Beraat kararlarının bozulmasının ardından yeniden görülmeye başlanan Gezi Davası’nın 6. duruşması, Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. Sanık avukatları cuma günü kaldıkları yerden savunma yapmaya devam etti. Bozma kararından sonra başından beri iktidarın yönlenrirmeleriyle hareket eden mahkeme heyeti milyonların katıldığı Gezi Direnişi’nin intikamını hapis cezalarıyla aldı.
Davada duruşma savcısı celse arasında mütalaasını açıklamış, iş insanı Osman Kavala ve Ayşe Mücella Yapıcı’nın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edilirken, 6 sanığın ise 15’er yıldan 20’şer yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
BirGün'den Dilan Esen'in haberine göre, duruşmada ilk sözü Mine Özerden’in avukatı Tuğçe Duygu Köksal aldı. 'Beraat kararının verildiği 18 Şubat 2020’den beri bu dosyada hiçbir ilerleme yok derhal beraat kararı verilmesi gerekir' ifadelerini kullanan Köksal, şöyle devam etti:
'Müvekkilim Osman Kavala ile telefon görüşmesi yaptığı için suçlanıyor. Telefon konuşmasında Mine Özerden gaz maskesi talebini söylüyor. Orantısız güç kullanmayın diyen bir platforma orantısız güç kullanılıyor buna ilişkin de bir ihtiyaç var. 18 Şubat 2020’deki karardan aksi yönde bir karar verebilecek durumda değildir mahkeme, dolayısıyla beraatını talep ediyorum.' Avukat Köksal’ın ardından yargılananlardan Yiğit Ali Ekmekçi’nin avukatı Emel Ataktürk söz aldı. Ataktürk, şunları söyledi: 'Bu dava insan hakları için çalışanların ve sivil alanın yok edilmesine yöneliktir. Konusu suç olan eylemlerin yargılanması değil, hak savunucuları üzerinden tüm toplumun susturulmasını amaçlayan politik bir davadır.”
TEKRARLARI YAŞIYORUZ
Daha sonra Taksim Dayanışması bileşenlerinin avukatlarından Fikret İlkiz konuştu. İlkiz şunları söyledi: ' Biz tekrarların tekrarlarını yaşıyoruz. Yargı organları aynı şeyleri tekrarlatmak için insanları sanık yapma hakkına sahip değildir. Beş yıl sonra yine yargılarsanız yine aynı savunmayı yapacağız. Hangi yasada yeri var bunun: Ne dersen de karar belli!'
AKP’Lİ HAKİM
Avukat İlkiz’in ardından Taksim Dayanışması bileşenlerinin avukatlarından Evren İşler konuştu. İşler, şöyle konuştu: 'Mahkeme heyetini oluşturan üyelerin ismini Google’a yazdığımızda üye hâkim Murat Bircan’ın Bafra Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü’nde çalışırken istifa edip hakim olduğunuzu görüyoruz. Murat Bircan aynı zamanda AKP’den milletvekili aday adayı da olmuş. Güveniyor. Bu dosyada Erdoğan ilk mağdur. Bu üye hakimin talimat almasına gerek yok. Üye hakim onu seviyor zaten.'
İşler’in ardından konuşan Osman Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar 'Siyasi bir liderle arasındaki bağı açık eden bir hakimin karar verme mevkiinde bulunmaması gerekir. Mahkemenin bir karar vermesi lazım, bu karar davadan çekilme şeklinde veya üye hakimin çekilmesi şeklinde olabilir. Biz sizi reddediyoruz. Bunun 4,5 yıldır tutuklu olan müvekkilimizin durumuna halel getireceğinin de farkındayız' dedi. Sonrasında konuşan Avukat Tora Pekin üye hâkim Murat Bircan’ın davadan çekilmesini istedi. Mahkeme heyeti, talebi reddetti.
Bayraktar, Bircan’ın davadan çekilmesi talebinin reddinin ardından savunmasına devam etti: 'Bu davada bazı arkadaşlarımız davanın siyasi olduğunu söyledi. Siyasi olduğu apaçık ortada, üzerine bir şey söylemeye gerek yok. Siz işin esasına girmediniz, tanık dinlemediniz, bilirkişi incelemesi yapmadınız. Sadece sanıkların ifadelerini aldınız. Bir oyun mu oynanıyor? İddia makamı Gezi eylemleriyle ilgili kalkışma diyor. Kalkışma ihtilal ve darbe demek. Müvekkillerimiz müsnet suçları işlememiştir, suçun unsurları oluşmamıştır. Beraat kararı verilmesini talep ediyoruz.'
CEZA YAĞDIRDILAR
Ardından mahkeme heyeti tarafından sanıklara son sözleri soruldu. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Kavala’ya hükümeti kaldırmaya teşebbüsten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, casusluk suçlamasından beraat verdi. Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi’ye 18’er yıl hapis cezası verildi. Hepsinin tutuklanmasına oy çokluğuyla karar verildi. Karşı oy kullanan hâkim inandırıcı bir delil bulunamadığına dikkat çekti.
Karara salondakiler Gezi Direnişi’nde ülkenin bütün meydanlarında yankılanan 'Her yer Taksim her yer direniş' sloganlarıyla tepki gösterdi. Mücella Yapıcı kararın açıklanmasının ardından '8 çocuğun yanında benim 18 yıl yatmamın ne anlamı var. Vız gelir tırıs gider' dedi. Can Atalay ise şunları söyledi: ' Zulme boyun eğmeyeceğiz. Zulme karşı direneceğiz. Hukuka aykırı hiçbir işlemi kabul etmeyeceğiz.'
BU DAHA BAŞLANGIÇ
Dava çıkışında yüzlerce yurttaş Çağlayan’a akın etti. Burada açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, ' 'Gezi özgürdür, bugün tutukladıkları bütün arkadaşlarımız özgürdür. Tarih önünde Recep Tayyip Erdoğan hesap verecektir' dedi.
HDP’li Filiz Kerestecioğlu ise 'Bugün alınan arkadaşlarımız bizim canlarımızdır, hiçbir suçla ilişkileri yoktur. Suçları Gezi Parkı’nın Gezi Parkı olarak kalmasıdır. Hepimiz oradaydık. Yargılayacaklarsa hepimizi yargılasınlar' diye konuştu.
Taksim Dayanışması’ndan Akif Burak Atlar 'Sonunda Gezi kazanacak. Bu daha başlangıç mücadeleye devam. Gezi bu ülkenin eşitlik, özgürlük ve adalet umududur. Bu ülkenin bir hukuk devleti olduğuna inanıyorsak omuz omuza mücadeleye devam edeceğiz' dedi.
SOL Parti’den yapılan açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı: 'Gezi kararı, yeni bir OHAL altında ülkenin kaderine el koyma girişiminin bir parçasıdır. Gezi’nin birleşik ve dayanışmacı mücadele anlayışıyla bu karanlığa son vereceğiz. Gezi’yi savunuyoruz. Arkadaşlarımızın yanındayız!'
Taksim Dayanışması’ndan yapılan açıklamada ise şunlar denildi: ' Demokrasi adına, hukuk adına, adalet adına ülkemizin en karanlık günlerinden birini yaşıyoruz. Mahkemenin aldığı bu kararın hukuki olarak meşru olmadığını biliyoruz. Hukukun üstünlüğüne inanan, bu ülkenin demokrasi güçleri olarak bu kararı reddediyoruz! Bu hukuksuzluğa karşı sesimizi yükseltiyoruz!'
Gezi Direnişi sırasında yaşamını yitirenlerin aileleri de karara tepki gösterdi. Gazete Duvar’a konuşan Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, 'Maalesef bu ülkede adaletin olmadığını çocuklarımızın canını alarak, bizim canımızı yakarak bu kararla bir kez daha gösterdiler' ded. Berkin’in annesi Gülsüm Elvan ise şöyle dedi: 'Bir adaletsizliğe daha uğradık. Çocuklarımızın katili ellerini kollarını sallayıp gezerken suçsuz insanları aldılar. Bunlar gidecek, Gezi kalacak.'
Karara Batı’dan da tepki geldi. Uluslararası Af Örgütü’nden yapılan açıklamada 'Bu siyasi güdümlü maskaralık Türkiye’de de tüm dünyada da adalete ve insan hakları aktivizmine inanan herkese yönelik yıkıcı bir darbedir' denildi.Ülkenin dört bir tarafında bugün meydanlara ve sokaklara çağrı yapıldı.