TBMM Genel Kurulu’nda, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin iki ayrı Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’nin görüşmeleri yapıldı. HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Anayasa’ya aykırılık iddiası ile usul tartışması açılmasını istedi. TBMM Başkanvekili Celal Adan, usul tartışması açtı.
AKP’Lİ CAN: GENEL KURUL YARGILAMA YAPAN MERCİ DEĞİLDİR
Lehte söz alan AKP Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can, “Karma Komisyon Başkanımız ve Komisyon üyeleri konuyu gündeme almıştır. İçtüzük’e göre Karma Komisyon, Hazırlık Komisyonu kurmuştur. Hazırlık Komisyonu’nda, soruşturmanın gizliliğine riayet edilerek ‘son söz savunmanın’ diyerek raporu hazırlamıştır. Konu, Genel Kurul’a gelmiştir. Genel Kurul yargılama yapan bir merci değildir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı görevlidir. TBMM’den yetki istemiştir” dedi.
HDP’Lİ BEŞTAŞ: SİZ YARGILADINIZ, MAHKÛM ETTİNİZ VE İLAN ETTİNİZ
Aleyhte söz alan Meral Danış Beştaş, şunları söyledi:
“Semra Güzel vekilimiz ile ilgili dokunulmazlık süreci kampanya ile başladı. Bütün parti yetkilileri aslında bir yargıda bulundu. Ramazan Can, ‘biz burada yargılama yapmıyoruz’ dedi ama bende yargılama belgeleri var. Sayın Ramazan Can siz yargıladınız, mahkûm ettiniz ve ilan ettiniz. Anayasa’ya aykırı suçu bilerek ve isteyerek işlediniz. Adil yargılanma hakkı nerede? Bu kesinlikle planlanmış, yaklaşan seçimlerde iktidar partisi ve ortağının seçim çalışmasıdır. Kesintisiz darbenin bir adımıdır. Eğer hala Anayasa yürürlükte ise bu raporun bugün buraya gelmemesi gerekirdi. Gizlilik kararı var ama fotoğraflar… Gülüyorlar. Bir vekilin dokunulmazlığını kaldırmak komikmiş. Gülebiliyor. Sizin mafya ile ilişkilerinizin bedeli için tek bir savcı kılını kıpırdatmazken, yedi yıl sonra bir fotoğrafı sakladınız, vekil olduktan sonra soruşturma açtınız, basına talimat verdiniz.”
HDP’Lİ TİRYAKİ: ANAYASA’YA AYKIRI OLARAK GRUPLAR KARAR ALMIŞTIR
Aleyhte söz alan HDP Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili Anayasa’nın Meclis gruplarının karar alamayacağı yönündeki ibaresinin açıkça ihlal edildiğini söyleyerek, “Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili AKP Genel Başkanı, MHP Genel Başkanı ve İYİ Parti Genel Başkanı ile CHP Grup Başkanvekili’nin açıklamalarını okuyacağım. Bu açıklamalar bir grup kararıdır. Nitekim bu grup kararları doğrultusunda kararlar alınmıştır” dedi.
SEMRA GÜZEL’İN SAVUNMASINI OLUÇ YAPTI
HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in savunma yetkisini verdiği HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, TBMM Genel Kurulu’nda savunma yaptı. Oluç, savunmasında; 1994’te DEP’lilerin TBMM’den gözaltına alınmasından Dolmabahçe Mutabakatı’na kadar anımsatmalar yaptı.
“KÜRT SORUNU BUDUR, TEMSİLCİLERİNE DÜŞMANCA TUTUM BİTMEMİŞTİR”
Oluç’un üç saatlik savunmasından öne çıkanlar şöyle:
“Keşke dokunulmazlığının kaldırılması yerine Kürt sorununu nasıl çözeriz diye düşünüyor olsaydık. Sadece sonuçlara odaklanmak hem yetersiz hem yanıltıcıdır. ‘Kürt meselesi nedir’ diye soranlara ve bu meseleyi çözdüğünü iddia edenlere cevap vereceğim. Bugün 1 Mart ve dokunulmazlık dosyası konuşuyoruz. İki tarihsel olayı hatırlatmak istiyorum. 28 yıl sonra yine bir dokunulmazlık dosyası ile karşı karşıyayız. 28 yıldır değişmeyen zihniyetin yansımasını yaşıyoruz. 2 Mart’ın yıldönümünde, bu Kürt halkının siyasi temsilcilerine tahammülsüzlüktür. Kürt siyasetini yok etme çabası aynen sürmektedir. DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasından 10 gün önce DEP’liler hedef gösterildi. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller de ‘Meclis’in üzerinde gölge vardır, kaldırmakla görevliyiz’ dedi. Hemen DEP milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı ve cezaevine gönderildi. DEP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılması ve ağır hapis cezası yankı uyandırdı ve Türkiye’nin başını hep ağrıttı. Bu meseleyi çözdük zannına kapananlar hala anlamadılar ki bu adımlar çözüm değil, çözümsüzlük adımlarıdır. Orhan Doğan rahmetli oldu ama diğerleri mücadelesini sürdürüyor. Peki sorun ortadan kalktı mı? Hayır. Sorunlar bitmediği için cezaevindeler. Onlar da direniyor. Hepsi baş tacımız, onurumuzdur. Kürt sorunu budur işte. Kürt temsilcilerine düşmanca davranma tutumu bitmiş midir? Hayır.
“BU 10 MADDEYE HANGİNİZ İTİRAZ EDİYORDU”
Gelelim ikinci tarihsel olaya. Yer Dolmabahçe Sarayı. 28 Şubat 2015. Soruyorum şimdi. Bu 10 maddeye hanginiz itiraz ediyordu? Hiçbiriniz. Peki neden bundan vazgeçildi? Neden demokratik ve barışçıl çözümün eşiğinden dönüldü? Anılan dönemin haber ve yorumlarına bakıldığında görüleceği gibi, Abdullah Öcalan ile görüşülerek hazırlanan mutabakatın sonucudur. Açıklama yapıldıktan birkaç saat sonraki konuşmasında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, PKK’nin silahlı mücadeleye son vermesi için Abdullah Öcalan’ın yapacağı çağrıya işaret ederek ne demişti? ‘Hasretle beklediğimiz çağrı.’ Çözüm sürecinin yaklaşan seçimlere kurban edilmemesi için hızlı hareket edilmesi gerekiyordu. Defalarca uyarı yaptık. Kürt sorunu nedir’ diyorsunuz. Budur. Dolmabahçe’nin akamete uğramış olmasıdır.
“SEMRA GÜZEL’İN ÖRGÜT KAMPLARINI ZİYARET ETMESİ TAMAMEN İNSANİDİR”
Oluç, Semra Güzel’in yazılı olarak yaptığı önceki savunmasından bir bölüm okudu. Oluç, “Ortalama zekaya sahip her vatandaş bu fotoğraflara baktığında gerçekten iki kişi arasında duygusal yakınlığı görecektir. Bir kimsenin kamplara gitmiş olması soruşturma konusu olamaz, örgüt üyesi olarak nitelendirilemez. Semra Güzel’in örgüt kamplarını ziyaret etmesi tamamen insanidir” dedi. HDP’nin kapatılmasına ilişkin davaya da değinen Oluç, “Bir devlet yurttaşlarına tuzak kurar mı? Kurmuştur. Çözüm süreci ile ilgili de iki kez başvuruda bulunulmuştur” yorumu yaptı.
Oluç, daha önce dokunulmazlığı kaldırılan ve soruşturmada aklanan Tuma Çelik’i anımsatarak, “Hiç mi vicdanınız sızlamıyor” diye sordu. Cahit Özkan’ın bu sözlere tepki göstermesinin ardından Oluç, “Sen konuşma Cahit Özkan. Sen de bunlardan birisisin. Sosyal medyada, basın toplantılarında linç yapan grup başkanvekilisin. Sen FETÖ’nün yardakçısısın. FETÖ’nün yardakçısı. Siyasi ayak varsa sensin. Hukukçuymuş. Ne hukukçusu” dedi. Özkan’ın Tuma Çelik’in HDP’den neden ihraç edildiğini sorması üzerine Oluç, “Neden ihraç ettik biliyor musun? çünkü bizim partimizin ilkeleri ve kadın meclisi var. Böyle bir suçlama ortada ise eğer suçlamanın sonucu ortaya çıkana kadar ihraç ettik. Adamın iyi olması ile ilgili değil. İlkelerle ilgili” dedi.
Savunmanın ardından TBMM Genel Kurulu, nihai kararı verdi. Semra Güzel'in dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi, TBMM Genel Kurulu'nda oylandı. HDP'nin kabul edilen önerisi ile yapılan açık oylama sonucuna göre, 379 oy kullanıldı, 327 kabul 52 ret oyu ile Semra Güzel'in dokunulmazlığı kaldırıldı.
