DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın aktardığına göre Bursa’da yaşayan Yüksel Üstün’ün Facebook hesabından 2020 yılında söz konusu paylaşım yapıldı. Adalet Bakanlığı’nın ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan kovuşturma izni vermesi üzerine Bursa başsavcılığı, Üstün hakkında dava açtı. İddianamede, Üstün’ün bu paylaşımıyla ‘cumhurbaşkanının onur, şeref ve saygınlığını rencide ederek‘ atılı suçu işlediği savunuldu.
Dava sürecinde Cumhurbaşkanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü, mahkemeye ‘hizmete özel’ ibareli yazı gönderirken, Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın’ın şikayet dilekçesinde Erdoğan’a yönelik ‘Yahudi’ ifadesi “küçük düşürücü, onur ve saygınlığı zedeleyici” olarak değerlendirildi.
Bursa 23’üncü Asliye Ceza Mahkemesi, davanın başında iddianameyi de ekleyerek, Cumhurbaşkanlığı’na tebligat çıkartarak, durumdan haberdar etti.
MAHKEMEYE 'ÖZEL' YAZI
Cumhurbaşkanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürü Hakkı Susmaz, 25 Mart 2021’de mahkemeye hitaben ‘hizmete özel’ damgasıyla bir yazı gönderdi. Yazıda, davanın ‘devletin başı olan ve bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk milletinin birliğini temsil eden’ cumhurbaşkanının ‘şikayeti beklenmeksizin takip edilerek görülmesi’ gerektiği belirtilerek, “Sayın Cumhurbaşkanımızın vekili tarafından gerek duyulması halinde ayrıca müdahillik talebinde bulunulabileceği hususu göz önünde bulundurularak yargılamanın yürütülmesi gerekmektedir” dendi.
Davanın karar duruşması dün yapıldı. Sanık avukatı Baran Güneş, “Yahudiler bu ülkenin onurlu vatandaşlarıdır. Birine Çingene demek, Yahudi demek suç değildir” diyerek müvekkili hakkında beraat istedi.
Mahkeme, Yüksel Üstün’ü 10 ay 20 gün hapis cezasına çarptırdı, cezayı 7 bin TL adli para cezasına çevirdi.