Prof. Dr. Pelin Gündeş AKP milletvekili iken Suriyeli sığınmacılar ve PKK terör örgütüne karşı tavırları nedeniyle partisinde yaşadığı skandalları, kapalı kapılar ardında neler konuşulduğunu KRT TV ekranlarında dile getirdi.
Twitter hesabından, Zafer Partisi Genel BaşkanıÜmit Özdağ'ın, 'Pelin Hanım, Türk Milletine korkmadan iki olayı anlatmak zorundasınız. Suriyelilerin gelmeye başladığı dönemde bayan Davutoğlu AK Partili kadın milletvekilleri ile konuşmasında nesöyledi?Geri kabul anlaşması sırasında kim sizi neden genel kurulda üzerinize yürüyerek tehdit etti?' sorusuna yanıt veren Gündeş daha sonra KRT TV canlı yayınında yaşananları tüm çıplaklığı ile anlattı.
'2011'DE AK PARTİ'NİN SURİYELİLER POLİTİKASINA KARŞI ÇIKTIM'
'Ümit Bey ben korkmam' diyen Gündeş, '2011’de Akparti’nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığımı, bu politikanın yanlış olduğunu ve sığınmacıların milyonları bulacağını Kızılcahamam kampında Sn Cumhurbaşkanı, parti yöneticileri ve 1000’i aşkın Milletvekili ve teşkilat mensubu önünde söyledim' ifadelerini kullandı.
'TÜRK'ÜM DEDİĞİM İÇİN AKP BENİ İHRAÇ ETTİ'
Türkiye ile Avrupa Birliği'nin imzaladığı 'Geri Kabul Anlaşması' sürecini anlatan Gündeş, 'AB Uyum Komisyonu üyesi olduğum 2013’te Geri Kabul Anlaşması’na sert muhalefet ettim. Bu anlaşmanın Genel Kurula gelmesini engellemek için bütün gücümle tek başıma mücadele ettim. Ancak tüm çabama rağmen Genel Kurula geldi. Ben de Genel Kurulu terk ettim. Hatta Akparti’nin yanlış göçmen politikasına dair eleştirilerim ve Türk’üm dediğim için Akp beni partiden kesin olarak ihraç etti. Benden intikam almak için eşime yüzlerce kumpas kuruldu. Yandaş basın deli saçması iftira kampanyaları başlattı. Ben yine de yolumdan dönmedim!' ifadelerini kullandı.
'BİR HANIMA SÖYLENMEYECEK SÖZLER ŞAHSIMA SARF EDİLDİ'
İlk mobbing ve hakaretin Volkan Bazkır tarafından yapıldığını belirten Gündeş, 'Geri kabul anlaşması’nın engellenmesi için Genel Kurul’da Dışişleri Komisyon Başkanı Volkan Bozkır’a gittim. Çünkü AB Uyum Komisyonundan çıkıp Dışişleri Komisyonuna girecekti teklif. Bir hanıma söylenmeyecek sözler şahsıma sarf edildi.' dedi.
AHMET DAVUTOĞLU KANDIRILDI MI?
Gündeş, o dönemde Başbakan olan Davutoğlu'nun kandırıldığını ima ederek şunları söyledi:
O dönemin Başbakanına bu yalan ve yanlış bilgileri kimin verdiğini bilmiyorum. Ancak bu yalan ve yanlış bilgilere dayanarak Sayın Davutoğlu 2014 Haziranında vize serbestisi alıyoruz diye açıklamalar yaptı. Oysa anlaşmada böyle bir madde olmayınca hukuken bağlayıcılık olmuyor!
Vize serbestisi diyalog süreci diye bir şeyden bahsetmişler. Normal vatandaşlarımızın anlayabileceği şekilde söylersem: o sizinle diyalogda kalalım demek manasına gelir. Bir hukukçu olarak söylemek isterim ki bu tip diyalog süreçleri tarafları bağlamaz.
Zaten vize serbestisi diyalog süreci ile ilgili anlaşma metninde madde de yoktu. Bayan Davutoğlu’na gelince...Yurtdışı komisyon görevlerim olduğu için yurt dışında oluyordum genelde. Her davete katılamıyordum. Bir tek davete katıldığımı hatırlıyorum. O da 2015’te zannediyorum.
'BAZI KADIN MİLLETVEKİLLERİ, 'İNŞALLAH BİZİM ÇOCUKLARIMIZ BU SIĞINMACILARLA EVLENECEK' DEDİ'
Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu'nun organize ettiği bir toplantıda yaşananları anlatan Gündeş, 'Orada Bayan Davutoğlu değil de bazı kadın milletvekillerinin “inşallah bizim çocuklarımız bu sığınmacılarla evlenecek!” dediklerini hatırlıyorum. Bu çok ağrıma gitti! İçime oturdu! Çok canım yandı! 2014-2015 gibiydi. Aradan 8 yıl geçmiş. Hafızamda bir tek bu var.' dedi.
BAKAN ÇAVULOĞLU'NA MOBBİNG SUÇLAMASI
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na mobbing suçlamasında bulunan Gündeş, 'Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesiydim. 4 ayda bir Strazburg’da Genel Kurul olurdu. Genel Kurullara girmeden önce tüm raporları okurdum. Türkiye’nin aleyhine maddeleri tespit ederdim. Bunların çıkarılması, yerine lehimize madde koyulması için önergeler hazırlardım.' bilgisini verdi ve şu açıklamaları yaptı:
'TÜRKİYE'Yİ SAVUNAN ÖNERGE VERMEYECEKSİN'
Türkiye’nin lehine olan bu önergeleri Genel Kurulda oylamaya sunmam Mevlüt Çavuşoğlu tarafından sürekli engellenmeye çalışılıyordu. Nursuna Memecan ve Mevlüt Çavuşoğlu beni hep bir köşeye çekip “Türkiye’yi savunan önerge vermeyeceksin.” Şeklinde ifadelerde bulundular.
'PSİKOLOJİK ŞİDDET NEDENİYLE SAĞLIK SORUNLARI YAŞADIM'
Ağır mobbing yapıldı 4 yıl boyunca. Daha sonraki yıllarda bu ağır psikolojik şiddet nedeniyle bazı sağlık sorunları da yaşadım ama iyileştim çok şükür Allah’ın yardımıyla. Ancak Avrupa Konseyi Genel Kurullarda Mevlüt Çavuşoğlu şahsıma uygulan mobbingin dozunu kaçırdı.
'YOLUMU KESİYOR, 'KAPASİTESİZ, SAYGISIZ, ŞEREFSİZ' GİBİ AĞIR İFADELER KULLANIYORDU'
Mevlüt Çavuşoğlu artık Avrupa Konseyinde ben önergeleri Table Office’e götürürken yolumu kesiyor, “kapasitesiz, saygısız, şerefsizlik vb” gibi ağır ifadeleri şahsıma kullanıyordu. Hiç aldırış etmeden Türkiye’yi savunan önergeleri yine de oylamaya koydurttum.
'ÇAVUŞOĞLU, PKK'NIN 'AKTİVİST' OLARAK KABUL EDİLMESİ İÇİN 'ÇEKİMSER' OY KULLANDI'
AKP ile Kandil arasındaki çözüm sürecine de karşı çıktığını belirten Gündeş, 'Çözüm sürecine de karşı çıktım. Genel Kurul’a “pkklı teröristler, pkklı aktivist olarak değiştirilsin” diye önerge geldi. Bu sayede pkk, AB terör örgütleri listesinden çıkartılacaktı. Ben buna şiddetle direndim. Oylamada hayır oyu verdim. Çavuşoğlu ise çekimser oy kullandı.' dedi ve şu bilgileri verdi:
'PKK'LILAR TERÖRİST DEĞİL, AKTİVİSTMİŞ BUNLARA GÖRE'
Bir akp kadın milletvekili evet oyu kullandı buna. Yani pkklılar terörist değilmiş, aktivistmiş bunlara göre. Oylamadan çıkışta da yine mutat olduğu gibi “çözüm sürecine karşı çıktın. Seni Tayyip Erdoğan’a şikayet edeceğiz” diye üstüme sözlü saldırıldı.
Gündeş sözlerini şöyle tamamladı:
Çavuşoğlu beni Tayyip Bey’e şikayet etmeye başladı. Tayyip Bey beni dinlemedi hiç. Eşime de “grup disiplinine uymuyormuş” demiş. Tamam da hangi grup disiplini? Pkklı teröristlerin aktivist yapılmasına sessiz kalmak eğer grup disipliniyse kimse kusura bakmasın! Ben buna uymam!
Türk Milleti’ni, Devletimizi yurt dışında savunmamak, Milletimize ihanet, Avrupalıların tüm taarruzlarına sessiz kalmak, karşı önerge hazırlamamak eğer grup disipliniyse, evet ben o grubun disiplinine uymadım! Damarlarımda taşıdığım Türk kanı böyle bir displine uymama manidir!