Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun’un Erdoğan Durmuş’a telefondan küfür, beddua ve AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adını kullanarak tehdit ettiği iddiasıyla hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Cumhuriyet'ten Miyase İlknur'un haberine göre, Torunlar GYO’nun 2008 yılında yapımına başladığı Mall of İstanbul projesinin kurulduğu alandaki şahıs arazilerini ucuza kapatmak için direkt kendisi pazarlık yapmak yerine dönemin Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, arazileri belediye adına almak için pazarlığa oturmuş, şahısların satışı kabul etmemesi üzerine Yeniay, imar değişiklikleri ile şahıs arazilerini eğitim alanına dönüştürmüştü.
Arazi sahipleri imar izinleri iptal edilmesine ve değeri düşmesine rağmen arazilerini yine de satmaya yanaşmayınca bu kez devreye bir kamu kurumu olan TOKİ girmiş ve kamulaştırma tehdidiyle arazileri satın almıştı. “Buraya kesinlikle okul yapılacak” sözüne rağmen TOKİ ucuza aldığı arazilere okul yapmayıp Mall of İstanbul’u yapan Torunlar’a devretmişti. Arazi sahipleri ile ilk pazarlığa oturan Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, başkanlıktan ayrılınca Torunlar’ın yönetim kuruluna girmişti. Bu hülleli satış üzerine kandırıldıklarını anlayan arazi sahipleri satış iptal davası açmışlardı.
Konu ile ilgili haberler geçen yıl basında çıkınca Torunlar şirketi adına Metin Karakoç, Mayıs 2019 tarihinden sonra dava açan arazi sahipleriyle uzlaşma görüşmelerine başladı. Görüşmeler uzayınca konuyu yüz yüze görüşmek üzere Torunlar GYO’nun Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun’la görüşmek için randevu talebinde bulunan davacı Erdoğan Durmuş, bir süre sonra kendisini cep telefonundan arayan Mehmet Torun’un kendisine hakaret, beddua ve Cumhurbaşkanı ile tehdit ettiğini öne sürürek hem CİMER’e hem de savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Erdoğan Durmuş’un avukatı Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunda müvekkili ile Mehmet Torun’la arasında geçen diyaloğa ilişkin şu bilgileri verdi:
'Şöyle ki; şüpheli Mehmet Torun, yüz yüze görüşmek için konuyu kısaca açıklayan ve randevu talep eden müvekkile hitaben, ‘Ne hakkı talep ediyorsunuz, ben sizden yer mi aldım, aldımsa paramla aldım. Siz neyin peşindesiniz, siz kimsiniz, kendinizi ne sanıyorsunuz, şerefsizler. Siz dolandırıcısınız, Allah sizin belanızı versin, senin ismini Cumhurbaşkanı’na özel olarak vereceğim. O sana gerekeni yapacak, görürsün sen’ gibisinden hakaret, aşağılama ve Cumhurbaşkanı’nın hışmına uğratma, zarar verdirme ve başına bir şey getirtme tehdidinde bulunmuştur.”