CHP'nin 4–5 Kasım 2023'te yapılan 38. Olağan Kurultayı'yla ilgili "Mutlak Butlan" davasının gerekçeli kararı açıklandı. Mahkeme, kurultayın iptali taleplerini "süre yönünden" ve "delil yetersizliği" gerekçesiyle reddetti.
Gerekçede, "Dava konusuz kaldığı için karar verilmesine yer yok" denildi.
Hatip Karaaslan, Lütfü Savaş, Levent Çelik, Kamile Bahar Önal, Yılmaz Özkanat ve bazı delegelerin açtığı davalar birleştirilerek görüldü. Davacılar; kurultayda "rüşvet, baskı, usulsüzlük" yaşandığını, delegelere menfaat sağlandığını ve seçimlerin geçersiz olduğunu öne sürmüştü.
Mahkeme, iddiaları "soyut, genel ve hukuken yetersiz" buldu.
Mahkeme, Türk Medeni Kanunu'na atıfla, genel kurul kararlarının iptali için 1 aylık sürenin geçtiğini belirtti. Kurultay Kasım 2023'te yapılmasına rağmen davaların Şubat 2025'te açıldığına dikkat çekildi.
"Mutlak butlanı gerektirecek somut delil bulunmadığı" belirtilerek, rüşvet ve irade fesadı iddialarının kanıtlanamadığı kaydedildi.
Kararda, "Siyasi partilerin kurultay ve kongre seçimleri yargı gözetiminde yapılır. Asliye Hukuk Mahkemesi bu seçimleri toptan iptal edemez" denilerek, davanın esasen seçim hukukuna ait olduğu vurgulandı.
Mahkeme ayrıca, bazı başvurucuların CHP üyesi veya delege sıfatı taşımadığına işaret etti.
Davacılar, delegelere "iPhone, ihaleler, iş vaadi" gibi çıkarlar sağlandığını iddia etti. Mahkeme, "hangi delegelere, ne zaman, hangi menfaatin sağlandığı"na dair somut veri bulunmadığını belirtti.
Basın kupürleri, TV tartışmaları ve siyasi beyanların "delil sayılamayacağı" ifade edildi.
Mahkeme, siyasi partilerde aday belirleme ve ittifak kararlarının "parti içi takdir" alanına girdiğini belirtti.
Kararda, "Mahkemeler, parti içi siyasi tercihleri yerindelik denetimiyle yeniden şekillendiremez" denilerek, siyasi tartışmaların yargı konusu yapılamayacağı vurgulandı.
Sonuç bölümünde, "asıl ve birleşen davaların reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına" hükmedildi.
Karara karşı istinaf yolu açık bırakıldı.