Bu veriler, Almanya’da İtalya, İspanya, ABD ve Fransa gibi diğer gelişmiş ülkelere kıyasla ölüm oranının çok daha düşük olduğunu ortaya koyuyor.
Almanya’nın dünyanın en büyük test kapasitesine sahip ülkelerden biri olması nedeniyle çok hızlı bir şekilde fazla sayıda test yapıp yeni vaka tespit edebildiğine dikkat çekiliyor. Ayrıca, Almanya’da şu ana kadar vaka tespit edilenlerin önemli bir kısmı da yüksek riskli olarak nitelendirilen yaş grubunun altında yer alıyor ve bu da iyileşme oranının yükselmesine neden oluyor.
Bununla birlikte, salgının henüz erken aşamalarında olduğu ve ilerleyen zamanlarda tablonun değişebileceği uyarılarını yapanlar da var.
HAFTADA 160 BİN TEST YAPILIYOR
Almanya’nın koronavirüsle mücadele çabalarında kilit rol oynayan Robert Koch Enstitüsü’nn Başkanı Prof. Dr. Lothar Wieler, her hafta yaklaşık 160 bin örnek üzerinde test yaptıklarını söyledi.
Bu da günde 22 binden fazla test yapıldığı anlamına geliyor. Koronavirüsle mücadele konusunda örnek gösterilen ülkelerden Güney Kore’de günde yapılan test sayısı 15 bin civarındaydı.
Wieler bu hafta içinde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Tüm mesele kapasite. Almanya’nın çok ama çok ciddi bir kapasitesi var. Haftada 160 binden fazla kişi üzerinde de test yapabilir durumdayız ve bu sayıyı önümüzdeki dönemde daha da artırabiliriz” dedi.
Wieler ayrıca, bazı hayvan kliniklerinin koronavirüs testi yapabilen laboratuvarlara dönüştürüleceğini belirterek, ellerindeki test kiti stoklarının da çok iyi durumda olduğunu vurguladı.
Financial Times (FT) gazetesi, konuyla ilgili yayımladığı makalede, çok fazla sayıda test yapılmasının, hiç ya da az semptom gösteren kişilere de Covid-19 teşhisi konularak, uzun vadede ölüm oranının düşük kalmasında etkili olduğuna dikkat çekti.
TESPİT EDİLEN VAKALARIN ÇOĞU GENÇ
Ölüm oranının düşük kalmasında etkili olduğu düşünülen bir diğer etken de tespit edilen vakaların yaş grubu.Robert Koch Enstitüsü’nün verilerine göre, Almanya’da tespit edilen vakaların yüzde 80’ini 60 yaş altı grup oluşturuyor.Dünya genelinde elde edilen veriler, 60 yaşın üzerinde can kaybı riskinin önemli ölçüde arttığını ve görülen ölümlerin büyük bir kısmının da bu yaşın üstündeki gruplardan geldiğini gösteriyor.
FT’ye konuşan Hanover Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Matthias Stoll, Almanya’daki ilk vakaların genellikle diğer ülkelere kayak yapmak gibi nedenlerle tatile gidenlerde görüldüğünü belirtti.