AVUKAT AYTAŞ: HERHANGİ BİR BULAŞTIRICILIK UNSURU YOK 

AVUKAT AYTAŞ: HERHANGİ BİR BULAŞTIRICILIK UNSURU YOK 

CHP'nin yurt genelinde il ve ilçe başkanlığı binalarına astığı "128 milyar dolar nerede?" yazılı pankartlar savcılık kararıyla polisler tarafından kaldırılırken Ankara'da avukat Gonca Aytaş, bürosunun balkonuna ayn?

'Suç unsuru' olduğu gerekçesiyle pankartı kaldırmak için gelen polislere avukat Aytaş, 'Özel mülke müdahaledir. Bu da anayasal hakka müdahaledir, bu nedenle kaldırılamaz. Gelen polislere de bunu hatırlattım. Burası özel mülk, benim balkonum, içeri de giremezsiniz, dışarıdan da müdahalede bulunamazsınız. Ben buraya pankart asabilirim, çamaşır, başka bir şey de asabilirim. Hiçbir şekilde müdahalede bulunulamaz bu konuda' karşılığını verdi. Pankartı kaldırmayacağını söyleyen Aytaş, 'Soru cevaplanana kadar orada kalacak' dedi.
Ankara'da avukatlık yapan Gonca Aytaş, Çankaya'daki bürosunun balkonuna '128 milyar dolar nerede?' yazılı pankartı dün astı. Polislerin büroya gelerek 'Kabahatler Kanunu' kapsamında pankartı almak istediklerini ifade eden Aytaş, pankartın sokağa değil özel mülke asıldığını hatırlattı. 


'MERKEZ BANKASI'NIN REZERVİ OLAN 128 MİLYAR DOLAR ORTADA YOK'
“128 milyar dolar nerede?” yazılı pankartı avukatlık bürosuna dün astığını söyleyen Aytaş, “6 aydır iktidar tarafından cevaplanamayan bir soru var. Merkez Bankası’nın rezervi olan 128 milyar dolar ortada yok ve hiçbir şekilde bu soruya belgeli bir yanıt verilemiyor. Parti binalarımıza öncelikle asmaya başladık. Ben CHP Ankara İl Başkan Yardımcısıyım. Parti binalarımızdan kaldırıldığını duyunca, ki oradan da kaldırılması hukuksuz da o zaman ben de dedim ‘balkonuma asarım, hadi gelsinler buradan da kaldırsınlar.’ Astım, iki gündür balkonumda” diye konuştu.


'ÖZEL MÜLKE MÜDAHALEDİR'
Avukat Aytaş, pankartın kaldırılması için gerekçe olarak Kabahatler Kanunu’nun gösterildiğini belirterek, “Kanunun 47’nci maddesine baktığımızda kamuya açık alanlara afiş asmak için izin almak gerekiyor. Bilindiği gibi parti binaları da parti tüzel kişiliğine aittir. Tüzel kişiliğe ait olan binalara aslında müdahale edilemez. Bunu da bütün il ve ilçelerimize bildirdim. Özel mülke müdahaledir. Bu da anayasal hakka müdahaledir, bu nedenle kaldırılamaz. Gelen polislere de bunu hatırlattım. Burası özel mülk, benim balkonum, içeri de giremezsiniz, dışarıdan da müdahalede bulunamazsınız. Ben buraya pankart asabilirim, çamaşır, başka bir şey de asabilirim. Hiçbir şekilde müdahalede bulunamaz bu konuda. Kamuya açık bir alana asmıyorum. Burada sokağa assam, müdahale edilebilir. Evet, izin almam gerekir, ama burası benim avukatlık ofisim. Ofisime bunu asıyorum ki haklı da bir soru. Neden rahatsız olunuyor, bunu da anlamıyorum” diye konuştu.
'POLİSLERE, 'KALDIRMAYACAĞIM, NEDEN KALDIRAYIM' DEDİM, 'SUÇ' DEDİ'
Astıktan sonra bir müdahale beklediğini ifade eden Aytaş, sabah geldiğinde pankartın yerinde olduğunu söyledi. Avukat Aytaş, yaşananları ANKA Haber Ajansı’na şöyle anlattı:
“Polisler geldi. Öncelikle ‘kim astı bunu’ dediler, ‘ben astım’ dedim. ‘Kaldırmak zorundasınız’ dediler. Ben de ‘Kaldırmayacağım, neden kaldırayım’ dedim, ‘Suç’ dedi. ‘Ben avukatım, söyleyin bilirim, neye göre suçmuş’ dedim, ‘Kabahatler Kanunu’ dedi. Ben de ‘Kabahatler Kanunu’na göre benim bunu kamuya asmam suç, ki olsa bile para cezası, suç değil aslında kabahat. Ama bunu Kabahat Kanunu’nun hangi maddesi dediğimde zaten ‘ığğğ ığğ’ felan demeye başladılar.”


'DIŞARIDAN FOTOĞRAF ÇEKTİLER, BEN DE ONLARI ÇEKTİM'
Daha sonrasında polislere, özel mülk olduğunu ve içeri giremeyeceklerini söylediğini belirten Aytaş, “Polisler de önce merkezi aradılar, avukatlık ofisi mi dediler, evet, sonra işlem yapmadan, dışarıdan fotoğraf çektiler. Ben de fotoğraf çekerken onları çektim. Daha sonrasında gittiler” dedi.
'HERHANGİ BİR BULAŞTIRICILIK UNSURU YOK'
Aytaş, '128 Milyar Dolar Nerede?' pankartları savcılık kararıyla indirilirken, Karaman Valiliği’nin “koronavirüs tedbirleri” kapsamında bir ay boyunca “afiş asma yasağı koyarak” pankartların indirilmesini sağlamasını da değerlendirdi. Aytaş, “Olayın koronavirüsle kesinlikle bir ilgisi yok. Koronavirüs olması için herhalde bir bulaştırıcılık unsuru olması gerekiyor. Herhangi bir bulaştırıcılık unsuru yok. Zaten çok anlamsız” derken “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin bulunması” gerekçesiyle pankartların kaldırılması için şunları söyledi:
“Evet, arkada bir külliye silüeti olabilir, ama bütün yetkinin külliyede olmasından kaynaklı olabilir bu. Biz aslında soruyu soruyoruz. Soruya yanıt verecek olan da yönetim organı. Türkiye’nin de şu an yönetim organı sadece Cumhurbaşkanlığı. Aslında Merkez Bankası’nın parasını soruyoruz ama Merkez Bankası’nın bağımsız, özgür olması gerekiyor. Ne bağımsız ne de özgür olduğu için bu sebeple cevap külliyeden aranıyor. O nedenle oraya külliye konulmuş olabilir. Bu Cumhurbaşkanına hakaret olamaz. Hakaret tanımlanmıştır, burada sadece soru soruluyor. Bu da halkın parası, vergileriyle ödenen, kıt kanaat biriktirilen bir para. Hakaret unsuru yok, arkada külliye olsun veya olmasın. Tam tersine bunun külliyeye bağlanmasının aslında sorulması gerekiyor. Özel mülk olduğu için de herkes asabilir.”
'SORU CEVAPLANANA KADAR KALACAK ORADA'
Aytaş, pankartı kaldırmayı hiç düşünmediğini, “128 milyar dolar nerede?” sorusuna yanıt verilene kadar da kaldırmayacağını da vurguladı.