Sivil Toplum Kuruluşları ve temsilcileri ile CHP’li bazı siyasiler Limakport İskenderun kapısı önünde bir araya gelerek ‘İskenderun’da Anguslardan dolayı nefes alamıyoruz ”pankartı açtı. Destek veren kuruluşlar adına konuşan İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara, İzmir’de boşaltmasına izin verilmeyen Juli Ak gemisinin İskenderun’da boşaltılmasının kafalarda soru işaretleri bıraktığının altını çizerek “Büyükbaş canlı hayvanları taşıyan gemilerden kent halkı rahatsız.
Tahliye işlemleri sırasında kent merkezinde ve limana yakın civar mahallelerde insanların genzini yakan, nefes almayı engelleyen yoğun ve ağır bir koku yayılmakta. Canlı hayvan sevkiyatı sırasında yaşadığımız coğrafyada var olmayan sinek türleri hayvanlarla beraber geldi. Bu da sineklerle beraber bulaşıcı hastalıklara neden olacaktır” diye konuştu.
İthal edilen hayvanlarda görüldüğü iddia edilen şarbon hastalığı veya saman, et ve et ürünleri ithalatının diğer hastalık risklerini daha da arttırdığına işaret eden Yıldırım, mevcut sorunların sadece bölgenin bir sorunu olmadığını, ülkenin sorunu olduğunu kaydetti.
Kısa vadede ülkenin et ihtiyacını karşılamak üzere canlı hayvan ithalatı devam edecek ise çevre ve insan sağlını koruyan tedbirler alınmalısı gerektiğine değinen Yıldırım “Canlı hayvan ithalatının daha sağlıklı ve güvenilir bir izleme sistemi ile yapılabilmesi için bağımsız veteriner birliklerinin de sisteme entegre edilmesi ve ülkeye giriş noktalarında teknik donanıma sahip alanlarda denetlenmesi gerekir. Bundan sonra sevkiyatlar sırasında meskun mahallerden uzak, mahal dışındaki yerlerden yapılaması ve hayvanların sıkı veteriner kontrolünden geçmeleri gerekmekte” şeklinde konuştu.
Siyasi iradeden beklentileri olduğunu söyleyen Yıldırım, ülkede hayvancılığın geliştirilmesi ve tekrar kendi ihtiyacımızı karşılayacak düzeye getirmek için politikalar oluşturması gerektiğini sözlerine ekledi.