Bu yanıtı beklediğini belirten Altaylı, "Kayyum gelse daha mı iyi demiş net söyleyeyim daha iyi" dedi. "Kayyum partiye Kılıçdaroğlu kadar zarar veremez" diyen Altaylı, "Kılıçdaroğlu 2028 martında erken seçime evet der, anayasa değişikliğine destek verir, Erdoğan'ı bir kez daha cumhurbaşkanı yapmak için her şeyi yapar" diye yazdı. AKP'nin kurultay kararını duruşmanın görüleceği 30'unda değil, daha kritik bir anda çıkarmasını beklediğini ifade eden Altaylı, "Bir kez daha söyleyeyim kayyum dahil her olasılık Kılıçdaroğlu'ndan daha iyidir" görüşünü ifade etti.
Altaylı öte yandan ikki kaynaktan kulağına gelen bir iddiayı de aktardığı mektubunda, "Duyduğum kadarıyla Kılıçdaroğlu, Özgür Özel'e 'İmamoğlu'nun arkasında durma, cumhurbaşkanı olarak Mansur Yavaş'ı ya da kendini göstermeyi gündeme al, ben de o zaman kurultay davasında sana destek vereyim' mesajı iletmiş. Bunu iki ayrı yerden duydum ama dediğim gibi dedikodu" diye yazdı.
Fatih Altaylı'nın YouTube kanalında ekip arkadaşı Emre Acar tarafından okunan mektubu şöyle:
"Umarım iyisindir beni merak etme gayet iyiyim her gün daha iyi oluyorum çünkü eksiklerim azalıyor önceki gün televizyonum geldi dün de buzdolabım artık sebzelerimi ve diğer gıdaları saklayabiliyorum çayımı demleyebiliyorum çayımı içerken avukatıma yazacağım bu mektubun başlıklarını not alıyorum bu arada boş sandalyenin benden daha çok izlendiğini söylüyorlar umarım çıktığımda hala bir programım olur ya da boş koltuk senin kadar izleniyor diye beni kovmazsın şaka bir yana o boş koltuğa gösterilen teveccüh aslında halkımızın iktidarın adaletsizliğine salladığı parmak haksız ve hukuksuzluğunuzun farkındayız ve kabullenmiyoruz mesajı hem de milyonlar iktidarın tüm mecralarının toplamından fazla
Adalet kavramının parmaklıklar arkasına tıkıldığı Silivri'de haksız ve hukuksuz yere yatanlar arasında bence en büyük haksızlığa uğrayan kişi Gazi Osmanpaşa Belediye Başkanı ama galiba adaletsizlik gebelik gibi azı çoğu yok. Ya var ya yok. Burada görüyoruz ki AKP adında olan her şeyi yok ederek siyaset sahnesine veda edecek gibi lider bağımlılığı partileri de ülkeleri de yıkıma götürebiliyor. Dün avukatlarla görüşme yaptığımız bölümde genç bir avukat kapıyı aralayıp ‘Fatih abi güldüğünüzü görüyorum hep haksız yere tutuklu olmanıza rağmen neşelisiniz’ dedi. Haklı yere tutuklu olsaydım neşem o zaman kaçardı dedim. Burada neşesini kaybetmeyen ve hatta inadına keyfini kaçırmayanlar da var bunalıma girenler de.
"Ayşe Barım 20 kiloya yakın zayıflamış"
Neşesini koruyanlar arasında ilk sırayı Resul Emrah Şahan alır herhalde. En keyifsiz ise galiba Ayşe Barım. Dün barımı ilk kez gördüm 20 kiloya yakın zayıflamış. Türlü hastalıktan muzdarip ve içeriden sağ çıkacağına ilişkin inancını kaybetmiş gibi. İlk duruşmasında tahliye olmalı çünkü aksi gerçekten insafsızlık.
“Cezaevinin kendine özgü konforu var”
Emre belki sana garip gelecek ama cezaevinin kendine özgü konforu var. Evet belki tek bir plastik sandalye plastik bir masa minik bir televizyon bir mini buzdolabı her türlü ürüne kısıtlı erişimin nesi konforlu olabilir diyeceksin. Fakat kendi açımdan şunu konfor olarak görüyorum. Telefonum çalıp durmuyor çünkü yok. Günde 200 tane yanıt vermem gereken mesaj gelmiyor. Son 40 yıldır ilk kez sürekli bir yere yetişme telaşı içinde değilim. Bir yere geç kaldım stresi yok. Çok da gidesin olmayan davetlere katılmak zorunda değilsin. Evin anahtarını yanıma aldın mı, sabah ne giysem gibi şeyleri düşünmek zorunda değilsin. Tek sıkıntı sevdiklerinden dostlarından ve en önemlisi ailenden uzak olmak yine de onların iyi olduğunu bilmek yetiyor. Hele hele eşimin ve kızımın dik duruşu beni hem gururlandırıyor hem de bana güç veriyor.
“Kayyum dahil her olasılık Kılıçdaroğlu'ndan daha iyidir”
Gündemdeki bazı konuları sormak istediğini tahmin edebiliyorum. Mesela CHP'nin sabık genel başkanının kendisiyle görüşen belediye başkanı ve parti yöneticilerine söylediği ‘Butlan kararı çıkarsa genel başkanlığı kabul ederim ne yapayım partiyi kayyuma mı bırakayım’ cümlesi. Sen bu yanıta şaşırdın mı beklemiyor muydun ben tam da bu yanıtı vereceğinden zerre kuşku duymadım. Butlan davası nasıl ki iktidarın planı ise bu adam da iktidarın planının bir parçası. Kayyum gelse daha mı iyi demiş net söyleyeyim daha iyi. Kayyum partiye Kılıçdaroğlu kadar zarar veremez. Korkar çekinir ve zaten hızla kurultaya götürür. Kılıçdaroğlu ise 2028 Martında erken seçime evet der, anayasa değişikliğine destek verir, Erdoğan'ı bir kez daha cumhurbaşkanı yapmak için her şeyi yapar. Şunu da söyleyeyim AKP bu mahkeme kararını daha kritik bir anda çıkarır 30'unda değil. Bir kez daha söyleyeyim kayyum dahil her olasılık Kılıçdaroğlu'ndan daha iyidir.
“Kılıçdaroğlu, Özgür Özel'e İmamoğlu'nun arkasında durma, ben de o zaman kurultay davasında sana destek vereyim mesajı iletmiş”
Cezaevindeyim diye dedikodular bana gelmiyor zannetme. Duyduğum kadarıyla Kılıçdaroğlu Özgür Özel'e İmamoğlu'nun arkasında durma, cumhurbaşkanı olarak Mansur Yavaş'ı ya da kendini göstermeyi gündeme al ben de o zaman kurultay davasında sana destek vereyim mesajı iletmiş. Bunu iki ayrı yerden duydum ama dediğim gibi dedikodu.
“Keşke Ümit Özdağ ve hatta Yavuz Ağır Alioğlu İyi Parti'ye dönse”
Muharrem İnc'nin CHP'ye dönüşü güzel haber. Keşke Ümit Özdağ ve hatta Yavuz Ağır Alioğlu İyi Parti'ye dönse. Ya da en azından bir biçim işbirliği konuşuyor olsalar. Çünkü ortak potansiyelleri en az 15 puan gibi.
Erdoğan’ın “iç cepheyi güçlendirmeliyiz” sözüne: Güldüm!
Bir diğer mesele Erdoğan'ın açtığı iç cephe konusu. Cumhurbaşkanı iç cepheyi güçlendirmeliyiz demiş, güldüm. 2008'den bu yana iç cephenin yarısına her türlü hakareti serbest bırakan toplumun partisine destek vermeyen kesimini yok sayan toplumun bir bölümünü neredeyse düşman gören muhalifleri ve kendisi için siyasi tehlike olarak gördüğü herkese hapse attıran sözde yargı süreçlerini keyifle izleyip kendisinin darmadağın ettiği iç cepheyi güçlendirmekten bahsettiği ancak bir fıkranın konusu olabilir.
Ömer Çelik’e: Baktın oylar düşüyor kriz yarat diye anladım söylediklerini
Bir başka fıkra ise Ömer Çelik'ten geldi işlerine gelmeyen anketle ağzına geleni söyleyen AKP sözcüsü bir anket sonucu paylaşarak ‘Toplum kriz anlarında ülkenin başında Erdoğan'ı görmek istiyor’ dedi. Bir tür itiraf gibiydi. Baktın oylar düşüyor kriz yarat diye anladım söylediklerini. Ve 2015 haziranına döndüm herhalde İran İsrail Savaşı'nda ateş kese de epey üzülmüştür iktidarımız.
“İki ortak bu kadar farklı düşünüyorsa o ortaklıkta bir sorun vardır”
İsrail demişken iktidar kanadından kendi zayıf ama siyasi yanağı güçlü biri İsrail'in Türkiye için tehdit oluşturduğunu söylemiş. Yine keşke ortayıyla oturup bir karar verseler biri İsrail Türkiye için tehdit diyor diğeri İsrail'i bir gece ansızın gelebiliriz diye Karabağ örneği üzerinden korkutuyor. İki ortak bu kadar farklı düşünüyorsa o ortaklıkta bir sorun vardır.
Erdoğan’ın Trump ile görüşmesi: Dün dündür bugün bugündür diyen Demirel'i hatırladım
Bana sorarsan ne biz İsrail'e saldırırız ne de İsrail bize tabii İsrail'in bize zarar vermek için saldırması gerekmiyor zaten. Bu arada Sayın Cumhurbaşkanının İran'ı bombalayan ülkenin başkanı ile mutlu mesut fotoğrafını gördüm hoşuma gitti. Dün ABD'yi kınarken bugün mutluluk pozu, dün dündür bugün bugündür diyen Demirel'i hatırladım.
Emreciğim ben daha anlatırım ama Rezza'nın eli yoruldu. Yarın görüşmek üzere temizliği bitirip kitap okumaya geçmek gerekiyor. Herkese selam sevgi izleyenlere teşekkür. Bunları söylerken bir büyük teşekkürü de anneme yollamak istiyorum. Burada her işi yapmayı ondan öğrendim bana ev işi yaptırıp kadınlara saygı duyman için onları anlaman lazım." diye her şeyi öğrettiği için şu an rahatça her şeyin üstesinden geliyorum emeği büyük çok üzgün biliyorum ama üzülme anne beni sen 6ve babam böyle biri olmam için yetiştirdiniz iyi ki de öyle yapmışsınız bugün yapmaya çalıştığım şeyin özünde size layık bir evlat olma arzusu var.”