Ankara’da da Kuğulupark’ta bir araya gelen esnaf gökyüzüne balon uçurdu. Kafe işletmecisi Erkan Şahin, “Biz kendimizi anlatmaya çalışırken devlet uzay programına yoğunlaştı. Biz dedik ki burada gösteremediğimiz şeyi balonlarla uzaya yollayalım. Belki uzaya çıktıkları zaman bir iki kırıntı kalırsa belki oradan görürler dertlerimizi” dedi.
Ankaralı esnaf, Kuğulupark’ta bir araya gelerek gökyüzüne balon demetleri bıraktı. Esnaf, “Bu kadar çok sıkıntının içindeyken ‘müjde’ olarak verilmiş uzaya çıkma projesinden nasibini alamamış esnaf olarak taleplerimizi artık uzaya gönderiyoruz. Hazır ilgi oradayken belki dertlerimizi oradan görebilirler” dedi. ANKA Haber Ajansı'na konuşan kafe işletmecisi Neylan Solmaz Saçılık şunları anlattı:
'Biz yeme-içme sektöründeki işletmeler olarak yer alıyoruz. Ama aslında toplumsal yaşamın bir gereği olan sosyal yaşamın sağlıklı yürütülmesi için işletilen mekanlarız. Bir arkadaşımız ‘Evimi sattım arabamı sattım diye’ derdini anlatıyor. Diyoruz ki ‘Yalnız değilsin’. Yalnız olmamız bizi mutlu etmiyor. Birçok esnaf yüklendiği borçlar altında geleceğini göremiyor. Çiçekçisinden kapıdaki nohutçusuna hepsini etkileyen bir sektörüz. Devletten geriye dönük bir destek alamadığımız gibi ileriye dönük bir destek de sunulmayacak bize.”
10 yıldır garson olarak çalışan Mehmet Aslan ise, “İnsanlar bu mesleğin zorunluluktan yapıldığını düşünüyor. Ancak ben bu mesleği bile-isteye yapan biriyim. Birçok yerde her şey yapılırken ben kendi mesleğimi icra edemiyorum. Sigortalı çalışmıyorum. Devletin ne şekilde verdiği belli olmayan kısa ödenek desteğinden ben de yararlanamıyorum. Elimde sıfır gelirim var. Markete borcum var. Kredi çektim. 28 yaşındayım 15 yaşımdan beri bu sektörün içerisinde çalışıyorum. Ben şu anda ailemden destek alarak yaşamak zorundayım neden? Bu sektör ve bu mesleği tercih ettiğim için' diye konuştu.
BELKİ UZAYDAN GÖRÜRLER DERTLERİMİZİ
Kongrelerin dolu yapılmasının bu süreçte esnafta dışlanmışlık hissi yarattığını söyleyen Erkan Şahin şöyle konuştu:
“Bizi insanlara öcü gibi yaklaştırdılar. Sanki pandemiyi biz yaydık. Sanki bütün suç bizimmiş gibi oldu. Bizi pandemi değil devletin yanlış politikaları etkiledi. Bu görüntüler devletin bizi bir kenara bırakıp kendi işleriyle uğraştığı anlamına getirdi. Biz kendimizi anlatmaya çalışırken devlet uzay programına yoğunlaştı. Biz de dedik ki burada anlatamadığımız şeyi balonlarla uzaya yollayalım. Belki uzaya çıktıkları zaman bir iki kırıntı kalırsa belki oradan görürler dertlerimizi. Japon esnaflarla ilgili de haber yapıldı bu ülkede. Bizim sorunlarımızı görmediler sadece. Kendi çıkarları ve kongreleriyle ilgilendiler. Bu da bizi çok yordu ve devlete bir bağlılığımız kalmadı açıkçası.”
