İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2018 yılında görülmeye başlayan, İTSO eski genel sekreter, dönemin yönetim kurulu başkan yardımcısı ve oda çalışanlarının da bulunduğu 9 kişi hakkındaki dava on üçüncü duruşmada sonuçlandırıldı.İddia makamının mütalaasının ardından Mahkeme Başkanı Sanık avukatlarına ve sanıklara son sözleri tek tek soruldu.
İddia makamının mütalaasını, suçlamaları kabul etmediklerini belirterek beraatlarını istediler.Mahkeme, Halil İbrahim Kocadölü ile ilgili olarak görevi kötüye kullanmak suçundan 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, Zimmet suçundan ise 7 yıl hapis cezasına çarptırılmasına, sanığın eylemi farklı tarihlerde birden fazla yapması nedeniyle ¼ oranında arttırılarak 10 yıl 11 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırdı.
Mahkeme heyeti ayrıca, dava kapsamında yargılanan A.A, H.T, G.K, ve C.Ş’ in beraatlarına, B.S, M.A, N.S, ve N.Ö ye 5 ay dan başlayan cezalara mahkum ederken, mahkemedeki iyi hal ile sabıka kayıtlarına bakılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Yerel mahkemenin verdiği karar neticesinde sanıkların temyize gidecekleri belirtildi.
İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Levent Yılmaz 20 Ağustos 2015 tarihindeki meclis toplantısında konunu gündeme gelmesiyle birlikte biz haklıyız diyerek şunları söylemişti:“İki ay el çektirdiğimiz arkadaşımızla ilgili ciddi bir suçlama söz konusu. Zimmetle suçlanan bir arkadaşımızla şuan bizim aynı ortamda çalışmamızın doğru olmayacağını biliyoruz.
Bu iş basit bir iş değil sadece bir kişinin işi de değil. Sizlere göndermiş olduğum müfettiş raporunu okuduysanız bu işin ne kadar önemli olduğunu anlamış olmanız gerekir. Olayı biz ortaya çıkarttık sanki biz odaya zaman kaybettiriyormuşuz gibi de bir şeyler oluştu. Bakın lütfen bunu yapmayın bu ticaret odasının bugüne kadar yaşadığı problemlerden en büyük, hatalardan, ayıplardan bir tanesi. Bu ayıbın içerisinde hepimiz varız. Yani herkes var kimse kendini böyle bir ayıptan kendini sıyırmaya kalkmasın.
Onun için ben bundan çok rahatsızlık duyuyorum. Biz eğer burada bir bedel ödemek zorunda kalırsak ödeyelim. Çünkü çok önemli bir meseleyi çözmek için yola çıktık. Mahkeme karar verecek. Eğer hata yapmışsak bu kadar rapora tespitlere rağmen pılımızı pırtımızı toplarız karşılığı neyse bedeli öderim.”
