SADAT isimli yapılanmanın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı bir programa kumpas kurması tepki çekmeye devam ediyor.
Birgün'de yer alan habere göre, konuyla ilgili uyarılarda bulunan eski Cumhuriyet Savcısı Bülent Yücetürk, “Silahlı, paralı asker görüntüleri ile suikast tehditleri savuran bu yapı yasa dışıdır. Türkiye’nin ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu ve onun arkasındaki milyonlarca kişiye gözdağı verilmek istenmektedir. SADAT’ın hedefi toplumu bölmek. Acilen kapatılmalıdır.
Aksi takdirde bu yapının tehditlerine göz yumanlar da dahil çok ağır bedellerle karşı karşıya kalır” dedi. SADAT’ın kuruluş amacına bakıldığında, uluslararası danışmanlık, askeri eğitim ve lojistik hizmetleri vereceği ifade edilen şirketin nizami harp, keskin nişancı, kara harekatı gibi eğitimleri de vereceğinin belirtildiğine işaret eden Yücetürk, şu tespitlerde bulundu: “Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre, silahlı eğitim vermek, TSK’nin ve EGM’nin yetkisi kapsamındadır.
Yasalarımıza göre Milli Savunma Bakanlığı’nın izniyle harp araç gereci, silah ve patlayıcı üretimi yapacak kuruluşlar kurulabilir. Üretilecek silahların ülke güvenliği, ekonomisi ve kamu yararı açısından Genelkurmay Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın uygun bulması halinde ticaretine izin verebilir. Tüm yasal mevzuat, savunma sanayinin güçlendirilmesine ilişkindir, katı kurallarla ve denetime tabidir. Mevzuat, yabancı dahi olsa gayri nizami harp teknikleri, keskin nişancı gibi eğitimlerin verilmesine izin vermemiştir. Yasal olmayan faaliyetler içindeki SADAT’ın kapatılması ve faaliyetlerine izin verilmemesi gerekir."
“Bu yapının düne kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanlığını yapması, ‘neden böyle bir şeye ihtiyaç duyulduğu’ sorusunun yanı sıra bu yapının nerede ve hangi olaylarda kullanılabileceği kaygı vericidir. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kapısına kadar giderek uyarılarda bulunduğu SADAT’ın söz konusu yayına reklam vermesi açıkça ‘tehdit’ kapsamında değerlendirilmelidir. Böyle bir yapının bir ürün satıyormuş gibi reklam vermesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Eğer hiç bir girişimde bulunulmaz ve bu yapı kapatılmazsa ortaya çıkabilecek felaketlerin, eylemlerin sorumlusu da iktidar olacaktır. Böyle bir ihtimal dahi toplumda infiale neden olur.”