Duruşmaya yargılanan isimlerden eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise katılmadı. Mahkeme heyeti duruşmada kararını açıklıyor. 130 sayfalık karar metni okunurken avukatlar ve tutuklu aileleri mahkeme salonunu terk etti. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’e 10 yıl hapis cezası verildi.
HDP eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında olduğu 18’i tutuklu 108 ismin yargılandığı, IŞİD’in Kobani’ye dönük saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde gerçekleşen eylemler gerekçe gösterilerek açılan ve tarihe ‘Kobani Davası’ olarak geçen davanın bugün görülen duruşmasında karar çıktı
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 83’üncüsü görülecek duruşmadan öncesinde mahkeme iki kez kararı açıklamayı ertelemişti.
KOBANİ DAVASI’NDA KARAR OKUNUYOR
Kobani Davası’nda 130 sayfalık karar okundu. Kararın okunmasıyla birlikte avukatlar ve tutukluların aileleri salonu terk etti.
CEZA YAĞDI
Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’e silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 10 yıl hapis cezası verildi.
Eski HDP MYK üyesi Ali Ürküt’e devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma eylemine yardım suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Ürküt ayrıca suç işlemeye tahrik suçundan ise 3 yıl 9 ay hapis cezası aldı.
Alp Altınörs’e devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma eylemine yardım suçundan 18 yıl hapis cezası. Takdiri indirim yapılmadı. Hükmen tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Suç işlemeye tahrik suçundan da 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
Aynur Aşan, silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sanığın yurt dışına kaçarken yakalandığı gerekçesiyle tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Diğer suçlardan ise beraat etti.
Bülent Parmaksız, devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozma eylemine yardım suçundan 16 yıl, suç işlemeye tahrik etme suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Tutukluluk haline devam.
Cihan Erdal, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
Dilek Yağlı, devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozmaya yardım suçundan 16 yıl, suç işlemeye tahrikten ise 4 yıl 6 ay hapis cezası.
Emine Ayna hakkında silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 10 yıl hapis cezası verildi.
Figen Yüksekdağ’a devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma eylemine yardım suçundan 19 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi. Suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
TAHLİYELER
Ayla Akat Ata, devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti. Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan ise 9 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Ayla Akat Ata’nın tahliyesine karar verdi.
Ayşe Yağcı’ya, silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 9 yıl hapis cezası verildi. Yağcı’nın, kararla birlikte tahliyesine karar verildi.
BERAATLAR
Altan Tan devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma ve terör örgütü üyeliği suçundan beraat etti.
Ayhan Bilgen’in, devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozma ile silahlı terör örgütü üyeliği suçlarından beraatına karar verildi.
Aysel Tuğluk, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
Berfin Özge Köse ve Bircan Yorulmaz, beraat etti. Köse hakkında yakalama kararı kaldırıldı.
Emine Beyza Üstün hakkında devletin birliğini ve ülkü bütünlüğü suçundan beraat.
ERTELEME TALEBİ REDDEDİLDİ
Duruşmada avukat beyanlarının ardından mahkeme başkanı ara kararını açıklayarak avukatların erteleme ve ek süre talebini reddetti.
İDDİANAME 2021’DE KABUL EDİLDİ
Yargılamaya söz konusu 108 kişi, ”devletin bütünlüğünü bozma” başta olmak üzere pek çok suçla yargılanıyor. Davanın iddianamesi, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 7 Ocak 2021’de kabul edildi.
“KUMPAS DAVASI”
Duruşma öncesi konuşan DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan, “Dosyadaki boş delillerle yıllardır tutuklu olan arkadaşlarımız umarım bugün tahliye edilir. Bu tür kumpas davalarını dayanışmayla aşabileceğimizi belirtiyorum” dedi
DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğlulları, “Türkiye tarihi açısından önemli bir davanın karara bağlanacağını beklemekteyiz. Bizler bu tarihi davayı izleyeceğiz. Türkiye’nin geleceğine dair bu davada bir fikir oluşturacağız. Bu dava kumpas davasıdır. Saray’ın eliyle yazılmış olan bir senaryodur. Demokrasiyi yerin yedi kat derinliğine gömmemek için bir fırsat var. Burada açıklanacak olan karar ya Türkiye’yi karanlık, engizisyon ortamına geri çekecek ya da Türkiye’de demokrasinin önünün açılması için başlangıç olarak addedeceğiz. Bu dava bir yol ayrımıdır. Bu yol ayrımı iyice keskinleşmiş durumdadır. Bu davada verilecek karar demokratik karar olur siyaseten yenemediğini yargı sopasıyla yenmeye çalışan anlayışa karşı bir karar olacaktır. AİHM’in verdiği kararı uygulamayan bir yargı var. Uygulansaydı tüm arkadaşlarımız serbest olacaktı. IŞİD’i besleyen bu kumpas davasında verilen karar şu anlama gelecektir. Türkiye’de ve orta doğuda ya IŞİD benzeri örgütlerin önü açılacak ya da demokrasinin önü açılacak. Ümidimiz şu dur kanun işlesin. Arkadaşlarımız beraat alsın.
