Geçimsizlik yaşayan genç çift, karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, davalı karşı davacı kadının davasını kabul etti. Davacı karşı davalı erkek, kadının davasının kabulü, kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, kadın yararına maddi tazminata ve tedbir nafakasına hükmedilmesine yönelik kararı temyiz etti.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Eve geç gelen kocanın tam kusurlu olduğuna hükmeden Yargıtay, rahatsızlanan eşi hastaneye götürmeyen kocanın da tazminat ödemesi gerektiğine dikkat çekti. Kararda şöyle denildi:
EVİNİN İHTİYAÇLARINI KARŞILAMIYOR
– Eve geç saatlerde gelme, eviyle ilgilenmeme ve evinin ihtiyaçlarını karşılamama şeklindeki kusurlu davranışları nedeniyle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme ve bölge adliye mahkemesi davacı-karşı davalı erkeğin gerçekleşen bu kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığına hükmetmiştir.
EŞİYLE İLGİLENMEDİĞİ ANLAŞILMAKTADIR
– Ancak dosya çerçevesinde toplanan delillerden, davacı-karşı davalı erkeğin gece hastalanan eşini hastaneye götürmediği, kadını bir akrabasının hastaneye götürdüğü, bu suretle eviyle ve eşiyle ilgilenmediği anlaşılmaktadır.
– Davacı-karşı davalı erkeğin kabul edilen bu kusurlu davranışı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. O halde davalı-karşı davacı kadın yararına manevi tazminat kabulüne karar verilecek yerde, yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.