Havuz medyası, bu kuruluş gününü şu sözlerle taçlandırdı: “Vesayete son veren(!), yasakları kaldıran(!), darbe dönemlerini bitiren(!), Türkiye’nin önünü açan zihniyet devriminin yaratıcısı(!)…”
Vay, vay vay!
Bu sözleri okurken önce yasaklar kelimesine takıldım.
Daha yeni İzmir’de sokakta “tüm yetkilerin tek kişiye verilmesini” eleştiren.
“Elin Arap’ı öldü diye ben neden yas tutuyorum” diye soran, yani Anayasal hak olan düşüncelerini açıklayan ve tutuklanan Dilruba Y. aklıma geldi…
Artık “soğan, sarımsak kaç para biliyor musun?” diyenlerin de tutuklanacağı, bir dönemin vahşice oluştuğu ayyuka çıktı…
∗∗∗
Tam bunları düşünürken bir ileti aldım.
Onu da sizlerle paylaşmak istiyorum…
“Fikri Bey Merhaba, ben H. Y.
Süresiz açlık grevi direnişimin 100. Gününde Kırşehir Yüksek Güvenlikli (Kuyu Tipi) Hapishanesi’nden tahliye olmuştum, size durumu yazmıştım. Konuyla ilgili somut bilgilerin de olduğu kısa bir yazı hazırladım sizin için gönderiyorum. Grup Yorum emekçisi arkadaşlarım Rezzan Şengül 132, Vedat Doğan 127 gündür, süresiz açlık grevinde ve 40 kiloya düştüler; durumları çok kritik, hayati riskleri var. Yani konunun gündeme gelmesi hayati önem taşıyor. Bu yüzden duyarlılığınıza güveniyorum.
Şimdiden emeğiniz için teşekkür ederim. İyi çalışmalar diliyor, kolaylıklar diliyorum.”
∗∗∗
Hani AKP yasakları kaldırmış, özgür düşüncenin önünü açmıştı? Vesayete son vermiş, hak hukukun işlemesini sağlamıştı ya! Grup Yorum, şarkılarıyla, ezgileriyle halkın gerçeklerini, taleplerini dile getiren ülkemizin önemli sanat topluluklarından biri…
Yaşamlarının sorumluluğu, anayasada var olan “insan haklarına ve hukuka saygılı devlete” bırakılmış kişiler. Ölümle karşı karşıyalar...
Peki AKP nerede?
∗∗∗
AKP, maden kazalarında hayatını kaybeden bine yakın emekçiye yaptığı gibi, 6 Şubat 2023’de depremde kaybettiğimiz 50 bini aşkın yurttaşımızla ilgili gerçekçi hiçbir adım atmadı.
Üstelik felaketten kurtulanları da açlığa, hastalığa ve yoksulluğa terk etti…
Hataylılar, “AKP’nin kendilerine değer vermediğini, Hatay’ı yok sayan bir anlayışla felaketten kendine oy devşirmeye çalışan vicdansız bir yaklaşım içinde olduğunu” çekinmeden söylüyor…
∗∗∗
Yahu! Beraber yola çıktıkları FETÖ kendilerine darbe kalkışmasında bulunmadı mı?
Döneminin Başbakanı Binali Yıldırım’ın tünelde saklandığı gibi İçişleri Bakanı Efkan Ala da o gece ortalıktan kaybolmadı mı?
Yani yurttaşın canı ve malını korumakla görevli olanlar kendilerini kurtarıp bizleri, “eski ortak-yeni terörist FETÖ’nün önüne bırakıp kaçmadılar mı?
300’ü aşkın yurttaşımız bu korkaklık nedeniyle şehit olmadı mı?
Darbe dönemini nasıl bitirmişler?
Kurtuluş Savaşı sırasında bile saldırılmayan TBMM’yi, tarihimizde ilk kez eski “kanka FETÖ” bombalamadı mı?
Evet zihniyet devrimi yaşanıyor! “Kendini Türkiye’ye ait hissetmeyen bir güruh yönetime el koydu!” Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucularına “kin duyan, eğitimsiz gençler” yetiştiriliyor… Devletin tüm kurum ve kuruluşları bozuldu ya da dejenere edildi… Yargı taraflı hale getirildi...Yurttaş kamplara bölündü… Etik ve ahlaki değerler yok sayıldı…Sözde Müslümanlar türedi. Ne yazık ki bunları bazıları devletin kadrolarına sızdılar ve çağdışı açıklamalar yapmaya başladılar…
“6 yaşındaki kız çocuklarıyla evlenme heveslisi” tarikatçıları beslediler…
“Babalar kız çocuklarına şehvetle bakabilir” fetvaları veren devlet kurumları oluşturdular…
“Kadın erkek eşit değildir” anlayışını yerleştirdiler… “Taliban’la ters bir yanımız yok!” anlayışı yerleşti. Yargı sopasıyla AKP, insanları baskı altında tutmaya çalışıyor…
Hukukun üstünlüğüne inanmayan bir anlayış yönetiyor bizi…
Hak ihlalleri aldı başını gidiyor. Laik demokratik sosyal hukuk devleti yok edildi. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nden rövanş alınmak isteniyor…
∗∗∗
Türkiye’nin altının da üstünün de yandaşlara peşkeş çekildiği bir dönem yaşanıyor...
Suyu, koyu, ormanı, plajı hatta yurttaşın tapulu toprağı emperyalist sömürüye açıldı…
Parsellenen ve pazarlanan Türkiye’nin (AKP’liler biz Türkiye’nin pazarlamacısıyız!” demişlerdi.) Tüm kaynak ve değerleri başkalarına aktarıldı… Yerli tohum yasaklandı. Çiftçiyi özellikle üretemez hale getiren bilinçli bir tarım politikası izlendi… Millet kalıcı fakir oldu. AKP yandaşı dünyada hatırı sayılır zenginliğe ulaştı! Yandaş çeteler vergi vermekten muaf tutuldu. Ekonomi çöktü…
∗∗∗
Sonuç; kadın, yeni doğan bebek ölümleri arttı… İntihar edenler çoğaldı… Ve en tehlikelisi, uyuşturucu bağımlılığı dünya ortalamasını geçti… Dünya’daki insan hakları, ekonomik, demokratik, hukuk ve mutlulukla ilgili tüm endekslerde son sıralarda olan bir Türkiye Cumhuriyeti yaratıldı…
∗∗∗
AKP iktidarıyla Türkiye ayrıştırılmaya çalışılıyor…
Bölge, inanç, etnik, dil, cinsiyet, yaş, kültür ve sınıfsal farklılıklar üzerinden sanki, “Yurttaşları bölme politikası” uygulanıyor… Ve asıl büyük tehlike, “Yüz yıl sonra AKP tarafından “Sevr anlaşmasının” gerçekleştiriliyor görüntüsü!”
Muhalefet bir an önce kendine gelmeli, milleti arkasına alarak hemen ERKEN SEÇİM istemeli!
Çünkü, Milletvekili özlük haklarını almak, ülkenin çıkarlarından daha önemli olmamalıdır!