MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Youtube’da Armağan Çağlayan’ın sorularını yanıtladı. Enginyurt, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Cumhur İttifakı’na yönelik sert çıkışları nedeniyle kendisini uyardığını söyledi.
DEVLET BAHÇELİ CEMAL ENGİNYURT’A NEDEN KIZDI?
Enginyurt, çok sert çıkışlarından dolayı kendisine partiden tepki gelip gelmediğine yönelik soruya “Tabi bu konuda Sayın Genel Başkanımız bazen beni uyarıyor. Sert çıkışlarım sebebiyle. Tabii sert çıkışlarım derken aslında Cumhur İttifakı anlamında. Çünkü ben bazen Ak Parti’ye de yükleniyorum bazı yanlışlar gördüğümde, hazmedemediğim şeyler olduğunda. Benim mizacım bu. Yani ben söylemek durumundayım”
AKP’li Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler’e Ordu’da bir televizyon kanalında tepki gösterdiği konuşmasını hatırlatan Enginyurt, “Ordu Büyükşehir Belediye Başkanını yerle bir ettim. “Vay efendim Cumhur İttifakı’na zarar verecek” Hayır. Belediye başkanı iyi yaparsa teşekkür ederiz. Güzel yaparsa şehrimiz adına mutlu oluruz. Ama yanlış yapılıyorsa ve o yanlışı söylemezsem bana oy veren insanlar demez mi “Cemal Enginyurt biz seni niye seçtik?” diye. Dolayısıyla bazen herhalde böyle zülfüyare dokunuyoruz. Dokunduğumuz da da sayın Genel Başkanımız bizi uyarıyor. Genel Başkanımızın uyarısı da başımızın üstüne. Biz de onu dikkate alıyoruz.”
Enginyurt, Armağan Çağlayan’ın “Ne oluyor bir iki hafta dikat ediyorsunuz sonra yine devam” sözleri üzerine ise esprili bir dille “Karşı taraf durmuyor ki” yanıtını verdi. Enginyurt, “Yani şimdi düşünün Bülent Arınç diye bir adam çıkıyor acayip, absürt sözler ediyor. Cevap vermeyelim mi? Veya Sevda Noyan diye bir kadın çıkıyor ölüm listesi hazırlıyor. Bu kadına demeyelim mi ‘sen ancak hazırlasan hazırlasan yemek listesi hazırlarsın senin ne işin var bununla’ demeliyiz yani. Bunlar Ak Parti tarafında gözükür diye susalım mı?”
Akit TV'de 12-17 yaş arası kız çocuklarının 'mükemmel vücutları' olduğunu savunan Prof. Muttalip Kutluk Özgüven’i isim vermeden eleştiren Enginyurt, “Aynı tarafta görünüyoruz diye hangi vicdanla ses çıkarmayalım? Niye bunlara müdahale etmeyelim? Derdiniz ne 12-15 yaşındaki çocukla? Bir de buna mazeret üretiyorlar. 60 yaşında 15 yaşındaki çocukla gezen zenginin de Allah belasını versin ama senin de Allah belanı versin. Önce herkes kendi çocuğuna baksın” dedi.
“HDP’Lİ AHMET ŞIK İLE GÖRÜŞÜYORUM”
Mecliste yaşanan gerilimlerin ardından özel hayatlarında o vekillerle görüşüp görüşmediğine ilişkin soruyu yanıtlayan Enginyurt, görüşmediğini söyledi. Enginyurt, CHP’de çok sevdiği ve değer verdiği insanlar olduğunu ifade ederken ayrıca Ahmet Şık için Dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Enginyurt, Ahmet Şık için “HDP’de mesela Ahmet Şık ayrıldı. Beni gördüğünde selam verir. Sohbet ederiz, konuşuruz, birkaç tane öyle gelip selam veren var öyle bir sıkıntım yok. Ben HDP’lilere de şunu söylüyorum: ‘Türk devletine, milletine, liderimiz Devlet Bahçeli’ye hakaret etmediğiniz müddetçe bizim sizinle kavga etmemiz için bir sebep yok’ diyorum. Açıkça söylüyorum. Ama Türk devletine, TSK’ya, Türkiye Cumhuriyeti’ne, liderimize, bize hakaret ettiğinizde biz her zaman kavgaya açığız”
İsmini vermediği bir yazara da tepki gösteren Enginyurt, “Biz kavga işini iyi biliyoruz bizimle ne uğraşıyorsun. Uğraşma. Bizim en iyi bildiğimiz iş kavga. Bana çok küfrettiğimi söylüyorlar. Tamam da ben kreşte büyümedim ki. Ana okulunda büyümedim ki. Rahmetli babam şuna da söv oğlum aferin, buna da söv oğlum aferin diyordu. Ben böyle büyüdüm” ifadelerini kullandı.
Meclis’te kavgaya karışıp karışmadığına yönelik soruya ise Enginyurt, “Kavgaların birçoğu bensiz olmadı herhalde. Handolsun Allah’a elimizden geldiğince gayret gösteriyoruz yani” şeklinde cevap verdi.
Enginyurt, sıraların üstünde uçanın kendisi olup olmadığına ilişkin ise “Yok o kadar da değil kilom müsait olmuyor” yanıtını verdi.
“NAZIM HİKMET’İN MEZARINDA FATİHA OKUDUM”
Cemal Enginyurt, Moskova’ya gittiğini Selçuk Turan isimli Artvinli ‘komünist’ bir ağabeyinin kendisini ağırladığını ifade ederek Rusya’da ünlü şair Nazım Hikmet Ran’ın mezarını ziyaret ettiğini söyledi. Enginyurt sözleriöe şöyle devam etti:
“Nazım Hikmet kabul etti etmedi bilmem ama bir de fatiha okudum Nazım’a ben. Dolayısıyla niye yaptım bunu? Çünkü ben Nazım Hikmet’in şiirlerini çok severim. Belki size tuhaf gelecek ama Nazım’ı da ben Türkçü kabul ederim. Nazım Hikmet 1950 yılında Sultan Galiyev ile birlikte Türkçülük yaptığı için Rus devleti tarafından sürgüne gönderildi. En büyük aşkım dediği Vera ile de orada tanıştı zaten”