Fikri SAĞLAR


Faşizmin ayak sesleri…

AKP İktidarı, Cumhuriyet’ten rövanş alma hedefine ulaşmada bir adım daha attı…


Anayasanın temel ilkelerini yok sayarak, Türkiye Cumhuriyeti’ni “laik demokratik sosyal hukuk devleti” olmaktan çıkaran somut bir kararı TBMM’de yasalaştırdı…

Tüm üyelerini partili Cumhurbaşkanının atadığı ve doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlı, “Devlet Denetleme Kuruluna” olağanüstü yetkiler veren ve açıkça anayasaya aykırı olan bir yasa, TBMM’de gece operasyonuyla çıktı...

AKP ve MHP oylarıyla yasalaşan ve yargıyı dışlayan olağan dışı bu yasa görüşülürken, muhalefet milletvekillerinin Genel Kurul salonunda azınlıkta bulunması, ayrı bir eleştiri konusu… AKP, daha önce de torba yasa tekliflerinin içine koyduğu ve hülle yoluyla Meclisten geçirmeye çalıştığı aynı yasayı Anayasa Mahkemesi aldığı kararla iki kez durdurmuştu…

Bu kez aynı yasa teklifi; “191 Sıra Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin içine konularak” geçen perşembe günü kabul edildi.

Bu yasayla; “Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Devlet Denetleme Kurulu’na her kademe ve rütbedeki kamu hizmetlisini görevden alma yetkisi tanındı!”

∗∗∗

Böylece; “odalar, bakanlıklar ve belediyelerdeki her rütbeden kamu çalışanlarını, DDK’nin "ilgili kurul üyesi" veya "denetçisi, yargı kararı olmaksızın” görevden uzaklaştırabilecek!”

Doğrudan anayasaya aykırı bu Kanun, AKP, MHP ve BBP’nin oluşturduğu “Cumhur İttifakı” milletvekillerinin oylarıyla geçti

Bu bilgiyi paylaşmamın nedeni tarihe not düşmek…

∗∗∗

Çıkarılan yasa, yürürlükte kaldığı sürece çok tehlikeli bir dönem yaşanacak…

Çünkü içeriğine bakılırsa, DDK’ye verilen yetkiler, sadece atanmışları değil, seçilmişleri de görevden uzaklaştırabiliyor!

Ve görevden uzaklaştırılanların yargıya gitme hakkı da elinden alınıyor… Doğrudan Cumhurbaşkanının, seçtiği ve talimatlarıyla görev yapan DDK, doğal olarak verilen talimatların dışına çıkamayacak…

∗∗∗

AKP iktidarınca DDK’ye verilen son yetkiler, ülkede demokrasi ve hukukun tamamen kaldırıldığını tescil ediyor…

İktidarca, “Mal ve can güvenliğinin yok edildiği” gibi, yurttaşların her kademede seçtiği ya da kamu görevi verdiği kişilere, tek kişinin çıkar ve emirleriyle hareket etme zorunluluğunu getiriyor…

∗∗∗

Bu anlayış ülkenin, tek kişinin duygu ve kaprislerinden oluşan talimatlarla yönetildiği gerçeğini tekraren gözler önüne seriyor.. Örnekler çok.

Son olarak Teğmenler olayı! “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” diye seslenmelerini disiplinsizlik suçu olarak değerlendiren yetkililer, 5 teğmeni, olmayan ve verilmeyen emirlere uymadıkları gerekçesiyle TSK’den ihraç ederken, Sicil amirlerini de “neden emir vermediğiniz” diye, TSK’den atıyor…

∗∗∗

Benzeri yetkiler, yıllar önce bir başka kurula verilmişti ve o kurul icraatına başladıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti’ni, demokrasi ve hukuk devleti olmaktan çıkaran tarihi bir maceranın içine düşürmüştü!

DDK yasasına bakınca, Demokrat Parti’nin kurduğu “TBMM Tahkikat Komisyonu’nun” yetkilerine ve oluşturduğu stratejiye çok benzediğini görülüyor…

AKP, DDK’ye verdiği  yetkilerle, etki ajanlığı talebiyle ve toplumda infial yaratan sözleriyle, DP’nin son zamanlardaki halini hatırlatıyor…  Unutmayalım ki, Türkiye’de faşizme doğru gidişat, toplumsal muhalefetin güçlendiği dönemlere rastlıyor…

∗∗∗

DP,1957 seçiminden sonra toplumsal muhalefetin CHP etrafında toplanmasını kabul etmeyerek, güçlenen CHP’yi durdurmak için demokrasi ve hukuku askıya alarak faşist bir yönetim tarzını benimsedi…

Oysa, Faşizan baskılar artıkça, korkutma ve sindirme politikaları çoğalınca halk, iktidara olan tepkisini daha açık göstermeye başladı…

Halk korkusunu yenince, CHP’nin muhalefet gücü ve etkisi arttı, toplumsal muhalefete önderlik ve sözcülük yapmaya başladı… Bu kez korkan DP oldu, halkı arkasına alan CHP’nin üzerine yürümeye karar verdi…

DP’nin 18 Nisan 1960’ta kurduğu,” TBMM Tahkikat Komisyonu,” Türk siyasal tarihinde ibretlik bir yere sahip oldu… DP milletvekillerinden oluşan bu komisyon, CHP’nin ve bir kısım basının sözde yıkıcı faaliyetlerini araştırmak amacıyla kuruldu… Komisyona tanınan yetkilere bakıldığında işlevinin “CHP’yi araştırmanın” çok ötesinde olduğu anlaşılmaktaydı...

Komisyonunun asıl görevi DP iktidarına karşı olan her türlü muhalefeti sindirmek ve susturmaktı… Sonunda “Komisyonun uyguladığı yöntem ve aldığı kararlar,” halkı galeyana getirdi… Ve 27 Mayıs 1960’ta TSK’nın yönetime müdahalesiyle, Demokrasimize ilk darbe vuruldu…

∗∗∗

Dilerim ve umarım ki, AKP’nin oynadığı bu faşizan oyun, bizi yeniden demokrasi, özgürlük ve hukuk macerası içine sokmaz! Halkın çağdaş duruşu, hemen sandığın konulması, bu sorunun demokratik yöntemle çözülmesi talebidir…

CHP, bu sorunu çözmede sağduyulu davranıyor…

∗∗∗

Ülkenin ağır sorunu olan çöken ekonominin liyakatli ellerle çözülmesi için, laik demokratik sosyal hukuk devletine geri dönülmesi sağlanmalıdır!

İmamoğlu’nun Saraçhane önünde yaptığı halk buluşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkelerine inananların ayağa kalkışıdır… Toplumsal muhalefetin gücü, iktidarın baskıcı  gücün çoktan geçmiştir…

Vakit yok! Ama umut var!

  • BIST 100

    9821,6%0,15
  • DOLAR

    35,94% 0,06
  • EURO

    37,36% 0,05
  • GRAM ALTIN

    3306,62% 0,63
  • Ç. ALTIN

    5244,78% 0,00
  • Çarşamba 9.8 ° / 5.9 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 9.7 ° / 3.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 9.4 ° / 2.2 ° Güneşli

Hatay

05.02.2025

  • İMSAK 06:06
  • GÜNEŞ 07:26
  • ÖĞLE 12:54
  • İKİNDİ 15:47
  • AKŞAM 18:13
  • YATSI 19:28