Hatay ve bölgede yaşanan pamuk hasadı ile ilgili çiftçilerin karşılaştığı sorunlar ve çözümlerini dile getirdiği basın açıklamasında pamuk ekim alanlarında Türkiye’nin dünya genelinde ilk on ülke arasında yer aldığını belirten Kaşıkçı, pamuk ekim alanlarının artırılması gerektiğini söyledi. Kaşıkçı açıklamasında: “Pamuk bitkisinin hem ülkemiz açısından hem de dünya genelinde stratejik öneme sahip olduğunu biliyoruz. Sadece uygun iklim şartlarını sağlayan ülkeler tarafından ekimi yapılan bu bitki, üretimi yapılan ülkelere önemli katkılar sunmaktadır. Pamuk, üretimi yapılan ülkeye sağladığı katma değerin yanı sıra önemli ölçüde de istihdam sağlamaktadır.
Böylesine önemli bir ürün olan pamuğun dünya üretiminin % 80’ine yakını Türkiye’nin de içinde bulunduğu az sayıda ülke tarafından gerçekleştirilmektedir. Pamuk ekim alanları itibari ile Türkiye dünya genelinde ilk on ülke arasında yer almaktadır. İşte bu sebepten dolayı da pamuk üretimi yapılan ülkeler tarafından pamuk üreticisi önemli ölçüde desteklenmektedir. Ülkemizde de gerek pamuk ekim alanlarının artırılması ve gerekse de üreticinin desteklenmesi konusunda önemli çalışmalar yapıldığını bilmekteyiz. Yapılan bunca çalışmaya rağmen ülkemiz pamuk ihtiyacını hala tam olarak karşılayamamaktadır. Her yıl önemli ölçüde pamuk ithalatı yapılarak bu açık kapatılmaya çalışılmaktadır. Bu da ülkemize artı maliyet doğurmaktadır. Üzülerek belirtmek isterim ki ürün hasadının başlaması ile birlikte rekolte ve fiyatların nerede ise bir önce ki yıla göre yarı yarıya düşmesi çiftçimizin sonbahar olan hasat mevsimini karakışa çevirmiştir. Hataylı Çiftçimizin, Pamuk sezonu boyunca binbir zahmet ve emeğe katlanıp alacağı ürünle kurduğu planlar nerede ise alt-üst olmak üzeredir. Bir önce ki yıla göre artan maliyetlerin yanında bu yıl ki düşük rekolteve fiyatlara önlem alınmaz ise bu meselenin sosyal bir yara haline dönüşmesinden endişe duymaktayız.” diye ifade etti.
Rekoltedeve fiyatlarda yaşanan yarı yarıya düşüşün tüm sorunların üstüne çıktığını söyleyen Kaşıkçı, çözüm önerisi olarak da: “Hasat dönemi büyük bir sıkıntı ile karşı karşıya kalan çiftçilerin daha fazla mağduriyet yaşamaması için İki parça halinde ödenen pamuk desteklemesinin tekrar eskisi gibi tek parça halinde ödenmesi, elektrik birim fiyatları üzerindeki yükün azaltılması, elektrik dağıtım şirketleri tarafından aylık tahsil edilen faturaların mahsulden mahsule olarak yeniden düzenlenmesi, kur dalgalanması ile artan tarım ilaçları ve gübre fiyatlarının yeniden normal seviyelere çekilip bu şirketlerin devlet tarafından denetim altına alınması, Ziraat Bankasına olan borçlarının faizsiz olarak en az ilk iki yıl ödemesiz 5 yıla yayılması, geçen yıl 4.5 TL seyrinde devam eden pamuk fiyatının bu yıl aşağıda kalmaması ve çiftlilerimizin fırsatçılara ezdirilmemesi için gerekirse TMO devreye sokulması, 2019 yılı pamuk desteklemelerinin KG başına 1.5 TL’ye çıkartılması, 2019 yılı pamuk desteklemelerinin Ocak ayından önce çiftçilerimize ödenmesi” olduğunu ifade etti.