Spiker ve sunucu Hande Sarıoğlu, son dönemde bazı medya ve uyuşturucu operasyonlarıyla adının ilişkilendirilmesi üzerine sosyal medya hesabından uzun ve sert bir açıklama yaptı. 2010 yılından bu yana medya sektöründe çalıştığını hatırlatan Sarıoğlu, kendisine yöneltilen iddiaları açıkça "iftira" olarak nitelendirdi.
Sarıoğlu açıklamasında, sektörde tanıdığı ve birlikte çalıştığı herkese seslenerek, kendisi hakkında bildiklerini kamuoyuyla paylaşmalarını istedi.
"Ben Hande Sarıoğlu 2010 yılından beri sunuculuk spikerlik yaptığım bu camiada, ne bir kanal yöneticisi, ne bir popçu, ne bir topçu, ne bir oyuncu, onlarcasıyla tanışmış biri olarak, tanıyanlar da tanışanlar da çok iyi bilirler ki, bir Allah'ın kulu bana ulaşamamıştır. Kimse benden yüz bulamamıştır. Ben ne onların yaşantılarına tamah ettim ne de ortamlarına."
Kendisine yönelik suçlamalara karşı sessiz kalmayacağını vurgulayan Sarıoğlu, şöyle devam etti:
"Beni nasıl bilirdiniz. İstisnasız herkesten, arkadaşlarım dahil benimle tanışan herkesten hakkımda ne biliyorsunuz, ben nasıl bir insanım, tek tek duyacağım, yazacaksınız. Beni iftiracı adiler değil, siz anlatacaksınız."
2018 Mayıs – 2020 Mart tarihleri arasında Habertürk'te spor spikerliği yaptığını hatırlatan Sarıoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Habertürk 2018 mayıs işe giriş 2020 mart işten çıkış. Hakkımda çıkan tüm iftiralara karşı dimdik buradayım. Hepinizin karşısındayım. Bana iftira atan gizli tanık senin hiç mi haysiyetin onurun insanlığın yok. Ama hayatımı senin gibi yalancıların iftiralarına bırakmam."
Kendisini hedef alanlara meydan okuyan Sarıoğlu, sert diliyle dikkat çeken şu sözleri kullandı:
"Ben içinde bulunduğum bu camianın en tşklı kadını olarak, kralı gelsin, padişahı gelsin benim sol tşğım olamaz, size insanlık öğretmeye and içtim ulan. Ne adımı, ne hakkımı yiyemeyeceksiniz."
Hande Sarıoğlu açıklamasında, Habertürk dönemine ve Fatih Altaylı'ya da doğrudan seslendi:
"İlk çağrım FATİH ALTAYLI…
Benimle çalıştığınız, beni transfer ettiğiniz, sonra Spor Saati programımı elimden aldığınız, sonra kanalla yollarımın ayrıldığı günler hakkında benim için yazmak boynunuzun borcu."
Altaylı'dan kendisi hakkında kamuoyuna açıklama yapmasını isteyen Sarıoğlu, hakkını helal etmeyeceğini de ifade etti.
Sarıoğlu'nun açıklamasındaki en sert bölüm ise tutuklanan eski Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy'a yönelik oldu:
"Şimdi gelelim olayın baş kahramanı adının altında ezilen MEHMET AKİF ERSOY'a...
Ne halt yediysen yedin, kimlerle ne karıştırdıysan karıştırdın, ama beni bu işe karıştıramazsın."
Sarıoğlu, Ersoy'a kendisi adına kamuoyuna açık bir mektup yazması çağrısında bulunarak şunları söyledi:
"Ben ne ara senin ortamına gelmişim. Bir kere dahi ben seninle herhangi bir ortamda o adı geçen kişilerle bir araya geldim mi söyleee! Yazacaksın Akif, kim ne yaptıysa hepsini yazacaksın."
Sarıoğlu, Habertürk'te görev yaptığı dönemdeki genel yayın yönetmenleri Selçuk Tepeli ve Kürşad Oğuz'a, Programlar Müdürü Hülya Arslan Akoğul'a da seslenerek, kendisi hakkında bildiklerini kamuoyuyla paylaşmalarını istedi.
"Ben nasıl bir insanım, beni nasıl tanıdınız, yazacaksınız."
Açıklamasını sert bir çağrıyla bitiren Sarıoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Şimdi bana bir isim, bir doğruluk, bir dürüstlük borcu olan kim varsa burdan çağrımdır. Borcunuzu bu dünyada ödeme vakti. Benden helallik almak istiyorsanız, ben ölmeden adımdan helallik alacaksınız."