PANDORANIN KUTUSU AÇILDI HALKA SAYGILI OLUN
Her dönemde hemen herkesin dilindeydi.
Bu sefer Pandora’nın kutusu açıldı.
Belediye meclisine seçerek gönderdiğimiz vekiller ve Belediye idaresi halkın sorunlarına mı odaklanırlar yoksa kişisel ikbal peşinde mi koşarlar?
Bu soruya siyasetçilerin cevaplarını biliyoruz. Hiç biri çıkıp “ikbal peşindeyiz” demezler. Ancak halkın yanıtı siyasetçilerle aynı değil. Halk dayanağı olsun veya olmasın siyasi çıkarların halkın çıkarlarının önünde tuttuğunu iddia ederler. Çoğu zaman da bu iddia doğru çıkar. Belediye meclisinde son yaşananlar halk arasında yaygın şekilde konuşulanların doğru olduğunu gösteriyor.
İskenderun belediye meclis toplantısında gergin anlar yaşanmasına sebep olan olayda; Belediye Başkanı Fatih Tosyalı, Meclis toplantısında CHP meclis grup başkanı Ali Mutlu ve CHP İskenderun ilçe başkanı Yusuf Mansuroğlu'na yönelik olarak “yüzyüze görüşmelerde yanımda olduklarını ama mecliste siyaseten itiraz ettiklerini ” açıkladıklarını meclis kürsüsünde açıklayarak ağır ithamlarda bulundu.
Aslında meclis toplantısından yaklaşık bir ay önce Sayın Fatih Tosyalı benimle yaptığı bir görüşmede “özel” olması kaydıyla aynı şikayetleri bizzat bana aktarmıştı. Ben de özel olması nedeniyle bu konuşmayı gazetemiz sayfalarına aktarmamıştım. Ancak meclis kürsüsünde aynı şikayetin yapılmasıyla o görüşmemizin “gizli” veya “özel” bir yanı kalmadı. Başkan Tosyalı görüşmemizde Grup Başkanı Ali Mutlu’nun kendisine hitaben “Başkanım yanınızdayım ama mecliste siyaseten çıkışlarım olabilir. İtirazlar yapmak zorundayım” dediğini belirtmişti.
Öncelikle bu tartışmanın ve gerginliğin İskenderun’a hizmet yarışına dönüşmesini tüm kalbimle istiyorum. Son meclis toplantısında her ne kadar gerginliğe yol açmış olsa da konuşmaların “şeffaflık” adına önemli bir başlangıca yol açacağı, halkın önünde konuşulamayanın kapalı kapılar ardında da konuşulmaması gerektiği açıktır.
Başkan Fatih Tosyalı klasik bir siyasetçi değil. Bu yüzden bazı gerçekleri kimsenin beklemediği bir anda tıpkı meclis toplantısında olduğu gibi sarsıcı ve şok edecek tarzda ifade edebiliyor. Siyaset yapma tarzının değiştiği bugünlerde özellikle halkın seçtiği kişilerin söylediklerine ve yaptıklarına dikkat etmesi, gerekebilir.
Gerçekleri saklamak giderek zorlaşıyor. Kapalı kapılar ardında hesapların yapıldığı ve halkın “ siyasi şovlarla” kandırıldığı günler geride kalmalıdır. Sayın Ali Mutlu’nun sayın Fatih Tosyalı tarafından aktarılan sözleri sarf edip etmediğini bilemem. Ancak yöneticiler seçildikten sonra halkın haber alma hakkına yeterince saygılı davranmıyorlar. Kişisel ikbal uğruna kapalı kapılar ardında siyaset yapmayı tercih ediyorlar. Biz gazeteciler siyasetçilerin ağzından lafı kerpetenle alıyoruz dersek yeridir.
Bu konuda tüm taraflar halk adına orada olduklarını unutmamalı ve her adımda halkı bilgilendirmeyi sağlamalıdırlar. Bunu yapmazlarsa siyaset rezaletlerin, kısır tartışmaların ve dedikodunun merkezi haline gelir.
Bu tartışma hayırlı bir şeylere vesile olsun ve hizmetlerde yarışa neden olacak şeffaflık adımına dönüşsün. İsteğim ve dileğim budur.