‘Çocuk İstismarına Evlilik Yoluyla Af’ düzenlemesinin yeniden meclis yolunda olduğu iddiaları üzerine Arsuz Belediyesi ve İskenderun Kadın Platformu ortak bir basın açıklaması gerçekleştirerek, “Çocuk İstismarının Affı Olmaz” d
Arsuz Belediyesi Karaağaç Ek Hizmet Binası’nın yanında yer alan Karaağaç Parkı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasına; Arsuz Belediye Başkanı Dr. Asaf Güvenin Eşi Behice Güven, Arsuz Belediye Başkan Yardımcısı Sami Üstün, CHP Arsuz İlçe Başkanı Mahmut Şirin, Meclis Üyeleri, İskenderun Kadın Platformu Üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Erkeklerin basın açıklamasına katılıp destek vermesinden memnun kaldıklarını belirten Arsuz Belediye Başkanı Dr. Asaf Güven’in Eşi Behice Güven, “Hep birlikte, meclis üzerinde baskı yaratarak erkek, kadın, çocuk haklarının itibar gördüğü ve desteklendiği, daha medeni, daha güzel, daha yaşanılabilir bir ülkede yaşarız inşallah,” şeklinde konuştu.
Basın açıklamasını gerçekleştiren İskenderun Kadın Platformu Üyesi Feyruz Gör, küçük yaştaki kız çocuklarıyla evlenen erkeklerin istismar suçundan affedilmesine yönelik bir tasarının hazırlandığı ile ilgili haberlerin basına yansıdığını belirterek, basın metnini okudu. Basın metninde, “Çocukların Cinsel İstismarının Affı Olmaz! Küçük yaştaki kız çocuklarıyla evlenen erkeklerin istismar suçundan affedilmesine yönelik bir tasarı hazırladığıyla ilgili haberler bir süredir basına yansımaktadır. Son çıkan haberlere göre, 15 yaş farkının bir kriter olarak benimsenmiş olduğu ve çocuk istismarını meşrulaştıracak bu affın bütçe görüşmeleri tamamlandıktan sonra, Ocak 2020 gibi meclise getirileceği söylenmekte. Bu çerçevede, kadın örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen 2016 yılında Torba Kanun ile çocukların cinsel istismarına ilişkin cezayı düzenleyen TCK 103. maddesinin 1. ve 2. fıkralarına 12 yaş sınırı getirilmiş, 12 yaş altındaki cinsel istismar suçlarına ağırlaştırılmış cezalar getirilmiştir. 12 yaş sınırının neye göre belirlendiği ise kamuoyuyla paylaşılmamıştır. Şu anda getirilmek istenen af, 15 yaş altı kız çocuklarına karşı işlenen cinsel istismar suçundan hüküm giyen failleri de kapsayacaktır. Yani 12 yaşında bir kız çocuğunun 27 yaşındaki bir erkek ile evlendirilmesi durumunda cezasızlık yoluna gidilmek istenmektedir. Bu cezasızlığın çocuk istismarı suçu faillerine cesaret vereceği ve bu suçu teşvik edeceğini öngörüyoruz. Nitekim Elbistan Ağır Ceza Mahkemesi kendisinden 9 yaş küçük olan, 12 yaşındaki kuzenini evlilik görüntüsü altında istismar eden ve olay gerçekleştiği zamanda 'kız çocuğunun yaşını bilmediğini' savunan faili beraat ettirmiş ve Yargıtay da oy çokluğuyla bu kararı onamıştır.
'Geleneksel değer yargıları, birlikteliklerin sorunsuz devam etmesi, mağdurun şikâyetçi olmaması, ceza verilmesi halinde aile yapısının zarar göreceği' gibi gerekçelerle verilen bu karar, 15 yaş altındaki çocukların cinsel istismarının meşrulaştırılmasının alt yapısının sağlanmaya çalışıldığını göstermektedir. Ayrıca böyle bir af, 2005 yılında kanundan çıkarılan 'tecavüzcü ile evlilik durumunda cezasızlık sağlayan' maddenin geri getirilmeye çalışıldığını göstermektedir. İstismar suçunu evlenme koşullu bir düzenleme ile aklamak çocukların tekrar istismara maruz bırakılması ve şiddet dolu hayatlara mahkûm edilmesi anlamına gelmektedir. Amaç gerçekten kız çocuklarını korumak ve mağdur olmalarını engellemekse neler yapılabileceğini kadın ve çocuk örgütleri yıllardır haykırmakta! Faillerin değil, çocukların mağduriyetlerini öncelemek ve dahası önlemek elinizde! İstismarcıları affetmek yerine çocukları koruyacak önlemleri hayata geçirin! Evlenme ehliyeti olmayan çocuklara imam nikâhınıkıyan din görevlilerinin, kız çocuklarını çocuk yaşta evlendiren ailelerin yükümlülüğünüyerine getirmemekte. Buna göz yuman kişi ve resmi otoritelerin cezalandırılması, Türk Ceza Kanunu'nda 15 yaş altı çocukların cinsel davranışa rızasının söz konusu olamayacağının açıkça belirtilmesi, erken yaşta ve zorla evlendirmenin suç olarak düzenlenmesi, evlilik yaşının her koşulda 18'e çıkartılması ve bunların hiçbir boşluk ve yorum farkına yer bırakmayacak şekilde yasalara dâhil edilmesi gerekmektedir. Tüm milletvekillerini tasarının yasalaşmaması için gerekeni yapmaya, başta tüm kadınlar olmak üzere basın ve medya kuruluşlarını ve kamuoyunu bu konunun takipçisi olmaya çağırıyoruz Nafaka hakkımız için de mücadele etmeye devam edeceğimizi ilan ederiz,” ifadeleri yer aldı.
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55