Tarih: 23.05.2021 00:34

'KADINA YÖNELİK ŞİDDET TOLERE EDİLEBİLİR DÜZEYDE' DİYEN AİLE BAKANINA TEPKİ YAĞDI

Facebook Twitter Linked-in

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak atanan Derya Yanık göreve geldikten sonra, geçmişte yaptığı paylaşımların gündeme gelmesi ve tepki çekmesinin ardından Twitter hesabını kapatmış, ardından yeniden açmıştı.
Yanık, 23 Nisan'da makamında ağırladığı 10 yaşındaki çocuğa ‘Ramazan dolayısıyla' bir şey ikram etmediğini söylemesi ve çocuğun koruma evinde kaldığını dile getirmesi ile de tepki çekmişti.
Bu sefer ise Yanık'ın, 20 Mayıs'ta TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu'na katılarak yaptığı sunumda; kadına yönelik şiddet olaylarına ilişkin kullandığı sözler sosyal medyada büyük tepki topladı.
YANIK'IN TBMM TUTANAĞINA YANSIYAN KONUŞMASI
TBMM'de konuşan Yanık şu ifadeleri kullandı:
2020-2021 dönemi ülke geneli aile içi şiddet kayıt formu sayılarına bakıyoruz. Tabi, 2020 beraberinde bir akut dönemi de ifade ediyor yani pandemi sebebiyle oluşan ve alışkanlıkları bir anlamda değiştiren, şiddeti oransal olarak değilse bile şiddetin yoğunluğu itibarıyla biraz daha artıran bir dönemden bahsediyoruz.
Nitekim, tabloya baktığınızda da mesela, Ocak 2020 itibarıyla 19.582 olan sayı, Şubat ve Martta bir parça hani tolere edilebilir sayılarda artarken Nisan 2020'de bir düşüş, ciddi bir düşüş gösteriyor, sonra tekrar artmaya başladığını görüyoruz.
SOSYAL MEDYADA İSTİFA ÇAĞRISI YAPILDI
Yanık'ın, salgın döneminde kadına şiddet olaylarındaki artışın ‘tolere edilebilir (hoşgörülebilir, tahammül edilebilir)’ düzeyde olduğu sözlerine sosyal medyada büyük tepki geldi. “DeryaYanıkİstifa” etiketiyle 2 binden fazla paylaşım yapıldı.
“BU ANLAYIŞIN İKTİDARDA OLDUĞU BİR ÜLKEDE…”
O tepkilerden bazıları şöyle:
CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya: “Sokaklarda, evlerde kadına şiddet artarken, AKP’li Bakan, bunu hoş görelim, alttan alalım diyor. Pes! Bu anlayışın iktidarda olduğu bir ülkede kadına şiddet önlenebilir mi? Eğitimde insan haklarına, kadın haklarına gerekli önem verilebilir mi? Caydırıcı yasal düzenlemeler yapılabilir mi?”
İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz: “Bu gündem arasında dikkat çekmek için mi yoksa gerçekten nefretle mi konuşuyor bilmiyorum ama bildiğim tek şey varsa;  #DeryaYanıkIstifa”
“BU DÜŞÜNCENİZ ASLA TOLERE EDİLEMEZ”
İYİ Partili Gizem Albaş: “Değil tolere etmek tek bir kadının bile erkek şiddetine maruz kalmasını asla kabul etmiyoruz. Ve bu yolda da mücadele etmeye devam edeceğiz. Öncelikle de sizin gibi zihniyeti bozuklarla, utanmazlarla mücadele edeceğiz. Bu düşünceniz asla tolere edilemez derhal #DeryaYanıkIstifa”
Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt: “'Pandemi döneminde kadına şiddet olaylarındaki artışın(!) tolere edilebilir(!) düzeyde' olduğunu söyleyebilen biri Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koltuğunda hala oturabiliyorsa, kimse şiddetin ve cinayetlerin sebebini boşuna aramasın. #DeryaYanıkIstifa #TolereEtmiyoruz”
DERYA YANIK: TOLERE ETMEK İFADESİNİ İSTATİKSEL AÇIKLAMA İÇİN KULLANDIM
Gelen çok sayıda tepkinin ardından sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Bakan Yanık, şöyle dedi:
Meclis Araştırma Komisyonu'nda Perşembe (20.05.2021) günü yaptığım sunumda 2020 yılı Kadına Yönelik Şiddet verilerini paylaşırken kullandığım ifadeler bağlamından kopartılarak, art niyetli şekilde sosyal medyada gündeme getirilmekte.
Ek'te Meclis tutanaklarının ilgili bölümünden ve yaptığımız sunumun ilgili yansısından da anlaşılacağı üzere salgının öncesinde (Ocak 2020) ve sonrasında şiddet verilerini anlatıyorum. Bu verilerde, şiddetin salgının başında şok edici bir hızla yükselmediğini görüyoruz.
Salgın stresinden kaynaklanan, pandeminin yol açtığı gerginlikle doğru orantılı bir artış olmadığı anlamında kullandığım tolere edilebilir ifadesinin aradan geçen iki günün ardından çarpıtılması kötü niyetli bir yaklaşımdır.
Bir kadın ve bir hukukçu olarak şiddete karşı geçmişte verdiğim mücadele ortada olduğu gibi, bugün de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak şiddete karşı sıfır tolerans ilkesiyle çalışıyorum.
Tolere etmek ifadesini istatistiksel açıklama için kullandığım çok açık. Kaldı ki, sunum yaptığım komisyon AK Parti, MHP, CHP, İyi Parti ve HDP vekillerinden oluşmakta ve toplantılarını kadın alanında yıllardır çalışan milletvekillerinin katılımıyla gerçekleştirmektedir.
Toplantıda yaptığım sunumla ilgili her türlü veri ve ifade tarafıma soru olarak yöneltilmiş, toplantıda konuşmadığım meselelerde de sorular gelmiştir.
O gün sunum esnasında kadın çalışmaları yapan vekillerin hiçbirinden bu yönde bir eleştiri, yorum ya da soru gelmemiştir. Zira konuşmamın anlamı bağlamı içinde gayet iyi anlaşılmıştır.
Bu itirazın, sunumun üzerinden iki gün geçtikten sonra bu şekilde cımbızlanarak gündem yapılıyor olması bunun bir algı operasyonu olduğunu apaçık ortaya koymaktadır.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —