DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin Avcılar ilçe binasının açılışında konuştu. Burada halka seslenen Babacan, 'Devletin her kademesini her kimlikten vatandaşımıza açacağız' dedi.
Ayrıştırıcı yönetim zihniyetini tarihe gömeceklerini söyleyen Babacan, 'Liyakati esas alacağız, tek tipçi zihniyete son vereceğiz' ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE BİR YOL AYRIMINA GELDİ'
“Türkiye bir yol ayrımına geldi. Artık dönülmez akşamın ufkundayız. İktidar ortaklarının seçim matematiği işine başladı' diyen Babacan, mevcut kurallarla seçimi artık kazanamayacaklarını anladıklarında o zaman kanunlarla oynamaya başladıklarını belirterek 'Hangi iktidar seçim mühendisliğine başladıysa, halkımız bunun çarpmasını da bölmesini de toplamasını da sandıkta onlara öğretti. Yine öğretir. En kısa zamanda iktidarın büyük ve küçük ortaklarıyla vedalaşacağız. Direksiyona geçip Türkiye’yi hızla huzura, barışa ve adalete götüreceğiz' ifadelerini kullandı.
'ADALETSİZ HESAPLAŞMA HUZUR GETİRMEZ'
Türkiye'de hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyleyen Babacan, 'Gücü ele geçirenin zayıfı ezdiği, nöbetleşe zorbalığın hüküm sürdüğü bir Türkiye’ye, bir daha asla izin vermeyeceğiz. Türkiye’yi, öfkeye teslim etmeyeceğiz. Her gecenin bir sabahı, her kışın bir baharı ve her kavganın bir barışı vardır. Kutuplaşmadan, bağırış çağırıştan kimseye fayda gelmez. Adaletsiz hesaplaşma huzur getirmez. Biz bu lanetli yola girmeyeceğiz' dedi.
Babacan konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“19 yıldır yıpranmış, yönetme kapasitesini yitirmiş, günübirlik hesapların içinde kaybolmuş bu iktidarı, önümüzdeki ilk seçimde millet olarak değiştireceğiz. Ancak ülkemizi intikamdan, rövanştan beslenen azgın bir azınlığa bırakmamakta da kararlıyız.
'HİÇ KİMSE KENDİNİ ÜVEY EVLAT HİSSETMEYECEK'
Kurucu değerlerimizin, hiçbir grubun aleyhine kullanılmasına geçit vermeyeceğiz. O değerler hepimizin, kimsenin tapulu mülkü değil. Baskıya dayalı bu çağdışı bakışa dimdik karşı duracağız. Türkiye’de hiç kimse kendisini üvey evlat hissetmeyecek. Bu memleket bizim, bu memleket hepimizin. Türk’üyle, Kürt’üyle, Alevi’siyle, Sünni’siyle bu memleket hepimizin.
'KİMSE BOŞUNA HEVESLENMESİN'
Neredeyse her millî bayramımızda Türkiye’nin dindar insanları adeta bir sınava çekiliyor. Gözümüzden kaçmıyor. Laiklik ilkesini yıllarca çarpıtan zihniyet hak ve özgürlükler üzerinde kurduğu baskıyla, laiklik kavramını bir süre lekeledi. Temel hak ve özgürlükleri kısıtlayanlar, yanlış anladıkları laiklik kavramının arkasına yıllarca sığındılar. Aynı zihniyet, arada sırada inançlı vatandaşlarımıza da göndermeler yapıyor. Millî günlerimiz üzerinden, bu ülkenin dindar vatandaşlarına göndermeler yapılmasına izin vermeyiz. Bu zihniyete pabuç bırakmayız. Kimse boşuna heveslenmesin.
'TEK TİPÇİ ZİHNİYETE SON VERECEĞİZ'
Devletin her kademesini her kimlikten vatandaşımıza açacağız. Bu sabah Alevi vatandaşlarımızın derneğine uğradık. ‘Türkiye’de 900 küsur kaymakam var, bir tane Alevi kaymakam olmaz mı?’ dediler. Bu ayrıştırıcı yönetim zihniyetini tarihe gömeceğiz. Liyakati esas alacağız, tek tipçi zihniyete son vereceğiz.”
'SENELERCE MÜCADELE EDEREK KAZANDIĞIMIZ HAKLARIN TEMİNATI BİZİZ'
Oyunu daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’a veren seçmenlere ayrıca seslenen Babacan şunları söyledi:
“AK Parti’nin, Sayın Erdoğan’ın artık yazacak yeni bir hikayesinin kalmadığını en iyi sizler biliyorsunuz. Ben de sizlerin tertemiz duygularınızın hiçbir zaman eksilmediğini, eksilmeyeceğini biliyorum. İktidarın bu ağır yükünü sineye çekmekten usandığınızın farkındayım. Artık işler değişiyor; gelin, yepyeni bir birliktelikle umut olalım; Türkiye’ye deva olalım. Senelerce mücadele ederek kazandığımız hakların hepsinin teminatı biziz. Kazanılmış haklardan tek bir gram dahi eksilmesine müsaade etmeyiz ancak gasp edilen hakların iadesi için sonuna kadar çalışırız. Bu yolda gönül gönüle yürüyeceğimize canı gönülden inanıyorum.
'GÜVENLİ KONUTTA YAŞAMAK TEMEL İNSAN HAKKI'
Sayın Erdoğan İstanbul’a ihanet ettiğini söylemişti. İstanbul’da ne kadar dikey yapılaşma varsa hepsi bilgisi dahilinde. Bir de ‘Yatay yapılaşmadan yanayız’ diyor. Madem öyle, bu İstanbul’un hali ne? İstanbul depreme hazırlandı mı? Biz İstanbul depremi sorununu Türkiye’nin meselesi olarak görüyoruz. İstanbul için kanal manal değil, ‘Hayat İstanbul’ projesini hazırlıyoruz. Uygun şehir planlama, mühendislik ve finans imkanlarını İstanbul’a sağlayacağız. Çünkü güvenli konutta yaşama hakkını temel bir insan hakkı olarak görüyoruz.”