Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa'da; "'Fabrikası yok' dedikleri, 'Araçları İtalya'dan geliyor' iftirası attıkları, 'Bunlar elektrikli araç üretemezler, üretseler bile satamazlar' iddiasında bulundukları, aracın üretim hattının Bursa'da olmasını dahi eleştirdikleri, yani daha proje aşamasından itibaren tıpkı Devrim otomobiline yaptıkları gibi bir bahane bulup diri diri mezara gömmek istedikleri TOGG, Allah'a hamdolsun giderek artan üretim kapasitesiyle rakiplerini kıskandırmaya, hazımsızları rahatsız etmeye devam ediyor" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa'da Merinos Atatürk Kültür Merkezi'nde "Sivil Toplum Kuruluşlarıyla Buluşma Programı"na katıldı. Erdoğan özetle şöyle konuştu:
"TOGG'A KULP TAKANLAR, BU YATIRIMIMIZDAN RAHATSIZLIKLARINI DİLE GETİRMİŞLERDİR"
"Bursa'nın da beklentilerine cevap verecek, sorunlarını giderecek, eksikliklerini tamamlayacak, şehrimizin önünde yeni bir ufuk ve vizyon çizecek olan yine bizleriz. İnşallah bunu da son 21 yıldır olduğu gibi yine birlikte gerçekleştireceğiz.
Türkiye'nin otomobili ve ilk milli elektrikli araç markası TOGG'a kulp takanlar, bu yatırımımızdan da rahatsızlıklarını dile getirmişlerdir. Muhalefet yapmayı hizmete, esere ve yatırıma düşmanlık olarak gören bu kifayetsiz muhterisleri kendi sığ dünyalarında baş başa bırakıyoruz. 'Fabrikası yok' dedikleri, 'Araçları İtalya'dan geliyor' iftirası attıkları, 'Bunlar elektrikli araç üretemezler, üretseler bile satamazlar' iddiasında bulundukları, aracın üretim hattının Bursa'da olmasını dahi eleştirdikleri, yani daha proje aşamasından itibaren tıpkı Devrim otomobiline yaptıkları gibi bir bahane bulup diri diri mezara gömmek istedikleri TOGG, Allah'a hamdolsun giderek artan üretim kapasitesiyle rakiplerini kıskandırmaya, hazımsızları rahatsız etmeye devam ediyor. Batarya fabrikamızın da şimdiden şehrimize hayırlı olmasını diliyorum.
Bursa, iktidara gelmek için Kandil ve Pensilvanya'dan medet umacak kadar ihtiraslarının kurbanı olanlara geçit vermedi. Bursa bir kez daha güven ve istikrar dedi. Ülkemizle ilgili farklı hesapları olanlar Bursamızın da desteğiyle çok ağır bir hüsrana uğradı. Seçimlerden bu yana yaşananlara baktığımızda Bursalı kardeşlerimizin ne kadar doğru, isabetli, basiretli bir tercih yaptıklarını çok daha net bir şekilde görebiliyoruz.
"ETRAFINDA PERVANE OLDUKLARI BAY KEMAL'E CÜZZAMLI MUAMELESİ YAPTILAR"
İşte sizler de takip ediyorsunuz, daha 8 ay öncesine kadar Türkiye'yi birlikte yönetmekten bahsedenler, bugün birbirlerine demediklerini bırakmıyor. Daha 8 ay öncesinde 85 milyonu kucaklaştırmaktan dem vuranlar, bugün sabah akşam kavga ediyorlar. Önce millete umut diye pazarladıkları Cumhurbaşkanı adaylarını ellerine geçirdikleri ilk fırsatta siyasetten zorla emekli ettiler. Etrafında pervane oldukları Bay Kemal'e cüzzamlı muamelesi yaptılar. Ardından bu sefer kendi aralarında paylaşım kavgasına tutuştular. Gün geçmiyor ki, milletçe yüzümüzü kızartacak bir skandala, bir itirafa, bütün bunlarla beraber bir skandala, bilhassa gençlerimizin siyaset kurumuna yönelik güvenini zedeleyen ayak oyununa şahit olmayalım. Ülkemiz siyaseti adına düşündürücü olduğu kadar gerçekten üzüntü verici günlerden geçiyoruz. Şunu burada samimiyetle ifade etmek isterim. Bizim kanaatimize göre ortaya saçılanlar buz dağının sadece görünen kısmıdır. Turpun büyüğü aslında hâlâ heybededir. Tamamen siyaset mühendisliği ürünü bir proje olan altılı masa kurgusunun organizatörleri eninde sonunda ortaya çıkacaktır. Türkiye'nin ve Türk milletinin verilmiş sadakasının olduğunu gün geçtikçe daha net bir şekilde göreceğiz. Biz elbette siyasi rakiplerimizin kendilerini böyle bir duruma düşürmesini arzu etmeyiz. Hele hele, toplumumuzun belli kesimlerinde yayılan karamsarlık dalgasını demokrasimiz adına ürkütücü buluyoruz. Muvafık veya muhalif fark etmeksizin siyaset kurumunun ana görevi topluma umut aşılamaktır. Burada oluşacak en küçük zafiyetin geçmişte olduğu gibi ülkemize ve demokrasimize ağır faturaları olacaktır. Biz böyle bir tablonun oluşmaması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Kendini muhalif olarak tanımlayan vatandaşlarımızı kucaklayarak onların da sorunlarına çözüm üreterek, onların da sesine kulak vererek milli birlik ve beraberliğimizin bozulmasına müsaade etmeyeceğiz.
Biz bu yola birileri gibi siyasi kariyer amacıyla çıkmadık. Büyük Türkiye idealini gerçeğe dönüştürmek gayesiyle çıktık. Meseleye bu zaviyeden bakanlarda kırgınlık olmaz, küskünlük olmaz. Böyle insanlar yılgınlığa, karamsarlığa, rehavete asla ve asla kapılmaz. Zorluklarla karşılaşılsa da ülkeye ve millete hizmet mücadelesini devam ettirmek ancak bu şekilde mümkündür. Siz bize destek olarak çok kritik bir seçimde, 'Doğruya doğru' diyerek bize olan güveninizi, inancınızı, itimadınızı gösterdiniz.
"BURSAMIZ PARMAKLA GÖSTERİLİYOR"
Belediyecilik hizmetlerinde Bursamız parmakla gösteriliyor. Muhalefetin iradesindeki belediyeler ile Cumhur İttifakı'nın yönetimindeki belediyeler arasındaki fark gece ile gündüz arasındaki fark gibidir. Bizde yarı zamanlı belediye başkanlığı olmaz. Bizde şehirlerini ihmal eden, hemşehrilerini en çok ihtiyaç duydukları anda yüz üstü bırakan belediye başkanları olmaz."