KADINA ŞİDDET VE CİNAYETLER ÖNLENEBİLİR 

KADINA ŞİDDET VE CİNAYETLER ÖNLENEBİLİR 

İskenderun Kadın Platformu, yaptığı yazılı basın açıklaması ile ülke genelinde ‘Kadın Cinayetlerini Acil Önle’ kampanyası başlattıklarını açıklayarak, artık bir kadın cinayeti veya şiddeti olayına tahammüllerinin kalmadıklar

Platform adına açıklama yapan Dönem Sözcüsü Feyruz Gör, kadına şiddetin ve kadın cinayetlerinin önlenebilir olduğunu belirtti. Gör açıklamasında: “Nasıl ki kadın cinayetleri bugün veya dün başlamadıysa, kadınların şiddete isyanı da yeni değil. Tarihimiz, kadınların şiddetten uzak hayatlar kurabilmek, kendi ayakları üzerinde durabilmek, bunu yaparken birbirleriyle dayanışmak için verdikleri mücadelenin tarihi. Bu mücadeleyi bugün, bu ülkede, verirken başvuracak mekanizma bulamıyor, karakollarda ilgisizlikle karşılaşıyor, sığınaklarda şiddet uygulayan kocalarla barıştırılmaya çalışılıyor, “boşanmayın” sözleri duyuyoruz. Öyle ki, pek çoğumuz, sosyal medyada sesini duyurmazsa, aldığı ölüm tehditleri, maruz kaldığı sürekli şiddet yetkililer tarafından dikkate alınmaz halde. Kadınların öldürülmeden önce sesini duymak, cinayete varmadan erkek şiddetine engel olmak ise mümkün! Yeter ki buna dair bir toplumsal ve siyasi irade, buna yönelik politikalar olsun. Bugüne kadar hiçbir kazanımımız bize altın tepsiyle sunulmadı; hepsinin ardında on yılların kadın mücadelesi var. Kazanımlarımızın güvencesi de yine biziz, biliyoruz. Şiddet uygulayan erkekleri koruyup kollayan zihniyetin değişmesi yine hep birlikte ses çıkarırsak, hayatlarımıza sahip çıkarsak mümkün. Hepimizin yapabileceği bir şeyler var!
Ne yazık ki her yıl öldürülen binlerce kadın ve bu kadınlara yaşatılanlar asla istisnai değil. Bazılarının ismi tanıdık, bazılarının değil. Yaşları, nerede yaşadıkları, çalışıp çalışmadıkları, ne iş yaptıkları, ana dilleri, hayat tarzları, cinsiyet kimlikleri değişiyor. Ama ismi tanıdık gelen ya da gelmeyen kadınların hikâyeleri birbirine son derece benziyor ve hepsinin en büyük ortak noktası erkeklerin öldürmeyi kendinde hak görmesi ve cinayetlerin “geliyorum” demesi, yani pek çok aşamada önlenebilecek olmaları.
Kampanya boyunca farklı şekillerde bu cinayetlerin ve cinayete varana dek erkek şiddetinin nasıl önlenebileceğini anlatmaya çalışacağız. İddia ediyoruz, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 etkin bir şekilde uygulanırsa, yeterli sığınak, kadın danışma, dayanışma merkezi ve tecavüz kriz merkezi açılırsa, toplumsal cinsiyet eşitliği tanınır ve politika metinlerinden çıkarmaktan vazgeçilirse, kadınların ekonomik hakları güvence altına alınır ve sosyal politikalar aileye bağlı olmayan çıkarılırsa, toplumda da şiddeti “karı-koca arasına karışılmaz” diyerek yok saymak yerine müdahale etme yaklaşımı yaygınlık kazanırsa, kadın cinayetleri önlenir.
Bu yüzden buradan yerel ve merkezi politikaları belirleyenlere ve uygulayanlara, emniyet müdürlüklerine, savcılara, hâkimlere, görevi korumak olan polislere, adli tıp çalışanlarına, kadınları şiddet dolu evliliklerin içine ‘geri gönderen’ ailelere, bunu duyan akrabalara, yan komşulara, sokaktan geçenlere, yani herkese sesleniyoruz: Kadın cinayetlerini acilen önleyin! Bunun mümkün olması için de çareyi kadın dayanışmasında buluşuyoruz.' ifadelerini kullandı.