DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Madem seçim 2023 Haziran ayında neden bugünden bununla uğraşıyorlar. Olabilir, böyle bir niyet olabilir. O özgüven olsa belki yapabilirlerdi ama zannetmiyorum. Çünkü İstanbul’un hatırası çok taze. Ankara’nın hatırası çok taze. Antalya’nın hatırası çok taze. Adana kaybedilmiş, Mersin kaybedilmiş. Yani yerel yönetimlerde büyükşehirlerde en önemli illerde seçim kaybedilmiş.
Bu da daha yeni, daha geçen sene. Çok geçmişte de değil. Bunun acı hatıraları bu kadar tazeyken iktidar niye riske atılsın ki. Dolayısıyla ben açıkçası baskın bir seçim ihtimalini zayıf görüyorum. Ama tabi seçimi ne tetikleyebilir? İktidar ortakları arasında anlaşmazlık çıkabilir. Özellikle küçük ortağın daha önceki dönemlerde erken seçimleri başlatan bir alışkanlıkları var.” ifadelerini kullandı.
“TÜİK’e göre Ağustos 2018’de Türkiye’de toplam çalışan sayısı 29 milyon 318 bin, son açıklanan rakama göre bugün 26 milyon 133 bin. Yani başkanlık sistemi geldiğinden beri Türkiye’de çalışan insan sayısı 3 milyon 185 bin kişi azalmış.” diyen Babacan, şunları söyledi:
“Türkiye’nin şu anda yeni bir ayrıma, çatlağa ihtiyacı yok. Biz tam tersine ortak bir gelecek amacında halkımızı buluşturmak istiyoruz. Toplumun her kesiminden de bize ciddi bir ilgi var. Biz partimizin kuruluş gününde temel ilkelerimizi açıkladık. Dinimizin kutsallarını günlük siyasete alet etmeyeceğiz.
DEVA Partisi hiçbir şeyin devamı değil ve biz yeni bir kimlik inşa ediyoruz. Türkiye’nin en acil ihtiyaçlarını karşılayıp en ciddi sorunlarını çözecek perspektif ancak birleştirici, bütünleştirici bir siyasi hareketle mümkün. Başkanlık sistemine geçerken en büyük vaat koalisyonların biteceğiydi. Şimdi ittifak yapmadan Meclis’e giremiyorsunuz, vatandaş aldatıldı.
Bir kişiyi atayabilmek için mevzuat değiştiriliyor, o kişi atandıktan sonra tekrar mevzuat eski hâline getiriliyor. Sırf o bir kişiyi atayabilmek için. Bunlar çok yanlış. Türkiye 83 milyonluk ülke, insan mı yok Allah aşkına. Bugün bir ekonomi politikası var diyemiyorum. İki adım ileri bir adım geri. Tamamen yönsüz bir ekonomi seti var.
İtibardan tasarruf olmaz derken her alanda israf çoğalmıştır bugün. Devletin gücü gösterişten gelmez, itibardan gelir. Özgürlüklerin garantisi biziz. Biz ekip olarak her kesimin özgürlüğü için yola çıktık.”,
