CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kılıçdaroğlu, 'sadece beşli çete ile masaya oturmam' demiyor. Bu sisteme su taşıyan hiç kimse ile masaya oturmam' diyor. Erdoğan’ın gemisine binip halkımızı soyup, soğana çeviren herkes ile benim bir derdim var" dedi. Kılıçdaroğlu, "Halktan çalınanı telafi etmem için önce sizin soyduklarınızı tahsil etmem lazım. Hiç birinizin gözyaşına bakmayacağım" diye konuştu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden, "Saray da sureti haktan görünenler de iyi dinlesin…" notuyla bir video paylaştı. CHP Genel Merkezi'nden seslenen Kılıçdaroğlu'nun gündeminde faiz ve yurttaşların bankalara olan borcu vardı.
Kılıçdaroğlu, "Bankalar için yüzde 400 kar artışı sizler için sefalet" dedi. Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
“Merhabalar, bugün size partimizden sesleneyim dedim. Bazı meseleler var. Göründüğü gibi değil bu meseleler. Sizin de bilmenizde fayda var. Önce bu faizler meselesini bir konuşalım. Dünya faizleri yukarı çekiyor, Merkez Banka’mız da faizleri indiriyor. Erdoğan da Nass algısı yapıyor. Ben size olan biteni çok basit bir dille anlatayım. Faiz artıran ülkeler yatırımcıları ve dolasıyla dövizi kendi ülkelerine çağırıyor. Faiz düşürenler de haliyle yatırımcıya ve dövize gelme demiş oluyorlar. Açıkça söylemek gerekirse dışarıdan gelmesi zaruri olan dövize ulaşmamızı bizzat Merkez Banka’mız zorlaştırıyor. Yani dövizi kıt hale getiriyor.
'Bankalar için yüzde 400 kar artışı sizler için sefalet'
Peki sonrasında ne oluyor? Türk lirasının değeri düşüyor. Dövizin fiyatı artıyor. Sonra Merkez Bankası, ilan ettiği bu düşük faiz oranıyla bankalara kredi veriyor. Veriyor da paralelde, piyasada yatırımcı kıtlığı olduğu için para diğer ülkelere yönelmiş oluyor. Piyasada kıt olan her ürünün fiyatı artar ya kredi de bir ürün, onun da fiyatı artıyor. Banka bakıyor piyasa şartlarına, bu ürünün fiyatı artıyor. Ucuza aldığını size piyasa fiyatına satıyor. Doğal bir şey bu. Peki sonuç? Bankalar için yüzde 400 kar artışı sizler için sefalet.
'Erdoğan kim, nass kim?'
Ne yapmış oluyor Erdoğan? Ekonomik olarak en savunmasız kitlenin, hayatta kalmak için kredi alan kitlenin son parasını da alıyor ve varsıllara veriyor. Nass’mış. Erdoğan kim, Nass kim. Peki faizler arttıkça ödeme şansı kalmayan insanların borçlarına bankalar ne yapıyor? Bu da bir başka soru. Borçlarınızı varlık şirketlerine satıyorlar. Öyle varlık dendiğine de bakmayın. Kılıf o kılıf. Tefecidir, mafyadır. Açıkça söylemek lazım.
Karı yüzde 400 artmış o bankalar, kazandıkları ile yetinmeyip en garibanın borcunu tefeciye satıyor. Tefeci tahsil etsin diyorlar. Yeter ki kendi bilançoları düzelsin. Garibanın da ne hali varsa görsün diyorlar. Şimdi bu tefeci şirketler telefon açıp tehdit edeceklerdir garibi, fukarayı. Hadi bu saray iktidarının ne olduğu ortada ama bu bankalara ben ne diyeyim. Fakirin borcunu tefeciye satanlarla bir hesabımız olamayacak mı?
'Halkımızı soyup, soğana çeviren herkes ile benim bir derdim var'
Sevgili halkım, şunu anlamak çok önemli. Kılıçdaroğlu, sadece beşli çete ile masaya oturmam demiyor. Bu sisteme su taşıyan hiç kimse ile masaya oturmam diyor. Erdoğan’ın gemisine binip halkımızı soyup, soğana çeviren herkes ile benim bir derdim var. İşte bundan dolayı sürekli bir Kılıçdaroğlu propagandası ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Bazı sermayedarlar da geleceği planlamak ve bu kirli düzeni sürdürmek istiyorlar. Dertleri ülkenin geleceği değil. Dertleri bu kazançlarını, bu kirli sistemi, düzeni devam ettirmek. İktidar değişse de sistemin devamlılığını sağlamak.
'Benim için hepsi millet düşmanı'
Kirli kirli oyunlar. Finanse edilen troller. Bunu sadece AK Parti yapıyor sanmayın. Bu kirli odaklar hem anket şirketleri hem de trol ağları ile medya üzerinden sürece dahil olmak istiyorlar. Benim derdim sadece bu saray iktidarı ile değil. Benim derdim halkı fakirleştiren herkesledir. Bizim tefecimiz, onların tefecisi ayrımı yok. Benim için hepsi millet düşmanı. Onlara söyledim, yine söylüyorum. İster beşli çete olsun ister finans devleri ister varlık mafyacıkları ister zengin dernekleri olsun. Bay Kemal için hepiniz aynısınız. Halkın ekmeğine dokunduysanız sizlerle oturmam. Sizlerle asla ve asla pazarlık yapmam. Sizin desteğinizi alacağıma siyaseti bugün bırakır giderim.
Halktan çalınanı telafi etmem için önce sizin soyduklarınızı tahsil etmem lazım. Hiç birinizin gözyaşına bakmayacağım. Buradan hepsine sesleniyorum. Hem nalına hem mıhına hadi oradan diyorum. Son olarak da şu varlık şirketlerine yeniden döneyim. Sevgili halkım, bu borçlar nedeniyle avukatlar tarafından aranacaksınız. Size, ailenize zarflar gönderecekler. Tehdit edecekler. Bunlar tefecidir, mafyadır. Bunlar engerekler ve çıyanlardır. Bunlar aşınıza ve ekmeğinize göz koyanlardır. Sakın, sakın ödemeyin. Seçimden sonra onlarla ben konuşacağım, ben. Ödemeyin. Haydi eyvallah.”