HABEROLAY Geçmiş Belediye başkanlığı döneminde İskenderun’a birçok hizmeti olan duayen siyasetçi Mete Aslan, Haberolay Gazetesini ziyaretinde çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Kamuoyunda çok ses getiren röportajın ikinci kısmını yayınlıyoruz.
Çarpıcı açıklamalarına devam eden Aslan, kamuoyunda merak edilen belediye başkanlığına aday olup olmayacağı konusunda açıklamalarda bulundu. Aslan, şartlar oluşturduğu takdirde Büyükşehir belediye başkanlığına veya İskenderun Belediye Başkanlığı adaylığını koyabileceğini ifade etti. Aslan, Hatay’ın Büyükşehir statüsüne geçtikten sonra sorunlar yaşandığını ifade ederken, ‘Hatay ve İskenderun çöküşe geçti’ dedi.
Haberolay gazetesi sordu…Tecrübeli siyasetçi Mete Aslan cevapladı ..(2)
Haberolay: Ulusal basında bazı yazarlar, darbe ihtimaline karşı seçimlerin erkene alındığını iddia ediyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Tek başına bir parti tarafından yönetilen bir ülkede biz her gün darbe korkusu mu yaşayacağız? Erken seçimin neden olduğunu çıkıp söyleyecekler... Milleti böyle kandırmayacaklar. Türkiye karışmasın diye erkene aldık diyecekler...
Peki, Türkiye’yi kim karıştırdı? Yine biz karıştırdık. Dışarıdan gelip yabancılar karıştırmadı. Tünelleri biz açtırdık. Valiye, kaymakama, jandarmaya, polise bunlara karışmayın emrini kim verdi? Kobane’ye silahları taşıtanlar kimlerdi?..
Haberolay: Belediyelerin durumunu nasıl görüyorsunuz?
Siyasi partilerin amblemlerimi yoksa kişiler mi hizmet ederler? Biz neden partilere bakıyoruz sadece? Bunların sebebi memleketi düşünmediğimizden. ..Partileri ön plana koyduğumuz içindir.
Hatay, Büyükşehir statüsünden kurtulamadığı sürece çökmeye mahkûmdur. Şu an İskenderun çöküş içerisindedir. Belediye olarak değil belediyeler yasasından kaynaklanan yanlışlardan dolayı iş buralara geldi. Bu İskenderun’u bitirme politikasıdır. Bir an evvel İskenderun’u bu cendereden kurtarmak lazım. Belediyeler arasında yetki sürtüşmeleri olmamalıdır. Böyle olursa gerginlikler olacak, olaylar mahkemelere taşınacak. Böyle bir ortamda başarı olur mu?
Büyükşehir statüsü İskenderun için bir tuzaktır. İskenderun’un sınırlarının değiştirilmesi de bir tuzaktı. Bugün Hatay sınırları içerisinde en az üzüldüğüm belediye Arsuz’dur. En çok üzüldüğüm ise İskenderun’dur. İskenderun, bundan sonra nasıl gelişecek? Bir tarafı deniz bir tarafı da dağlarla kaplı. Şehir ne tarafa doğru gelişecek? Yeni bir şehir yaratma imkânımız var mı?
Gelişmeye en müsait alan şu anda Arsuz’dur. Bugün yeni projelerin en rahat uygulanabileceği altyapı Arsuz’dadır.
Haberolay: Bu biraz torpile girmiyor mu?
Hizmet açısından öyle ama sınır konusunda AK Parti’nin bir ihaneti var. Bu sınır değişikliğini Büyükşehir belediyesi yapmadı ki. İskenderun’daki İl Genel Meclis üyeleri, İskenderun’da ben başkanı diye oylarını Belen yönünde kullandılar. Şimdi bu isimlere bakıyorum aday oluyorlar. İskenderun’a ihanet etmiş isimler milletvekilliği için aday oluyorlar. İskenderun bu yüzden daha fazla gelişemiyor.
Haberolay: Yerel seçimlerde aday olacak mısınız?
Aklım ve mantığım yetmediği yerde aday olmam. Milletvekili seçimlerinde o yüzden aday olmadım. Bu şartlar altında faydalı olabileceğimi düşünmüyorum. Yerel seçimler için konuşursak özellikle İskenderun’un menfaatlerini koruyabileceğime inanırsam, bu hizmetin altından kalkabileceğimi düşünürsem ve İskenderun halkından talep olursa hizmet anlayışı içerisinde aday olabilirim. Bu konuda halkımızın parti taassubunu yıkması lazım.
Burada yaşayan herkes İskenderun’ludur. İskenderun’luyum demeyi öğrenmeliyiz. Hatay da bizim, onları tabi gözden çıkarmıyoruz. Hatay’da aday olma şartları daha ağır. Çünkü, bölgecilik yapılıyor. Bizim buralarda bölgecilik yok. Şartlar oluşursa ve faydalı olacağımı düşünürsem Büyükşehir Belediye Başkanlığına da İskenderun Belediye Başkanlığına da aday olurum.
Haberolay: Ulusal ve yerel basının durumunu nasıl görüyorsunuz?
Türkiye’de basın var mı? Liberal, demokrat sistemde tekelleşme yok. Neden basın tekelleşiyor? Ağır yükleri olan basın kuruluşlarının finansını nasıl karşılıyorlar? Ben gazeteciliğin içerisinden geliyorum. Hiçbir gazete sattığı gazetelerden maliyet parasını çıkaramaz. Nasıl milyon dolarlarla yeni gazeteler alınıyor? Niçin alınıyor? Bunları düşününce işin içerisinde bir şeyler olduğunu görüyorsunuz. Kimse kimseyi kandırmasın. Basına tarafsız demek mümkün değildir. Basın kendi kendine ayakta kalmaz. Basın kanunu ve adli organlar beraber yürümedikçe hür gazetecilikte yapılamaz. Bunun yansıması da İskenderun’da yaşanıyor.