KPSS’de 2010 yılında yaşanan soru çalınma skandalı ile ilgili soruşturmayı yürüten dönemin YÖK Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlyas Doğan, yeni skandalla ilgili olarak “Bu yüksek puan alan ve özellikle bu 20 soruyu ful yapanlar kimlerdir, bunların ortaya çıkması gerekir” dedi.
2022 KPSS sorularının bir kısmının Yediiklim Yayınevi’nin sınav öncesindeki deneme sınavları sorular ve şıklarıyla birlikte tıpatıp aynı olması üzerine başlatılan soruşturma sürüyor. Güvenlik açığı gündeme gelirken, olayın ortaya çıkması sonrasında ÖSYM Başkanı Halis Aygün görevden alındı.
Bu sınav usulsüzlüğünün bir benzeri 2010 yılındaki KPSS’de de yaşanmıştı. O dönem YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan ve ÖSYM Başkanı da Ünal Yarımağa’ydı. KPSS skandalının ortaya çıktığı dönem YÖK’ün Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlyas Doğan’dı. Doğan, 2010 KPSS’sinde yaşananları tespit etmiş ve dört isim hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Doğan’ın suç duyurusunda bulunduğu kişiler arasında Yarımağa da bulunmasına karşın bu yedi kişi hakkında hiçbir işlem yapılmamıştı.
Doğan, yeni yaşanan KPSS skandalı ile ilgili ANKA Haber Ajansı’na konuştu. Doğan, mülakatta elenen öğrencileri anımsatarak, bu sefer farklı bir yöntem denenmiş olma ihtimaline dikkat çekti. Doğan, bu yorumunu şöyle açıkladı:
“Bu iptal edilen sınav en geniş kapsamlı sınav. Daha önce düşük puan alanlara sözlü bölümde yüksek puan vermek, yazılı da yüksek puan alanlara düşük vermek şeklinde izlenen bir politika vardı. Bu tabii toplum nezdinde dikkat çekti. Muhtemelen bu cevapların yayınlanıp, bu sorular hakkında bilgi sahibi olanların yüksek puan aldıkları muhakkaktır. İncelendiğinde bu görünecektir. Şöyle bir düşünce oluştu muhtemelen, 20’nin üzerinde soru paylaşılmış olmasaydı; ‘Zaten bunlar yüksek puan almışlardı’ diye düşünecekti toplum ve ‘Yüksek puan alanların atanması normaldir’ diye bir algı oluşacaktı.”
"MUHTEMELEN KAMUOYU İLE PAYLAŞMAYACAKLAR"
Doğan, sınavın iptal edilerek, soruları kimin aldığının önüne geçilmiş olduğunu şöyle anlattı:
“Bu yüksek puan alan ve özellikle bu 20 soruyu full yapanlar kimlerdir, bunların ortaya çıkması gerekir. Bunlar muhtemelen; belirli bir grubun sorularını önceden elde ettiklerini düşündürecek tarzda bir durumdur. Bu muhtemelen kamuoyu ile paylaşılmayacaktır.”
Doğan etkin soruşturma için sınav kağıtlarının okunarak, sonuçlara bakılması gerektiğine dikkat çekti. Doğan, “Eğer bu yapılmazsa benzeri durumlar tekrar edilecektir” dedi.
“ESAS SORUMLULUK HOCALARDA”
Doğan, “Burada esas sorumluluk o soruları kendi sorularıymış gibi soran öğretim üyelerinin sorumluluğundadır. Esas sorumluluk onlardadır. Bunun üzerinde durmak gerekir. Ayrıca o 20’nin üzerindeki soruyu tamamen yapan adaylar kimlerdir? Onlar üzerinden gidilirse hem hocalarla ilgili hem de o kurumla ilgili bir somut sonuca ulaşılabilir” diye konuştu.
Doğan, benzer şeylerin başka alanlarda da olduğunu kaydederek, “Bunlardan kurtulmamız gerekiyor ki toplum kendine güven duysun, kamunun işleri doğru yaptığına güven duysun. Şu anda kimler o soruları ful yapmış, mutlaka onların araştırılması gerekir. Muhtemelen bu kurumun (Yediiklim) bilgisi dahilinde olanlar soruları ful yapmıştır” dedi.
“320 CİVARINDA ADAY FUL YAPMIŞTI. HİÇBİRİNİN CEVAP KAĞIDINDA TEK BİR ÇİZİK BİLE YOKTU”
Doğan, 2010 yılında yaşanan KPSS skandalına ilişkin ise şunları hatırlattı:
“Dört ayrı branş vardı, o zaman. İkisi öğretmenlik vs. gibiydi. İki sınav da, sınavdan yüksek alanlar devlete yönetim branşına gelecek kişilerdir. Ben o zaman dört ayrı sınavın da iptal edilmesini istemiştim. Çünkü 320 civarında aday ful yapmıştı. Bunların kağıtlarını incelediğimizde hiçbirinin cevap kağıdında tek bir çizik bile yoktu. Ayrıca bu dört sınavın iptali yanında bu cevap kağıtlarının hepsinin muhafaza edilmesini istemiştim. Kimler yapmış, bunlar nasıl elde edilmiş, bunun ortaya çıkmasını istiyordum.
"YARIMAĞA HAKKINDA DA SUÇ DUYURUSU"
İptal yetkisi YÖK Başkanındaydı. Ama iki sınav iptal edilmedi. Öğretmen olacaklarla ilgili olan iptal edildi sadece. O iptal edilmeyen bölümden ful yapanların hepsi kamu görevlisi oldu. Kimi kaymakam oldu, kimisi yüksek görevlere gelecek bölümleri kazanmış oldular. Daha sonra da birtakım görevlilerin bu örgüt tarafından yerleştirildiği şeklinde kanaat ortaya çıktı. Bunları yapanların üzerine gidilmesi için yedi kişinin yargılanmasını istedim. Ama bunların hiçbirine ceza verilmedi. O zamanki Başkan Ünal Yarımağa görevi bıraktı. Bırakmasaydı hakkında idari soruşturma açacaktım. Ama ceza konusunda o yedi kişiden biri de oydu. Orada benim kanaatimce bu işi yapanlar daha alt düzeydeki kişilerdi. Ama bu ortaya çıkarılmadı.
O zaman yetkisini kullanmayan Yusuf Ziya Özcan’dı. Ben gereken soruşturmayı yaptım. Yazılı olarak oldukça da uzun metin hazırladım, detaylarıyla.”