AKŞENER: İSTANBUL VE ANKARA'DA ADAY ÇIKARACAĞIZ

AKŞENER: İSTANBUL VE ANKARA

Fatih Altaylı’nın YouTube yayınına katılan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin 81 ilde aday çıkaracağını açıkladı.

Yerel seçimlerde herhangi bir ittifak içerisinde yer almayacaklarını yineleyen Akşener, İstanbul ve Ankara'da da aday çıkaracaklarını söyledi.İYİP Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul ve Ankara dahil 81 ilde aday çıkaracaklarını açıkladı.

Gazeteci Fatih Altaylı'nın Youtube yayınına katılan Akşener, yerel seçimleri İstanbul ve Ankara’da CHP'nin kaybetmesini göze aldıklarını belirterek, ''Belki bizimki seçilecek. Öyle adaylar çıkaracağız ki… İzmir’de CHP ceketini assa seçilir diye bir kanaat var. Ümit Özlale şu an itibariyle çalışıyor. 'Ben adayım' dedi. 81 ilde aday çıkaracağız. Ama küçücük ilçelerde öyle şeyler olur ki teşkilatlar kendi aralarında işbirliği yapıyorlar. Onlar yapılabilir'' dedi.

'İttifak içinde yer almamakta kararlıyız'
Millet İttifakı'nda yer almayacaklarını yineleyen Akşener, "Benim geldiğim nokta şu; kutuplaştırmanın Türkiye’ye dayattığı 50 artı 1 ittifak sistemi, Türkiye’ye büyük zarar veriyor. Onun için de biz bundan sonra bu ittifak sistemi içinde yer almamaya kararlıyız" ifadelerini kullandı.

Akşener, Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde ağır suçlamalarla ayrıldığı Altılı Masa’ya ilişkin yeni bir açıklama da yaptı. Cumhurbaşkanı adayının konuşulduğu toplantıda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ismine karşı çıkarak CHP’nin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarını önermesi üzerine, “Meral Hanım imzalamıyorsa imzalamasın. Biz beşimiz imzalayalım çıkalım” dediğini açıkladı.

Akşener devamında ve toplantının sonrasında yaşananları şöyle anlattı:

“Ben de aldım dosyamı, 'o zaman size başarılar diliyorum' dedim. Denildi ki; madem bu yetkiyi aldınız. O zaman partinize Kemal Bey'i götürün. Sonuç itibariyle 'peki' dedim. Meşhur kağıdı imzaladık... Derhal arkadaşları topladım. Olanı anlattığımda arkadaşlarımız çok sert bir tavır koydular. 'Kesinlikle o masaya dönmeyeceksin' dendi. Bir arkadaşımız sadece 'bunu bu kadar sertlikte yapmayalım' dedi. Haydi söyleyeyim, Bahadır Erdem Bey. Kendi aralarında insanlar ne konuştu bilmiyorum, ama yüksek sesle konuşma bu. Sonuç itibariyle ben o konuşmayı yaptım ve gittik. Arkadaşlarımızla düzenli toplanmaya başladık. 'Sen aday ol' dediler. Neyse, 'benim adaylığım doğru değil' dedim ben arkadaşlara. Ersan Şen'le konuştuk biz, o kabul etti.

'Adaylık formülünden masadakilerin haberi yokmuş'
Neyse pazar gününün akşamı iki belediye başkanı bana geldiler. Bu seçenekler onlardan geldi. Ben bu iki belediye başkanının yardımcı olmasını öneren ben değilim. Onlar bana başka seçenekler de sundular. İkisini kabul ettim. Bundan Kemal Bey'in bilgisinin olduğunun ispatlanmasını istedim. Üç kişi hariç herkes bu fikri, 'kazanacak adaydan' 'kazanacak formüle geçtim' onayladı. Ertesinde biz dördümüz buluşmak üzere çıktık. Kemal Bey, ben, iki belediye başkanı... Bu iki arkadaşın icracı ve yetkili başkan yardımcılığını teyit ettik. Bundan sonrası çok vahim. Öğrendim ki masadakilerin haberi yok... Önce ben kağıdı imzalıyoruz zannettim.

Önce Temel Bey 'ne oluyor' dedi. Şaşırdım. Ali Bey 'böyle bir şey olamaz' dedi. Sonra ben en başından anlattım, teklifi benim getirmediğimi, bu teklifin CHP'den geldiğini söyledim. 'Yani bu teklif size CHP'den geldi, öyle mi?' dedi. 'Ben bir arkadaşlarımla görüşeyim' dedi, sonra geldi 'kabul etmiyorlar' dedi ve dışarıda 10 bin kişi var... Sonra Allah var ben dedim o zaman 'tamam arkadaşlar bu kalsın benim üstümde' dediğimde Davutoğlu devreye girdi ve orta yol bulundu."