Açılış konuşmasını yapan partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, önceki konuşmalarından farklı olan tek sözü, “İsrail’in nihai hedefinde Türkiye’nin” olduğunu söylemekti…
Yani, yine “korku algısı” üzerinden yürüdü…
***
Çöken ekonomiden bahsetmedi, emekli, emekçi ve üreticinin içinde bulunduğu yoksulluktan kurtulmasını sağlayacak çözümleri açıklamadı, açlığı ve işsizliği yok edecek planları anlatmadı, refah ve güvenliğin nasıl sağlanacağıyla ilgili tek söz etmedi…
Can Atalay’ın neden Meclis’e gelmediğini açıklamadı…
AİHM ve AYM kararlarına uymama gerekçesini söylemedi…
Narin’in katillerinin neden hala bulamadığını itiraf etmedi…
Her gün sokak ortasında ellerinde silahla adam öldürenler ve kaybedilen devlet otoritesi hakkında ne düşündüğü anlatmadı…
Kısaca milleti soyan, devleti işgal eden “ucube rejimin” akıbetiyle ilgili tek söz etmedi…
Yani, Meclis açıldı, gördük ki BOP Eş başkanlığı yürürlükte ve Bahçeli’nin malum tehditleri güncelliğini koruyor…
***
Açılıştan akılda kalan, CHP Genel Başkanı Özel ve arkadaşlarının yıllar sonra Erdoğan’ı, Meclis salonunu girişinde ayakta karşılamasıydı…
Özel, bu durumu “Makama saygı” diye açıkladı…
Aynı Erdoğan salondan çıkarken, Özel ve CHP milletvekilleri ayağa kalkmadılar.
Acaba Erdoğan Meclis konuşması sırasında makamından düşmüş müydü ki! Saygıdan vaz geçildi…
Erdoğan, 22 yıldır bu ülkeyi ettiği yemine rağmen, demokrasi ve hukuk dışında, Taliban anlayışıyla yönetiyor…
Hangi makam saygısı? Son zamanlarda Özgür Özel’den beklenmeyen davranışlar ve sözler işitiyoruz. CHP Genel Başkanı’na yakışır bir tavrın dışına çıkıyor… Kimler bu gafları yaptırıyor? Bilemiyorum. Türkiye’nin aydınlık geleceği, CHP’nin ortaya koyacağı politika ve yönetme iradesiyle mümkün olacak…
Yapılan yanlışlar ve yumuşama fantezileri, iktidar umudunu yok edebilir!
***
Farkında mısınız? CHP, bilinçli bir iç çekişmeye sürükleniyor.
Cumhurbaşkanı adayı kim olacak? Bu sorunun “Tek Cevabı” var! “1 500 000 CHP üyesi, zamanı geldiğinde adayını belirleyecek!”
Özel’in yanlışlarından biri de “New York savcısının” Türk Evi’nindeki hukuksuzluk ve usulsüzlükle ilgili iddianamesini önemsememesi…
AKP iktidarının, Türkiye’nin saygınlığını yok eden rüşvet skandalını aklayabilecek sözleri…
***
CHP ABD temsilcisi Yurter Özcan ile görüştüm.
Özcan, CHP Genel Başkanı Özel’in ABD’de yapılan “Sosyalist Enternasyonal’e katılım listesine alınmadığını belirtti…
Bu nedenle “hasta kız kardeşini” görmek için izinli olarak Almanya’ya gittiğini söyledi.
Ayrıca seyahati öncesi, ABD’yle ilgili çalışmalarını Genel Merkez’e aktardığını da ekledi…
Yurter Özcan; New York Belediye Başkanı Eric Adams ile ilgili iddianamenin tamamını okumuş. İddianameye göre; “Dönemin New York Başkonsolosunun rüşveti organize edenler arasında bulunduğu ifade ediliyor…
Ayrıca,” Türk vatandaşı olunması nedeniyle bağış yapamayanların bağışları, ABD vatandaşları üzerinden Adams’ın seçim kampanyasına iletilmiş…
Dosyada konuyla ilgili itirafçılar var…”
Özcan bu nedenle, Belediye Başkanı’nın ceza alma ihtimalinin çok yüksek olduğu” düşüncesinde…
Yurter Özcan iddianamenin en vahim noktasını da şöyle açıklıyor;
“New York Belediye Başkanlığı seçimlerinde yapılan bağışlar dışında kamu, bağışlar toplamının 8 katına kadar bir meblağı da kampanyaya kaynak olarak aktarabiliyor
Eric Adams’ın kampanyasına, sahte bağışçılar üzerinden gelen bağışlar sayesinde 10 milyon dolar da ABD kamu kaynağını aktarılmış…
Bu durumda ABD’nin ilgili idaresi, fazladan alınan 10 milyon doları, kamuyu dolandırmak olarak kabul etmiş…
Sahte bağışçıların bulunması ve bağışların yapılması organizasyonunu dönemin Türkiye Başkonsolosu üstlenmiş…
Bu yardım çalışmaları yapılırken, Türk Evi’nin Tayyip Erdoğan tarafından açılışına yetiştirilmesi talebi üzerine, yangın ile alakalı teftişler yapılmadan bina kullanıma açılmış! Bunu organize eden de yine Başkonsolos...
New York gibi bir şehirde bir gökdelenin yeterli yangın önlemleri olmadan ve söndürme sistemi hazır edilmeden aceleyle açılmasının çok büyük tehlike taşıdığı gerekçesiyle savcılık, verilen iznin suç oluşturduğuna karar vermiş…”
Şimdi Demokrat Parti’nin” önde gelen isimleri Eric Adams’ı istifaya davet ediyorlar!
İddianameye bakılırsa, bu olayı küçümsemek ya da görmezden gelmek özelikle Türkiye için büyük bir hata olur…
ABD yargısına intikal eden Rıza Sarraf ve Halk Bankası davaları henüz etkisini sürdürürken, bu olayı basitleştirip “üzerinde durmaya gerek yok” anlayışı sergilenirse, Türkiye’nin itibarı bir kez daha zedelenir!
***
Yazımda yine eğitimden bahsetmek istiyorum.
Çünkü Türkiye’nin en büyük sorunu eğitim/öğretim politikası!
Şu anda, 2 milyonu kız olmak üzere, 3 milyon okul çağındaki çocuğumuz, okula gidemiyor!
CHP’nin çok çalışkan ve MEB’den sorumlu Gölge Bakanı Milletvekili Suat Özçağdaş, eğitim politikası için var gücüyle çalışıyor…
Yaz tatili boyunca başta deprem bölgeleri olmak üzere 18 ili dolaşmış..
Halkı dinlemiş, O ilin emek ve üretim örgütleriyle de buluşmuş, çözüm önerilerini almış, CHP’nin politikasını da onlara anlatmış…
Şimdi rapor hazırlıyor…
Çok çarpıcı öneriler ve projeler açıklayacağını duydum...
İyi ki böyle milletvekilleri var! Keşke hepsi böyle olsa…