Tedavi edilmeyen skolyoz hastalığının birçok sağlık sorununa yol açabileceğinin altını çizen Op. Dr. Mehmet Koparan, “Skolyoz, omurganın yana doğru eğilmesidir. Normalde insan omurgasında çukurluk ve kamburluk vardır. Yani normal omurga, tam düz değildir. Omurganın, normal ve sağlıklı bir insanda arkadan bakıldığında düz bir hat şeklinde uzanması gerekir. Yani omurga yukarıdan aşağı bir ip gibi uzanmalıdır. Skolyozda ise omurgadaki bu düzlük kaybolmuş, omurga sağa ve sola doğru yer değiştirmiştir. Hastalar tedavi edilmediğinde; kalp yetmezliği, akciğer yetmezliği, ani kalp durması gibi sonuçlarla karşılaşabilir” açıklamasında bulundu.
Skolyozun, sık takip gerektiren bir hastalık türü olduğunu ifade eden Op. Dr. Mehmet Koparan, “Skolyoz, yaş fark etmeksizin, sağlıklı veya hastalıklı her bireyde görülebilir. Nedeni bilinmeyen bir hastalık olan skolyoz, en sık kız çocuklarında ve ergenlik çağında ortaya çıkar.
Skolyozda esas olan, doğru teşhis ve tedavidir. Skolyozu olan hastanın omurga eğriliği, 10 dereceye kadar cerrahi gerektirmeden tedavi edilebilir. Omurgada eğriliği olan hastanın yaklaşık yüzde 10’unda tedavi gerekir. Omurgadaki eğrilik ne kadar fazla ise hastalığın ilerlemesi ve cerrahi tedavinin boyutu da o oranda artmaktadır. 20 – 40 derece oranlardaki skolyoz eğriliklerine, korse tedavisi uygulanır. Korse tedavisinden sonuç alınamaz ise cerrahi planlanabilir. Omurga eğriliği 40 - 45 derece üzerinde ise cerrahi gündeme gelir” dedi.