Ülkemize ait verilere göre her 5 kişiden ikisinin kalp-damar hastalığına bağlı nedenlerden öldüğünü görüyoruz. İnsan ömrünün uzaması, yaşam beklentisinin daha da artması nedeniyle gelecek yıllarda bu oranın daha da artacağını da söyleyebiliriz.
Kalp ve damar hastalıklarının nedenlerini araştırdığımızda genetik yapı önemli bir yer tutmakla beraber yaşam tarzımız da önemli bir faktördür. Sigara-alkol gibi alışkanlıklar, sağlıksız beslenme ve şişmanlık kalp damar hastalıklarına neden olan davranışsal risk faktörleri olarak karşımıza çıkıyor.
Özellikle 40 yaş üzerinde bu risk faktörlerinin etkisi daha belirgin olarak ortaya çıkıyor. Bu risk faktörlerinin kontrol altına alınması ise kalp damar hastalıklarının ortaya çıkma ihtimalini belirgin olarak düşürüyor.29 Eylül dünya kalp gününün amacı kalp ve damar hastalıklarına yönelik farkındalık yaratmak ve insanların davranışsal risk faktörlerine karşı yaşam tarzlarını değiştirmelerini sağlamaktır.