Emniyet Genel Müdürlüğü, Ankara’da Somalilerin işlettiği bir kafenin tabela açılış töreninde Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ile bir emniyet amiri arasında yaşanan tartışmaya ilişkin açıklama yaptı. Yeneroğlu’dan “teşkilatımıza yönelik düşmanlığı herkesçe bilinen milletvekili” diye bahsedilen açıklamada, emniyet amirinin “nahoş kelime kullandığı için uyarıldığı” belirtildi ve “Söz konusu milletvekili hakkında görevi başındaki memura yönelik tahrik, hakaret ve tehdit gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulacaktır” denildi. Yeneroğlu ise “Beni korumakla mükellef olan Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hedef gösterilebileceğimi hiç tahmin etmezdim. Bundan sonra başıma bir şey gelirse bu durumdan İçişleri Bakanı sorumludur” dedi.
Ankara Kızılay’da Somalililer tarafından işletilen ve daha önce polis baskısıyla tabelasını defalarca değiştiren Saab Cafe’nin kendi adıyla yaptırdığı tabelasının dünkü açılış töreninde bir emniyet amiriyle DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu arasında tartışma çıkmıştı.
Yeneroğlu, açılış sonrası tabelanın kaldırılmasını isteyen emniyet amirine, "Kızılay’ın göbeğinde ırkçılık yapıyorsunuz, hukuksuz talimatları uygulamayacaksınız, haddinizi bileceksiniz, saygısızlık, terbiyesizlik yapmayacaksınız" demişti. Emniyet amiri ise Yeneroğlu’na, "Susar mısın? Sen haddini bileceksin, parmağını sallamayacaksın bana. Senin gibi tiplerin ne olduğu belli. Ahlâksız sensin lan, adam gibi konuş" diye karşılık vermişti.
Emniyet Genel Müdürlüğü, konuya ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Ankara Kızılay’da, Göç İdaresi Başkanlığı ile Hudut Kapıları ve Göçmen Kaçakçılığı Daire Başkanlığı ekiplerimizin denetim yaptığı esnada, bir iş yerinin tabelasında yazan isimle ruhsattaki ismin farklı olduğu, tabelanın da TSE standartlarına uymadığı tespit edilmiştir. Ülkemizde kullanılan tabelalar için belirlenen kurallar çerçevesinde, ‘yabancı dilde ifadenin yer aldığı tabelalarda yabancı dildeki ifadeler Türkçe ifadelerin yüzde 25’ini geçmeyecek büyüklükte puntolarla yazılması gerekmektedir’ hükmü doğrultusunda işlem yapılmak istenirken içeride bulunan milletvekili, dışarı çıkarak, polislerimizin kanuna ve hukuka uygun olarak yaptığı işlemi provoke ederek engellemeye çalışmıştır. Söz konusu milletvekilinin hukuki çerçevede yapılan bu işlemi, iş yeri sahibinin uyruğuna bağlayarak, siyasi bir zemine çekmeye çalışarak ırkçılık yapıldığını iddia etmesi de ayrı bir garabettir.
“AMİRİMİZ, İSTEMEDİĞİMİZ BİR ŞEKİLDE KARŞILIK VEREREK NAHOŞ BİR KELİME KULLANMIŞTIR”
Teşkilatımıza yönelik düşmanlığı herkesçe bilinen milletvekili, denetim esnasında polisimize hem fiziksel hem sözlü hakaretlerde bulunmuştur. Milletvekilinin bu hakaretlerine ekiplerimiz tarafından sabırla karşılık verilmiş ve hukuka aykırılık oluşturan olaya personelimizce doğru şekilde müdahale edilmiştir. Ancak milletvekilinin hakaretlerini ısrarla devam ettirmesi ve parmak sallayarak personelimizi tehdit etmesi üzerine bir polis amirimiz, istemediğimiz bir şekilde karşılık vererek nahoş bir kelime kullanmıştır.
“İLGİLİ PERSONER UYARILDI. MİLLETVEKİLİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULACAK”
Sadece kullandığı bu kelime bizi üzmüş olup, konuyla ilgili tahkikat başlatılmış ve ilgili personele gerekli uyarılarda bulunulmuştur. Bununla birlikte söz konusu milletvekili hakkında görevi başındaki memura yönelik tahrik, hakaret ve tehdit gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulacaktır. Ülkemizde ten renginden ve uyruğundan dolayı hiç kimseye farklı bir tutum takınılması söz konusu olmamasına rağmen kanun dışılığı örtmek amacıyla iş yeri sahibince dile getirilen ‘tenimden dolayı böyle davranıyorlar’ iftirası da bu oyunun diğer bir parçasıdır. Ayrıca bu konuda da suç duyurusunda bulunulacaktır. Ülkemizin huzuru ve güveni için 7 gün 24 saat milletimizin emrindeyiz.”
Mustafa Yeneroğlu ise Emniyet’in açıklamasına sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımla tepki gösterdi. Yeneroğlu, paylaşımında şunları kaydetti:
“BUNDAN SONRA BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE BU DURUMDAN İÇİŞLERİ BAKANI SORUMLUDUR”
“Gerçekten kan dondurucu! Ülkemde beni korumakla mükellef olan Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hedef gösterilebileceğimi hiç tahmin etmezdim. Ben, yalnız dolaşan bir insanım. Bundan sonra başıma bir şey gelirse bu durumdan İçişleri Bakanı sorumludur. Hukuk içinde görevini yapan Emniyet teşkilatı mensuplarına saygım sonsuzdur. Ama ülkemi polis devletine dönüştürmeye çalışan İçişleri Bakanı başta olmak üzere görevini kötüye kullanan kişilerin tehditlerine aldırmadan milletimin hakkını ve anayasal düzeni savunmayı sürdüreceğim.”