok erken yaşta çocukların okula başlaması nedeniyle erken yaşta lise çağına erişmeleri söz konusu oluyor. Bu nedenle de hukuken yasak olmasına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı eliyle çok erken bir yaşta ucuz iş gücüne dahil oluyorlar. Mevzuata göre, çocukların ve gençlerin staj görmekte oldukları işletmelerde sağlıklarının ve güvenliklerinin denetiminin sorumluluğu Milli Eğitim Bakanlığı’nda. Fakat MEB, bu denetimi halihazırda yoğun ders programları bulunan öğretmenler aracılığı ile yapıyor. Bu da denetimlerin oldukça seyrek yapılmasına ve kağıt üzerinde kalmasına neden oluyor. Çünkü sorumluluğun gereği gibi yerine getirilmesi için gereken istihdam ve çalışma planı oluşturulmuş değil. Bu durum, aynı zamanda çocukların ve gençlerin eğitimlerinin çok ötesinde, normalde yasak olan ağır çalışma koşullarında çalışmalarına ve bu nedenle yaşam haklarının dahi tehlikede bulunmasına neden oluyor. Çoğu kez de çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyuyor, potansiyellerini eksiltiyor, fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar veriyor.

"MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeğinin sömürüsü kurumsal hale getirmiştir"

Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 32. maddesi, Sözleşmeci Devletlere çocukların ekonomik sömürüsüne karşı çocukların korunması için önlem alma yükümlülüğü yüklemektedir. Madde şu şekildedir: 'Taraf Devletler, çocuğun, ekonomik sömürüye ve her türlü tehlikeli işte ya da eğitimine zarar verecek ya da sağlığı veya bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ya da toplumsal gelişmesi için zararlı olabilecek nitelikte çalıştırılmasına karşı korunma hakkını kabul ederler.' Fakat tam da maddede sayılan koşullarda çocukların ekonomik olarak sömürülmesi durumuna karşı önlem almak bir yana, siyasi iktidar bu koşullarda İzmir Barosu üyesi avukatlar yaptıkları basın açıklamasıyla MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeğinin sömürüsünün kurumsal hale getirildiğini belirterek derhal kapatılmasını istedi.

İzmir Barosu'na üye avukatlar Mesleki Eğitim Merkezleri kapatılarak çocukların ekonomik sömürüsünün son bulması için basın açıklamasında bulundu. Konak ilçesinde bulunan baro binası önünde gerçekleşen açıklama öncesinde konuşan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, "İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nin bir basın açıklaması var. Özellikle MESEM'le ilgili. Biliyoruz ki pazartesi günü itibariyle okullar açıldı 100 binlerce çocuk okullara başladılar ve başlanılan bu okullardan bir kısmı da MESEM adı altında mesleki eğitim merkezleri adı altında haftanın bir günü okulda, dört günü bir takım iş yerlerinde ucuz çocuk işçi olarak emekleri sömürülen çocuklar. Hep söylüyoruz, hep anlatıyoruz, dillendirmeye çalışıyoruz. Gerektiğinde sokaklarda oluyoruz. Sesimizi bir yerlere ulaşmasını bekliyoruz. Ama ne yazık ki gözlerini kapatmış, kulaklarını kapatmış, dilini lâl etmiş bir siyasal iktidardan bahsediyoruz. Görmemek, duymamak, hissetmemek ve çözüm üretmemek adına bir yapıdan bahsediyoruz. Ama bizim umutlarımız var. Biz bu umutlarımızı hiçbir zaman kaybetmedik. Bu anlamda da çocuklarla ilgili çocukların sömürüsüyle ilgili ucuz işçilikle ilgili ve tabii bu alanlarda çalışan çocukların hem can güvenliğiyle ilgili hem istismarıyla ilgili bir çok alanda sözümüzü söylemeye devam edeceğiz" dedi.

"MESEM uygulaması, çocukların yaşam hakkını ihlal etmeye devam ediyor"

İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran tarafından okunan "MESEM’ler kapatılsın, çocukların ekonomik sömürüsü son bulsun!" başlıklı basın açıklaması metninde ise şu ifadelere yer verildi:

"15 yaşındaki bir çocuğun yüksekten düşmesi ve 16 yaşındaki bir çocuğun akıma kapılması ile birlikte 2023-2024 eğitim ve öğretim döneminde MESEM kapsamında çalıştırılırken ölen çocuk sayısı 10’a çıktı. Birer sayı olarak ifade ettiklerimizin her biri yaşam hakkı ellerinden alınmış çocuklar ve gençler. Henüz yaşayacak çok şeyi olan, devlet politikaları neticesinde geleceksizleştirilen, güvencesiz bırakılan ve son olarak da yaşam hakkı ellerinden alınan çocuklar ve gençler. Bu hafta yeni bir eğitim ve öğretim dönemi başladı. Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) uygulaması, çocukların yaşam hakkı başta olmak üzere pek çok hakkını ihlal etmeye devam ediyor. Haftanın dört günü iş yerinde bir günü okulda verildiği söylenen 'mesleki eğitim', tamamen içi boşaltılmış müfredat ve güvencesiz koşullarda çocukların çalıştırılması ile karşımıza çıkıyor.

"İstismara karşı korunmasız kılıyor"

Yeri okul olan çocuklar geleceksiz kılınırken bir yandan da kontrolsüz olarak yetişkinlerle aynı ortamda uzun süre bulunmak zorunda bırakılıyor. Bu durum onları istismara karşı korunmasız kılıyor. Aynı zamanda haftanın sadece bir günü okula giden öğrencilerin, okulla ve rehber öğretmenlerle olan bağlarının zayıflığı ise korunmasız kılınan çocukların yardım isteyeceği yerlerin ellerinden alınması anlamına geliyor. MESEM uygulaması kapsamında adeta 'işçi' olarak çalıştırılan çocukların çalıştırılmaları iş, kendileri işçi olarak hukuki koruma altında bulunmadığı için bir işçinin sahip olduğu haklara dahi sahip olamıyorlar. Bu da kanunda açıkça çalıştırılması yasak olan kimi yaş grubundaki çocukların da hatta kimi zaman ağır koşullarda çalıştırılmalarına neden oluyor.

"Fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar veriyor"

4+4+4 olarak ifade edilen eğitim sisteminin bir sonucu olarak çok erken yaşta çocukların okula başlaması nedeniyle erken yaşta lise çağına erişmeleri söz konusu oluyor. Bu nedenle de hukuken yasak olmasına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı eliyle çok erken bir yaşta ucuz işgücüne dâhil oluyorlar. Mevzuata göre, çocukların ve gençlerin staj görmekte oldukları işletmelerde sağlıklarının ve güvenliklerinin denetiminin sorumluluğu Milli Eğitim Bakanlığında. Fakat MEB, bu denetimi halihazırda yoğun ders programları bulunan öğretmenler aracılığı ile yapıyor. Bu da denetimlerin oldukça seyrek yapılmasına ve kâğıt üzerinde kalmasına neden oluyor. Çünkü sorumluluğun gereği gibi yerine getirilmesi için gereken istihdam ve çalışma planı oluşturulmuş değil. Bu durum, aynı zamanda çocukların ve gençlerin eğitimlerinin çok ötesinde, normalde yasak olan ağır çalışma koşullarında çalışmalarına ve bu nedenle yaşam haklarının dahi tehlikede bulunmasına neden oluyor. Çoğu kez de çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyuyor, potansiyellerini eksiltiyor, fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar veriyor.

"MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeğinin sömürüsü kurumsal hale getirmiştir"

Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 32. maddesi, Sözleşmeci Devletlere çocukların ekonomik sömürüsüne karşı çocukların korunması için önlem alma yükümlülüğü yüklemektedir. Madde şu şekildedir: 'Taraf Devletler, çocuğun, ekonomik sömürüye ve her türlü tehlikeli işte ya da eğitimine zarar verecek ya da sağlığı veya bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâksal ya da toplumsal gelişmesi için zararlı olabilecek nitelikte çalıştırılmasına karşı korunma hakkını kabul ederler.' Fakat tam da maddede sayılan koşullarda çocukların ekonomik olarak sömürülmesi durumuna karşı önlem almak bir yana, siyasi iktidar bu koşullarda çocukların çalıştırılmasını çalışma politikasının bir parçası haline getirerek MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeğinin sömürüsü kurumsal hale getirmiştir.

"Derhal son verilmeli"

MESEM uygulamasına tüm bu nedenlerle derhal son verilmelidir. Fakat uygulama devam ettiği süre boyunca da çocuğun üstün yararı gereğince okulda geçirilen sürenin artması, okul müfredatının zenginleştirilmesi, denetim mekanizmasının işlevsel kılınması, staj amacı taşımayan çalıştırma halleri için işletmelere yaptırım uygulanması, sadece çocukların güvenliklerini ve sağlıklarını tam olarak korumaya yetkin şirketlerin uygulama kapsamına alınması ve bu koşulların denetime elverişli olacak şekilde açıkça düzenlenmesi gerekmektedir."

Fakat uygulama devam ettiği süre boyunca da çocuğun üstün yararı gereğince okulda geçirilen sürenin artması, okul müfredatının zenginleştirilmesi, denetim mekanizmasının işlevsel kılınması, staj amacı taşımayan çalıştırma halleri için işletmelere yaptırım uygulanması, sadece çocukların güvenliklerini ve sağlıklarını tam olarak korumaya yetkin şirketlerin uygulama kapsamına alınması ve bu koşulların denetime elverişli olacak şekilde açıkça düzenlenmesi gerekmektedir."


 

Haber Kaynak : ANKA HABER
  • BIST 100

    9380,95%0,45
  • DOLAR

    37,90% 0,30
  • EURO

    42,94% 1,61
  • GRAM ALTIN

    3957,95% 2,25
  • Ç. ALTIN

    6383,07% 2,67

İBB OPERASYONUNDA TUTUKLANANLAR ÇEVRE İLLERE NAKLEDİLİYOR! ...

ALMANYA, 13 BİN TÜRK' SINIR DIŞI EDECEK!

ÖZGÜR ÖZEL: BAŞARIMIZDA ERDOĞAN'IN DA PAYI VAR!

HBB’DE 1 YILLIK ÇALIŞMALAR MASAYA YATIRILDI

İSKENDERUN BELEDİYESİ ARAÇ ENVANTERİNİ GÜÇLENDİRMEYE DEVAM EDİYOR!

İMAMOĞLU: HİÇ BEKLEMİYORDUNUZ AMA BU BÜYÜK MİLLET UYANDI

İÇİŞLERİ BAKANI YERLİKAYA'DAN ÇEVİK KUVVET'E: İNSAN HAKLARI İLKELERİNE BAĞLI KALDINIZ

GÜRAN AİLESİ YENİDEN HAKİM KARŞISINDA

İSTANBUL'DA BİR ERKEK ÇOCUK, ARKADAŞINI DARP ETTİ; ANNESİNİ ÖLDÜRDÜ!

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI KIZILAY’I MERCEK ALTINA ALDI.

GÖZLER MERKEZ BANKASI'NIN FAİZ KARARINDA…

İDDİA: DEM PARTİ'DEN ERDOĞAN'A 13 TALEP

ERDOĞAN'DAN ÖZEL'E TAZMİNAT DAVASI: GEREKÇE ŞİŞLİ MİTİNGİNDEKİ KONUŞMA

İMAMOĞLU: RANTA VE MİLLET ALEYHİNE OLAN HER HUSUSA KARŞI DURDUĞUM İÇİN BUGÜN BURADAYIM

İBB SORUŞTURMASI KAPSAMINDA 24 ŞİRKETE KAYYUM ATANDI

AKP'Lİ ALTINDAĞ BELEDİYE BAŞKANI TİRYAKİ İŞÇİLERİN ÇADIRINA SALDIRDI…

EKREM İMAMOĞLU "AKIN GÜRLEK" DAVASINDA SİLİVRİ'DE HAKİM KARŞISINA ÇIKTI: DAVA 16 HAZİRAN'A ERTELENDİ!

GAZETECİLER MURAT AĞIREL VE TİMUR SOYKAN ADLİ KONTROL ŞARTIYLA SERBEST BIRAKILDI

FENERBAHÇE, HİSSELERİNİN YÜZDE 4,8'İNİ YABANCI YATIRIMCIYA SATTI

ÖZGÜR ÖZEL: İBB'YE,CHP'YE, İSTANBUL BAROSU'NA KAYYUM ATANACAK BİLGİSİ GELMİŞTİ…

HBB MECLİSİ NİSAN AYI TOPLANTISI’NI YAPTI

BELEN’DE DÖNÜŞÜMLÜ SU DÖNEMİ SONA ERDİ

TÜRK POLİS TEŞKİLATI 180 YAŞINDA…

BERKAY GEZGİN'İN DE ARALARINDA OLDUĞU 102 GENCE TAHLİYE!

13 YIL SONRA İLK TEMAS: ERDOĞAN, DEM PARTİ HEYETİ İLE GÖRÜŞTÜ

GAZETECİLER MURAT AĞIREL VE TİMUR SOYKAN GÖZALTINA ALINDI!

ÇAYIRHAN MADEN OCAĞINDA PATLAMA!

AVRUPA PARLAMENTOSU'NDAN AB'YE EKREM İMAMOĞLU UYARISI!

ERDOĞAN'DAN YENİ ATAMALAR! YİĞİT BULUT, ORHAN GENCEBAY, HÜLYA KOÇYİĞİT, ALİ SAYDAM...

CHP'DEN KAYYUM ATANAN ŞİŞLİ'DE 'MİLLET İRADESİNE SAHİP ÇIKIYOR' MİTİNGİ

Yükleniyor


Çamlıhemşin halkı, kendi imkanlarıyla yaptırdıkları Taş Mektep'in Milli Eğitim Bakanlığı'na tahsisine tepki gösterdi

Hopa'da adli kontrol şartıyla serbest bırakılan 2 zanlı, savcılığın itirazı sonrası tutuklandı.

Marketlerde 35, 40 lira olan mandalinayı, burada bizden tüccar 7 liraya almak istiyor

Yozgat’ta patates üreticisi ihracat kapılarının açılmasını istiyor

Osmaniye Devlet Hastanesi’nde nöbetçi personele saldırı

"MESEM’ler kapatılsın, çocukların ekonomik sömürüsü son bulsun"

  • Pazar 13.4 ° / 7 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 15.6 ° / 6.8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 19.2 ° / 4.7 ° Güneşli

Süper Lig LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 29 23 1 5 42 74
2.Fenerbahçe 28 21 2 5 45 68
3.Samsunspor 30 15 9 6 9 51
4.Beşiktaş 28 13 6 9 14 48
5.Eyüpspor 29 13 8 8 10 47
6.İstanbul Başakşehir 28 12 10 6 7 42
7.Göztepe 28 10 9 9 10 39
8.Gazişehir Gaziantep 28 11 11 6 0 39
9.Kasımpaşa 29 9 8 12 -3 39
10.Antalyaspor 29 11 12 6 -19 39
11.Trabzonspor 28 9 10 9 9 36
12.Konyaspor 29 9 13 7 -7 34
13.Rizespor 28 10 14 4 -12 34
14.Bodrum FK 29 9 14 6 -10 33
15.Kayserispor 28 8 11 9 -12 33
16.Sivasspor 29 8 14 7 -8 31
17.Alanyaspor 29 8 14 7 -11 31
18.Hatayspor 28 4 17 7 -23 19
19.Adana Demirspor 28 2 22 4 -41