BAKAN ÇAVUŞOĞLU İLE ALMAN MEVKİDAŞI ARASINDA 'OSMAN KAVALA' GERİLİMİ

BAKAN ÇAVUŞOĞLU İLE ALMAN MEVKİDAŞI ARASINDA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ortak basın toplantısı düzenlediği Alman mevkidaşı Annalena Baerbock'un tutuklu iş insanı Osman Kavala hakkında AİHM kararlarına uyulması gerektiği yönündeki ifadelerine tepki gösterdi.

Çavuşoğlu, 'Yunanistan’a hatırlatmazken niye sürekli Kavala konusunu gündeme getiriyorsunuz? Çünkü Kavala’yı Türkiye aleyhine kullanıyorsunuz' ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile görüştü.

Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliği’nde gerçekleşen görüşme sonrası iki bakan ortak basın toplantısı düzenledi.Çavuşoğlu, basın toplantısında “Terör örgütlerine kucak açılmasının müttefiklik ruhuyla bağdaşmayacağını vurgulamak isterim.

Suriye’de Türkiye olarak tüm terör örgütlerine karşı şehitler verdik. bugün tehdit oluşturuyorlar. Müttefiklerimizden beklentimiz, ‘terör kaygılarını anlıyoruz’ derken, sadece sözle değil katkı vermelerini bekleriz. DAEŞ’le mücadele etmek istiyorsanız sahaya inersiniz. YPG, DAEŞ’le mücadele etmiyor. Almanya'daki Türk ve Müslüman toplumunun cami ve derneklerinin güvenliği için gerekli tedbirlerin alınmasını bekliyoruz” dedi.

Alman Bakan Baerbock da tahıl anlaşması konusunda “Hükümetinizin başardığı, açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan birçok insan için umut ışığı. Size büyük saygı gösteriyoruz” ifadelerini kullandı.

OSMAN KAVALA VE YUNANİSTAN KONUSU

AİHM kararlarını değerlendiren Bakan Çavuşoğlu, “Yunanistan’a hatırlatmazken niye sürekli Kavala konusunu gündeme getiriyorsunuz? Çünkü Kavala’yı Türkiye aleyhine kullanıyorsunuz” şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu, Yunanistan hakkında ise şöyle konuştu:
Bu adalar Yunanistan'a Lozan Paris Barış Antlaşması'yla verildi. Yunanistan bunları silahlandıramaz, deniyor. Ama Yunanistan bunu silahlandırıyor. Yunanistan, Avrupa Birliği ülkesi diye yanlış yaptığı halde sahip çıkmak doğru değil. Biz mektup yazdık bunu anlattık. Uluslararası hukukla cevap veremiyor.

Eğer suçluysa siz de haksızsın diyebilmelisiniz. Ama bunu diyemiyorsunuz.Her türlü istismarda, kol kırılır yen içinde kalır, diye bizde söz var. Bu tür anlaşmalarda Avrupa Birliği olarak önemli ülkeler olarak Almanya olarak biz bu konuda ne yapabiliriz diye bakmalısınız. Sayın Merkel döneminde Almanya dengeliydi. Biz üçüncü taraflara dengeli olun adaletli olun diyoruz. Yunanistan da bizim tarafımızı tutun, diyor. Maalesef başarılı da oluyor. Biz Almanya'nın dengeli tutumunun devam etmesini bekliyoruz. Bir ülke haksızken onun yanında olmak doğru olmaz.

'YENİ BİR ASKERİ ÇATIŞMA İNSANLARA ACI YARATACAKTIR'

Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamalarının ardından söz alan Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock, şu ifadeleri kullandı:Farklı görüşlere sahip olsak bile nezaketten ibaret olmayan sözler sorumlu bir politika yürüttüğümüzü gösteriyor. İki ülke ilişkileri özel öneme sahip. Yeni ortaklıklar çok önemli. Enerji ihtiyacı çok büyük. Paris İklim Anlaşması’nın onaylanması bizim için çok önemli.
Suriyeli mültecilerle bir araya geleceğim.

Türkiye’ye teşekkür borçluyuz. Bu kadar çok insanı kabul etmeniz çok etkileyici. 4 milyon mültecinin güvenle yaşamaları önemli. Biz de finansal olarak desteği sürdürmek istiyoruz. Yeni bir askeri çatışma insanlara acı yaratacaktır. İstikrarsızlık DAEŞ gibi örgütlere yarayacaktır.

Görüşmede vurguladık, Türk halkı kendi güvenliğini sağlama hakkında sahip. Terör tehdidi olduğunu biliyoruz. AB ve Almanya’da PKK’yı terör örgütü olarak listeledi. Bazı münferit olaylara değinildi. Hangi sebep olursa olsun kundaklama örneğin cezalandırılır. Her hukuk devleti gibi Almanya da takip eder.

'GERİLİMİ TIRMANDIRARAK DOĞU AKDENİZ KONUSUNU ÇÖZEMEYİZ'

Bizim iç sınırlarımız yok, ortak dış sınırlarımız var. AB’nin bu sınırları önemli. Doğu Akdeniz konusundaki hususları tırmandırarak çözemeyiz. Müttefikler olarak sınırlarımıza saygı duymamız gerek.

Siyasi olarak ayrılmamalıyız. Ortak temel, Avrupa Konseyi’ne sahibiz. Her din için geçerli, yeni Alman hükümeti anti İslamizm ve ırkçılık konusunda güvenlik konusunda emniyet memurları gibi ayrımcılıkla mücadele sorumluları gibi yeni yapılar oluşturduk. Hiçbir hükümet hatasız değil. Fakat haksızlığa uğrayan hakkını arayabilmeli.

'AİHM KARARLARI UYGULANMALI'

Avrupa Konseyi’nde 70 yıl önce temel oluşturuldu. Devlet tarafından haksızlığa uğrayanlar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurabilmeli. Benim sorumluluğum, AİHM’in kararlarının uygulanmasını sağlamak.

Osman Kavala’nın tahliye edilmesi kararı da buna dahil. Bu konuları ifade etmek kolay değil. Birbirimizi dinlememiz lazım. Farklı görüşleri ele aldık. Dostluk yüzeysel sözler söylemek değil dürüst olmak önemli. Saygı önemli.Libya konusuna da değindik. Libya Konferansı’yla uluslararası bir süreç başlatılmaya çalışıldı. Basın toplantısı sonrası görüşmelerimiz sürecek.