DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dünkü konuşmasına katıldığını söyleyerek, "Sözler olumlu, birçok aktör tarafından önemli sözler ediliyor bu tartışmalarda. Sadece artık sözü aşacak bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Çünkü ülkenin acilen sözü aşan, pratik adımlara, programa, planlamaya ihtiyacı var" ifadelerini kaydetti. Bakırhan, tartışmalarla ilgili AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çağrıda bulunarak, "Bence artık konuşmalı" dedi.
Bakırhan, kongrenin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakırhan konuşmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK Lideri Abdullah Öcalan çağrısını ve dünkü açıklamalarını değerlendirdi.
Konuşmasına "Bu tartışmalar artık bir yere evrilmeli; bu süreç olacak mı, olmayacak mı? Cumhurbaşkanı da bence artık konuşmalı" diyerek başlayan Bakırhan, şu ifadeleri kullandı:
“Umarım iktidar partisi de yakın zamanda meseleye ilişkin bir şey derler. Hepsinden önemlisi artık Kürt meselesinin bir biçimiyle, demokratik yol ve yöntemlerle, diyalogla, müzakereyle çözülmesi büyük bir görev ve sorumluluktur. Bu mesele çözülmediği için ekonomi, siyaset; her tarafta ciddi bir çürüme var. Umarım AKP de Cumhurbaşkanı da meseleye ilişkin pozitif, olumludur. Şu ana kadar uygulanan yöntemler dışında demokratik yol ve yöntemler çözümü esas alan bir duruş ortaya koyar.”
Bakırhan, Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeye dair, "Detayı bizde yok. Görüşmeyi devlet zaten izliyor. Biz sadece Ömer Öcalan'ın aktardıklarıyla yetiniyoruz. Ben önemsiyorum. Sayın Öcalan da bu meselenin diyalog ve müzakereyle çözülmesi gerektiğini orada bir kez daha dile getirmiş. Ama bu sadece sözle olmuyor, hukuki ve siyasi zeminin oluşturulması gerekiyor. Bu da bizim elimizde değil, iktidarın ne yapacağını merak ediyoruz. Eğer burada hukuki ve siyasi çözüm oluşursa eminim ki bu yüz yıldır çözülmeyen, memleketin bütün sorunlarına sebep veren Kürt meselesi demokratik yollarla çözülür. Aksi halde sadece sözde kalan ve bu meseleyi araçsallaştıran bir anlayış memlekete yazık eder. Umarım öyle değildir, araçsallaşma amacıyla bu tartışmalar yapılmıyor. Biz DEM Parti olarak meselenin diyalog ve müzakereyle çözülmesi için üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yapacağımızı zaten belirtmiştik. Türkiye halkları ne diyor biraz ona bakmak lazım. Kürtler uzun zamandır onurlu bir barış mücadelesi yürütüyorlar, bugün de büyük bir umutla bunu dile getiriyorlar" dedi.
Bakırhan, Bahçeli'nin dünkü açıklamalarına ilişkin ise şunları kaydetti:
"Emin olun Kürdün dövüldüğü, gülmediği, mutlu olmadığı bir ülkede kimse mutlu olmaz. Katılıyorum. Bence artık Kürtlerin ve Türklerin, diğer halkların ve inançların birbirini sevdiği; hakkına, hukukuna riayet ettiği, birlikte yaşamı esas alan bir anlayış egemen olmalı. Sözler olumlu, birçok aktör tarafından önemli sözler ediliyor bu tartışmalarda. Sadece artık sözü aşacak bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Çünkü ülkenin acilen sözü aşan, pratik adımlara, programa, planlamaya ihtiyacı var."
Bahçeli'nin açıklamaları
PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yaptığı çağrının ardından ilk kez dün hitap eden Devlet Bahçeli, dikkat çeken mesajlar verdi.
Konuşmasında, Ziya Gökalp'in "Türk ile Kürtlerin birbirini sevmesi hem dini hem de siyasi bir farzdır.Kürtleri sevmeyen bir Türk varsa Türk değildir. Türkleri sevmeyen bir Kürt varsa Kürt değildir" sözlerini anımsatan Bahçeli, iki halkın 1000 yıllık ortak tarih ve coğrafya sonucunda maddi ve manevi bakımlarda birleşmiş olduğunu söyledi. Bahçeli, Türklerin ve Kürtlerin ortak tehlikeler karşısında durduklarını kaydetti.