KILIÇDAROĞLU'NDAN DİKKAT ÇEKEN SÖZLER

KILIÇDAROĞLU

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin 37. Olağan Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin beş sorununu söyledi ve beş çözüm önerisi sundu. Kılıçdaroğlu, “18 yılda harcanan para iki trilyon 400 milyar dolar. Parayı ne

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin 37. Olağan Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin beş sorununu söyledi ve beş çözüm önerisi sundu. Kılıçdaroğlu, “18 yılda harcanan para iki trilyon 400 milyar dolar. Parayı ne yaptıklarını kimse bilmiyor. Vatan toprağını sattılar. Lale devrini yaşayanla sokaktaki vatandaşın derdi ayrıdır. Hep birlikte hesap sormak zorundayız” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte partisinin 37. Olağan Kurultayı’nın yapıldığı alana, söz ve müziği Ali Altay’a ait olan “İktidarın Yolu Kılıçdaroğlu” şarkısıyla giriş yaptı. Kılıçdaroğlu, eski CHP Genel Başkan Altan Öymen ve eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’ın arasına oturdu. Kılıçdaroğlu’nun katılmasıyla kurultay için hazırlanan videolar gösterildi. Videolarda eski genel başkanlardan görüntüler yer aldı. Kılıçdaroğlu, tüzük gereği kurultay açılışını yaptı. Şehitler için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Divan Başkanlığı'na Özlem Çerçioğlu seçildi. Çerçioğlu’nun konuşmasının ardından Divan Kurulu oluşturuldu. CHP Lideri konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktı.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının satırbaşları şöyle:

Milyonların aklı bu kurultayda: COVİD-19 nedeniyle aramızda bulunmayan tüm dostlarımız, kurultayımızı izleyen saygıdeğer vatandaşlarımız, hepinize muhabbetlerimi gönderiyorum. Hepsinin sorunlarına çözüm üreteceğimizi burudan duyuruyorum. Tarihi bir kurultay. 100 yılı geride bırakan ve önümüzdeki 100 yıla açılan bir kurultay yapıyoruz. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırma azim ve kararlılığında olduğumuz bir kurultay. Yürekten inanıyorum, milyonların aklı ve yüreği bu kurultaydadır. Tüm dünyanın gözünün kulağının olduğu kurultaydır.

Mustafa Kemal gibi örnek olmamız gerekiyor: Ekonomik buhrandan nasıl çıkacağımızı anlatacağımız kurultaydır. Bu çıkış yolu tüm Türkiye’ye örnek olmuştur. Nasıl Mustafa Kemal örnek olduysa, bizim de örnek olmamız gerekiyor. Alacağımız her kararın yankısı yüksek olacaktır. Bu kurultay işsizliği, adaletsizliği, liyakatsızlığı ve kayırmacılığı ve umutsuzlugu nasıl ortadan kaldıracağımızı açıklayan bir kurultaydır.

Türkiye’yi buhrandan çıkaracağız: Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en ağır buhranını yaşıyor. Bu buhran; yönetim, demokrasi buhranıdır. Hiçbir vatanseverin, umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Bu kadar ağır bir buhrandan geçiyorsak hiçbir vatanseverin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Biz birlikte inançla azimle kararlılıkla Türkiye’yi bu buhrandan çekip çıkaracağız.

Beş sorun beş çözüm önerisi: Adalet yürüyüşünde ‘bu son değil, başlangıç’ demiştim. Yerel seçimlerde duvarın arkasına geçtik. Dostlarımızla birlikte o duvarı parça parça yıkacağız. Birinci yüzyılı madem bitirdik, ikinci yüzyıla bir çağrı beyannamesi hazırlamak zorundayız. İkinci yüzyıla çağrı beyannameyi sunmadan önce beş çözüm önerisi sıralayacağım.

Yasama, yargı ve medya tek kişide: Birinci sorun demokrasi. Yasama yargı ve medya bir kişinin vesayeti altındadır. Demokrasi sadece kağıt üzerinde kalan bir sözlük haline gelmiştir. Egemen güçler ne diyorsa saray onu yapıyor. ‘Osman Kavala içeride kalacak,’ yargı gereğini yapıyor. ‘Demirtaş içeride kalacak.’ Gereği yapılıyor. Cezaevlerinde onlarca gazeteci var. Bütün gazetecilere selamlarımızı gönderiyoruz. Saray talimat veriyor, yargı gereğini yapıyor. Ama egemen güçler talimat verince saray da gereğini yapıyor. Trump talimat verdi. Yargı gereğini yapıyor. Saray talimat veriyor, sosyal medya susturuluyor. Sivil darbe sürecini yaşıyoruz. TBMM’nin yetkileri kısıtlanmıştır, bütçe yetkisi elinden alınmıştır.

Mutfakta yangın var: İkinci sorun ekonomi. Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum. Mutfağımızda yangın var. Çocuklar işsizse sorgulamak zorundasınız. Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik bağımsızlığı tehlike altındadır. Şu rakamları her bir delege arkadaşımın ezberlemesini istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduğu zaman kimsenin önünde diz çökmedik. Tam 79 yılda 57 hükümet kuruldu. Türkiye’ye hizmet etti. 714 milyar dolar, 57 hükümet para harcadı. Osmanlı borcu son kuruşuna kadar ödendi. Dünya ekonomik buhranı içinde de dik durmasını bildi bunlar. 2003-2020, 18 yılda harcanan para iki trilyon 400 milyar dolar. Neler yaptılar? Bu rakamlara havaalanı, şehir hastanesi dahil değil. 79 yılda bizim yaptıklarımızı sattılar. Fabrikaları sattılar. Parayı ne yaptıklarını kimse bilmiyor. Vatan toprağını sattılar. Bunu özellikle bizi dinleyen tüm vatandaşlara ifade etmek istiyorum. Elinizi vicdanınıza koyun. Bu paranın nereye gittiğini kimse bilmeyecek, sonra bana ekonomiden söz edeceksiniz. Lale devrini yaşayanla sokaktaki vatandaşın derdi ayrıdır.

İki trilyon 400 milyar para harcadılar: Ayrıca borç batağındayız. İki trilyon 400 milyar para harcıyorlar ama Türkiye borç batağında. 83 milyon vatandaş Lonra’daki tefeciye çalışıyor. 18 yılda Londra’daki tefecilere 178 milyar gitti. Hayatın her alanında çalıştık, fabrika için mi hayır. Londra’daki çete için. Hep birlikte hesap sormak zorundayız. Neden bu hale getirdiniz bu memleketi.

Bir kişi herkes tarafından aldatıldı: Üçüncü büyük sorun dış politika. Türkiye şu anda egemen güçlerin taleplerini yerine getiren ülke durumuna düşmüştür. Gazi Mustafa Kemal’in sözü: Özgürlük ve bağımsızlık benim karekterim. Bu siyasi bağımsızlıktır. Bugün Türkiye ekonomik ve siyasi bağımsızlığını yitirmiştir. 27 Şubat 2020, Suriye’de 36 askerimiz şehit oldu. 36 askerimizin kanı yerde duruyor. Şehit yakınlarının hakkını biz savunuyoruz. Şehitlerimiz olacak, şehide sahip çıkamayacaksın. Böyle bir dış politikayı asla kabul etmiyoruz. Onur sahibi insanlar böyle bir dış politikayı kabul etmezler. Trump’ın gönderdiği mektup. Yanlış dış politikanın faturası ağır olmuş. Gerçek bir olayı da sizinle paylaşmak isterim. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir devlet başı aldatıldım dememiştir. Ama bir kişi herkes tarafından aldatılmıştır.

Çocuklarını denek olarak kullanan tek ülkeyiz: İki trilyon 400 milyar lira para harcandı. Biz hala birleşik sınıftayız. Hala yeterli derslik yok. Sürekli değişen eğitim politikaları ile Türkiye, bilgi üretemiyor. Bir devleti geriletmek için eğitim sistemini bozarsanız geriye gider. Eğitim politikalarını değiştirerek, kendi çocuklarını denek olarak kullanan tek ülkeyiz.

İnanç siyaseti, toplumu bölmüştür: Beşinci temel sorun toplumsal barış. İnanç üzerinden siyaset, toplumu bölmüştür. Oysa 83 milyon huzur içinde yaşamak istiyor. Bizim sorgulayacağımız şey vatandaşın karnı aç mı tok mu?