Ziyarette ilk olarak söz alan Sendika Başkanı Ali Karadaş, belediye yönetiminden beklentilerini aktararak; “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en derin ekonomik krizine doğru gidiyoruz. İçeride de sıkıntılı olağanüstü bir süreç var. Bu yönüyle aslında çok fazla bir şey söylemeye gerek yok. İç ve dış borçların durumu belli. Bu durumda aslında yerel seçimler, yerel seçim olmaktan çıkmış durumda. Bir nevi halkın iç ve dış politikalara, tek adam rejimine dur demesinin bir vesilesi olacak. Yerel ile ilgili olarak da halkımızın, sendikaların, kurumların beklentileri var. Bu dönem bakımından katılımcı, şeffaf, hesap verebilir, gerçekten imkanları halkın çıkarları doğrultusunda değerlendiren bir belediyeciliğe ihtiyaç var. Biz eğitimciyiz, eğitim camiası olarak eğitimde yaşanan çöküntünün farkındayız.
Yerel yönetimlerin kültürel ve sanatsal bakımından çok daha farklı bir yaklaşım içerisinde olması gerektiğini düşünüyoruz. İlerici sanata katkıda bulunması beklentimizdir. Hükümetlerin betonlaştırma politikaları nedeni ile kentler nefes alamaz durumda, yeşil bir kent beklentimizdir. Kentin, mevcut kentin sakinleri, kurumlar, muhtarlar ile birlikte yönetilmesi çok önemli. Ben yaptım oldu ve rantçı çerçevede yapılan uygulamalara son verilmeli” şeklinde konuştu.
Şeffaf, hesap verebilir düzeyde, hakkaniyetli ve vicdani ölçülerde bir yönetim anlayışını benimsediklerini ve kenti bu anlayışla yöneteceklerini vurgulayan Cumhuriyet Halk Partisi İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yılmaz Şahutoğlu; “Mevcut belediye imkanlarını, şahısların, zümrelerin, küçük grupların değil umumun menfaatini öncüleyerek hayata geçireceğiz. 250 bin İskenderunlunun menfaatini, çıkarlarını korumak bizim boynumuzun borcu olmalıdır. Zaten sosyal ve halkçı belediyeciliğin temel işlevi de bu yönde olmalıdır. Ranta ve talana değil, hizmete ve halka dayalı bir hizmet anlayışını kesinlikle İskenderun belediyesinde hakim kılacağız” dedi.
İskenderun’un bir deniz ve yayla kenti olmasına rağmen kent halkının bu özelliklerden faydalanamadığını hatırlatan Şahutoğlu, özellikle orta ve alt gelirli vatandaşlara yönelik, belediye işletmeciliğinde, komplike sosyal tesisler yapacaklarını, kentin sosyal hayatına canlılık katacaklarını kaydetti.
Hedeflerinin 24 saat yaşayan bir İskenderun olduğunu kaydeden Şahutoğlu, özellikle çocuk ve gençleri sinema ve tiyatroyla buluşturacaklarını ifade ederek; “Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizin, kuşkusuz ki iyi okullarda, kaliteli okullarda eğitim almaları, kaliteli öğretmenlerimizin eğitim süzgecinden geçmeleri çok önemli ama hayatın sadece eğitimden ibaret olmadığının farkında olmamız lazım. Çocuk filmi, çocuk tiyatrosu izlemeyen dünya kadar gencimiz var. Sosyal belediyecilik kapsamında ciddi bir hedefimiz ve projemiz var. İskenderun’da, içerisinde tiyatro salonlarının ve sinema salonlarının olduğu, yeri geldiğinde konserlerin, seminerlerin ve konferansların rahatlıkla gerçekleşebileceği, 1500 kişilik bir kültür sanat merkezi inşa edeceğiz. Burada temel hedefimiz bu hizmetlerden istifade edemeyen çocuklarımıza bunu belediye imkanları ile ulaştırmak. Örneğin bir pazar günü Denizciler’den, Bekbele’den Çınarlı’dan belli okulların öğrencilerini alacağız, burada misafir edeceğiz, filmlerini, tiyatro oyunların izleteceğiz, burada keyifli bir zaman geçirmelerini sağlayacağız tekrar çocuklarımızı evlerine bırakacağız” diye konuştu. Yerel yönetim ve üniversitenin işbirliğine de büyük önem verdiklerini kaydeden Şahutoğlu, İskenderun’u üniversite kenti yapmak, nitelikli öğrencilerin kentimizi tercih etmelerinin önünü açmak adına çaba göstereceklerini ifade etti.
