Erbaş, 'Peygamberimiz insanlara dini mübini İslam'ı anlatmak, öğretmek ve kurtuluşa ulaşmalarına vesile olmak için gece gündüz demeden nasıl koştu ise biz de onun varisleri olarak koşalım. Özellikle çocuklar, gençler, aileler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin bizlere her açıdan ihtiyacı olduğu bu salgın hastalık günlerinde sosyal medyayı ve dijital ortamları da düzenli kullanarak bıkmadan, usanmadan vaaz, irşad ve eğitim faaliyetlerimize devam edelim' dedi.
'VAZİFENİN HAKKINI VERMEZSEK HESABI VE AZABI AĞIR OLUR'
Erbaş, 'İnsanlığın bu imtihanı kazanmasında payımız olsun. Bunun için vazifemize olan bağlılığımızı, aşkımızı, heyecanımızı, samimiyetimizi hep canlı tutalım' diye konuştu. 'Eğer şükrederseniz artırırım; nankörlük ederseniz azabım şiddetli olur' ayetini hatırlatan Ali Erbaş, şöyle konuştu:
'Şükrümüzü gayretimizle ve çalışmalarımızla gösterelim. Aksi halde, yani bu vazifenin hakkını vermez isek hem dünyada hem de ahirette hesabı ve azabı ağır olur. Allah Rasulü'nün bize bıraktığı iki emanet olan Kuran ve sünnet rehberliğinde iyiliği emrederek ve kötülükten menederek hayra çağıralım.
Öyle çalışalım ki, sorumlu olduğumuz kimselere 'Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?' diye sorduğumuzda tıpkı ashab-ı kiramın Peygamberimize cevabı gibi muhatap kitlemizden 'Vazifeni hakkıyla yerine getirdin diye şehadet ederiz hocam' cevabını alabilelim ve biz de imtihanı kazanabilelim.'